Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/8789
Karar No: 2019/5617
Karar Tarihi: 20.06.2019

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/8789 Esas 2019/5617 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2017/8789 E.  ,  2019/5617 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki asıl davada itirazın iptali, birleşen davada tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz, davalı vekili tarafından katılma yoluyla temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:


    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı, asıl davada; dava konusu taşınmazı, bilgisayar kursu-dershane olarak kullanılmak üzere davalıya 01/04/2010 başlangıç tarihli kira sözleşmesi ile kiraya verdiğini, davalının 2011 yılı Şubat ve Mart aylarına ait kiraları ödemediğini ve hakkında Konya 5.İcra Müdürlüğünün 2011/1770 Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibine başladığını, davalının takibe itiraz ettiğini belirterek, itirazın iptali ile takibin kaldığı yerden devamına, alacağın reeskont faizi ile birlikte tahsiline, davalının %40"tan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, birleşen davada ise; dava konusu taşınmazın hasarlı bir şekilde tahliye edildiğinden bahisle, kiralananın sözleşmeye aykırı ve kötü kullanımı nedeniyle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 8.000,00 TL tazminatın avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı; icra takibine dayanak yapılan sözleşme altındaki imzanın kendisine ait olmadığını, asıl kira sözleşmesinin 15.02.2010 başlangıç, 14.02.2011 bitiş tarihli sözleşme olduğunu, kira borcu bulunmadığını, taşınmazı 14.02.2011 tarihli tutanakla hasarsız olarak teslim ettiğini, söküp götürülebilir imalatları söküp götürdüğünü, kendisi tarafından yapılan duvarlar, seramik kaplama, yangın merdiveni gibi imalatların yerinde bırakıldığını belirterek, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece; davacının Konya 1. Asliye Ticaret Mah. 2011/167 Esas sayılı davasına konu Konya 5. İcra Müd. 2011/1770 sayılı takibe ilişkin itirazın iptali davasının takibe konu 01.04.2010 tarihli sözleşmedeki imzanın davalı borçluya ait olmaması sebebiyle reddine, davalı tarafın kötü niyet tazminatı talebinin İcra İflas Kanunu 67/2 maddesi uyarınca kabulü
    ile, takibe konu 15.340,00 TL alacağın %40"ı oranında tayin olunan 6.136,00 TL kötü niyet tazminatının davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine, davacının Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2011/282 Esas 2011/411 Karar sayılı birleşik davasının kabulü ile bilirkişiler İnşaat Müh. ..., İnşaat Müh. ... ve İnşaat Müh. ... tarafından düzenlenen 26.02.2015 tarihli rapor uyarınca kabulü ile sözleşmeye konu kiralana verilen zarar nedeniyle 8.000,00 TL maddi tazminatın dava tarihi 10/06/2011 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.
    Davalının temyiz itirazları yönünden;
    1-) Davalı vekili, davacı vekilinin temyiz dilekçesine karşı düzenlediği temyize cevap dilekçesinde hükme ilişkin temyiz itirazlarını ileri sürmüşse de, dilekçede temyiz dilekçesini 06.06.2016 tarihinde tebliğ aldığı beyanına göre, katılma yoluyla temyiz dilekçesinin HUMK"nun 433. maddesinde öngörülen on günlük yasal süre içerisinde mahkemeye verilmediği anlaşılmaktadır.
    Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin katılma yoluyla temyiz isteminin REDDİNE,
    Davacının temyiz itirazları yönünden;
    2-) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    3-) Asıl dava; kira alacağının tahsiline yönelik icra takibine vaki itirazın iptaline ilişkindir.
    01.04.2010 tarihli kira sözleşmesindeki imzanın davalı kiracıya ait olmadığı yargılama sırasında alınan Adli Tıp Kurumunun 20/09/2013 tarihli raporu ile belirlenmiş ise de; davalı tarafından sunulan cevap dilekçesi ile taraflar arasında 15.02.2010 başlangıç tarihli kira sözleşmesinin bulunduğu davalı tarafça kabul edilmiştir.
    Kiralananın tahliye edildiğinin (kiracının kiralananı iade borcunu yerine getirdiğinin) kabul edilebilmesi için, kiralananın fiilen boşaltılması yeterli değildir. Anahtarın da kiraya verene teslim edilmesi gerekir. Anahtar teslim edilmediği sürece kiralananın, kiracının kullanımında olduğunun kabulü gerekir. Kiracının bildirdiği tahliye tarihinin kiraya veren tarafından kabul edilmemesi, başka bir ifadeyle, tahliye tarihinin taraflar arasında çekişmeli olması halinde; kiralananın fiilen boşaltıldığını ve anahtarın teslim edildiğini, böylece kira ilişkisinin kendisince ileri sürülen tarihte hukuken sona erdirildiğini kanıtlama yükümlülüğü, kiracıya aittir. Kiracı, kiralananı kendisinin ileri sürdüğü tarihte tahliye ettiğini ispatlayamazsa, kiraya verenin bildirdiği tahliye tarihine itibar olunmalıdır.
    Somut olayda, davalı kiracı 14.02.2011 tarihinde kiralananı tahliye edip, anahtarı emlakçı ..."a teslim ettiğini iddia etmiş ise de, kiralananın anahtarının usulüne uygun şekilde kiraya verene teslim edildiği davalı kiracı tarafından yazılı delillerle kanıtlanamamıştır. Ancak, davalının cevap dilekçesinde kesin deliller arasında yer alan yemin deliline de açıkça dayandığı anlaşılmaktadır.
    Mahkemece, tahliye tarihini ve anahtar teslimini yazılı belge ile kanıtlayamayan ve ispat yükü kendisine düşen davalı kiracıya, anahtar teslim tarihi hususunda yemin teklif etme haklarının hatırlatılması ve hasıl olacak sonucuna göre davalı kiracının icra takibinde talep edilen kira bedellerinden sorumlu olup olmadığı hususunda bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının katılma yoluyla temyiz isteminin REDDİNE, ikinci bentte açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının reddine, üçüncü bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20/06/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi