Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/11453 Esas 2019/7549 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/11453
Karar No: 2019/7549
Karar Tarihi: 20.11.2019

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/11453 Esas 2019/7549 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Dava konusu, Kadastro sırasında tespit edilen taşınmazların, irsen intikal, taksim, hibe, satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle, davacının yakın miras bırakanı adına tespit edilmiş iken, itiraz üzerine komisyon kararıyla davacı ve davalıların miras bırakanı mirasçıları adına tespit edildiği konusudur. Davacı, taşınmazların kendisine ait olduğunu iddia ederek tapuya tescilini talep etmiş, ancak mahkemece reddedilmiştir. Temyiz edilen kararda, dava konusu taşınmazların tarafların kök murisi adından geldiği, terekenin mirasçılar arasında taksim edilmediği dosya kapsamı ile sabit olup, mahkemenin bu hususu kabul etmesine rağmen, hibe ve satış senetleri ile ilgili hususlar yanlış değerlendirilmiştir. Kök muris'ten eşi isabet eden miras payı oranında davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri açıklandığında, Türk Medeni Kanunu'nun 620. maddesi, 818. ve 825. maddeleri ile elbirliği mülkiyeti hükümleri esas alınmıştır.
16. Hukuk Dairesi         2016/11453 E.  ,  2019/7549 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sırasında,...Köyü çalışma alanında bulunan 197 ada 6, 199 ada 42, 44, 47, 201 ada 3, 202 ada 2, 207 ada 5 ve 217 ada 33 parsel sayılı sırasıyla 1.034.09, 72.42, 197.12, 2.076.39, 1.217.48, 2.154.02, 3.289,62 ve 526,46 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, irsen intikal, taksim, hibe, satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle, davacının yakın miras bırakanı ... adına tespit edilmiş iken, itiraz üzerine komisyon kararıyla davacı ve davalıların miras bırakanı ... mirasçıları adına tespit edilmiştir. Davacı ..., çekişmeli taşınmazların miras bırakanı ...’den geldiği iddiasına dayanarak, taşınmazların ... mirasçıları adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişmeli taşınmazların kadastro komisyon tutanaklarındaki gibi ... mirasçıları adına tapuya kayıt ve tescillerine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1- Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi ile dava konusu 199 ada 42 ve 47 parsel sayılı taşınmazlar hakkındaki usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA,
    2- Davacı vekilinin 197 ada 6, 199 ada 44, 201 ada 3, 202 ada 2, 207 ada 5 ve 217 ada 33 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin hükme yönelik temyiz itirazlarına gelince; Davacı ..., çekişmeli taşınmazların kök murisi ...’den gelmediğini, yakın miras bırakanı babası ... tarafından satın alındığını ileri sürerek, taşınmazların ... mirasçıları adına tescili istemiyle dava açmış, babaannesi ... tarafından babası ...’e yapıldığı anlaşılan 20.04.1979 tarihli hibe ve satış senetlerini de dosyaya ibraz etmiştir. Bir kısım davalılar ise, taşınmazların kök muris ...’den geldiğini ve terekenin taksim edilmediğini ileri sürmüşlerdir. Mahkemece, çekişmeli taşınmazların tarafların kök murisi ... geldiği, terekenin mirasçılar arasında taksim edilmediği, ... tarafından oğlu ...’e satış yapıldığına ilişkin davacı tarafça dosyaya sunulan senetler bulunsa da, ...’nin kendisine ait olmayan taşınmazları satamayacağı, satış hususunun da ispatlanamadığı gerekçesiyle yazılı olduğu şekilde karar verilmiş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Dava konusu taşınmazların tarafların kök murisi ...’den geldiği ve terekenin taksim edilmediği dosya kapsamı ile sabit olup, esasen bu husus mahkemenin de kabulündedir. Ne var ki, dosya içerisinde bulunan veraset ilamından, kök muris ...’in 1965 tarihinde vefat ettiği ve mirasçıları olarak eşi ... ve çocuklarını bıraktığı anlaşılmaktadır. Davacı tarafın dayandığı satış ve hibe senetlerinin çekişmeli taşınmazlara uyduğu keşfen de belirlenmiştir. Şu halde; elbirliği mülkiyetinde mirasçılar arasında pay devri mümkün bulunduğuna göre, ...’nin oğlu ...’e yapmış olduğu hibe ve satışlarla, eşi ...’den kendisine isabet eden miras payını ...’e devrettiğinin kabulü gerekir.
    Hal böyle olunca; Mahkemece, kök muris ...’den eşi ...’ye isabet eden miras payı oranında davanın kabülüne karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20.11.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.