12. Hukuk Dairesi Esas No: 2008/11502 Karar No: 2008/11891 Karar Tarihi: 09.06.2008
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2008/11502 Esas 2008/11891 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2008/11502 E. , 2008/11891 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul 5. İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 07/02/2008 NUMARASI : 2007/263-2008/59
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : 1) İşin niteliği bakımından temyiz tetkikatının duruşmalı olarak yapılmasına HUMK’nun 438. ve İİK’ nun 366. maddeleri hükümleri müsait bulunmadığından bu yoldaki isteğin reddi oybirliğiyle kararlaştırıldıktan sonra işin esası incelendi; 2-Borçlar Kanunu 520. maddesine göre adi ortaklığın hükmü şahsiyeti bulunmadığından taraf ehliyeti yoktur. Taraf ehliyeti kamu düzeninden olup mahkemece kendiliğinden gözetilmesi gerekir. Bu nedenle .......... iş ortaklığının aktif ve pasif husumet ehliyeti bulunmadığından bu birleşen davada adi ortaklığın şikayetinin husumetten reddi gerekirken işin esası incelenerek reddedilmesi doğru değil ise de, sonuçta istem reddedildiğinden mahkeme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle birleşen davaya ilişkin olarak onanması gerekmiştir. 3-.............ortaklığın malına haciz konularak yapılan icra müdürlüğü işleminin iptaline ilişkin başvurusunda ise; Adi ortaklığın birisi olan şikayetçi şirketin 89/1. haciz ihbarnamesinin yasal süresinde itiraz edildiği halde 3. kişinin talebi üzerine icra müdürlüğünce İİK.nun 89/1-2-3. deki yasal prosedür işletilmeksizin ortaklığa ait paranın haciz edilmesinde şikayette hukuki yararı bulunduğundan şikayet hakkının bulunduğunun kabulü gerekir. Borçlar kanunu 522. ve 523. maddeleri gereğince her ortak şirketin karına iştirak hakkına sahip olduklarından adi ortaklığın tasfiye edilmesi halinde alacaklılar ancak tasfiye payı üzerine haciz koyabilirler.Bu nedenle, müşteki şirketin haczedilmezlik şikayetinin kabulüne karar verilmesi gerekirken reddi isabetsizdir. SONUÇ : Şikayetçi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 09.06.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.