18. Ceza Dairesi 2019/1532 E. , 2019/9290 K.
"İçtihat Metni" Hakaret suçundan sanık ..."ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 125/1 ve 62. maddeleri uyarınca 2 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Bakırköy 12. Asliye Ceza Mahkemesinin 26/04/2016 tarihli ve 2016/153 esas, 2016/226 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip, sanığın denetim süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlemesi nedeniyle yapılan yargılama neticesinde, 5237 Kanun’un 125/1 ve 62. maddeleri uyarınca 2 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, bahse konu cezanın 5237 sayılı Kanun"un 50/1-f. maddesi gereğince kamuya yararlı bir işte gönüllü olarak çalıştırılma seçenek yaptırımına çevrilmesine ilişkin Bakırköy 12. Asliye Ceza Mahkemesinin 30/05/2017 tarihli ve 2017/164 esas, 2017/292 sayılı kararının, Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına bozulmasının istenilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 25/02/2019 gün ve 18095 sayılı istem yazısıyla Dairemize gönderilen dava dosyası incelendi.
İstem yazısında; “Bakırköy 12. Asliye Ceza Mahkemesince 31/10/2018 tarihli ek kararı ile ilâma; 5237 sayılı Kanun"un 50/1-d maddesi gereğince sanığa verilen kısa süreli hapis cezasının, kafe-bar türü eğlence yerlerine 75 gün süre ile gitmekten yasaklanması tedbirine çevrilmesi hükmünün eklenmesine dair karar verilmiş ise de; hükmün kesinleşmesinden sonraki safhada mahkemece kararda değişiklik yapılamayacağı cihetle bahse konu ek kararın hukukî değerden yoksun olduğu değerlendirilerek yapılan incelemede;
Dosya kapsamına göre;
1- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun “Kısa süreli hapis cezasına seçenek yaptırımlar” başlıklı 50/1-f maddesinde “Kısa süreli hapis cezası, suçlunun kişiliğine, sosyal ve ekonomik durumuna, yargılama süresinde duyduğu pişmanlığa ve suçun işlemesindeki özelliklere göre; Mahkûm olunan cezanın yarısından bir katına kadar süreyle ve gönüllü olmak koşuluyla kamuya yararlı bir işte çalıştırılmaya, çevrilebilir.” şeklindeki düzenleme karşısında, sanığın 30/05/2017 tarihinde alınan ifadesinde kamuya yararlı bir işte çalışmak isteyip istemediğine dair beyanının alınmadığı gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesinde,
2- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231. maddesi uyarınca açıklanması geri bırakılan hükmün, sanığın denetim süresi içinde yeni bir suç işlemesi sebebiyle yeniden ele alınıp hükmün açıklanmasına karar verildiğinde, aynı Kanun"un 231/11. maddesi hükmü uyarınca önceki hükümde değişiklik yapılmadan aynen açıklanması, ancak kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumu değerlendirilerek, cezanın yarısına kadar belirlenecek bir kısmının infaz edilmemesi ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesi veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine dair cezanın bireyselleştirilmesi hükümlerinin tatbik edilebileceği, bunun dışındaki hususlarda hükmün değiştirilemeyeceği gözetilmeden, denetim süresi içerisinde suç işlediği anlaşılan sanık hakkında hükmün aynen açıklanması ile yetinilmesi gerekirken, bu hususa riayet edilmeyerek 5237 sayılı Kanun"un 50/1-f maddesinin uygulanması suretiyle sanık hakkında hükmedilen cezaların kamuya yararlı bir işte gönüllü olarak çalışma seçenek yaptırımına çevrilmesinde,
İsabet görülmemiştir.” denilmektedir.
Hukuksal Değerlendirme:
Bakırköy 12. Asliye Ceza Mahkemesince 31/10/2018 tarihli ek kararı ile ilâma; 5237 sayılı Kanun"un 50/1-d maddesi gereğince sanığa verilen kısa süreli hapis cezasının, kafe-bar türü eğlence yerlerine 75 gün süre ile gitmekten yasaklanması tedbirine çevrilmesi hükmünün eklenmesine dair karar verilmiş ise de; hükmün kesinleşmesinden sonraki aşamada yerel Mahkemece dosyadan el çekildikten sonra Mahkemece kararda değişiklik yapılamayacağı, bu suretle ek kararın hukuken yok hükmünde olduğu değerlendirilerek dosya görüşüldü:
A- "1" numaralı istem açısından yapılan değerlendirmede;
Kısa süreli hapis cezasına seçenek yaptırımlar, suç ve ceza politikası gereğince kanun koyucunun benimsediği bir cezalandırma ve infaz yöntemidir. Amacı; kişiye, işlediği suçun niteliği, cezasının azlığı ya da yaşı nedeniyle bir kısım özel imkânlar sunarak, ıslahı ve topluma kazandırılması açısından bir yandan sanığı, diğer yandan da mağduru ve toplumu korumaktır.
Kısa süreli hapis cezasının seçenek yaptırımlara çevrilmesi, suçlunun kişiliğine, sosyal ve ekonomik durumuna, yargılama sürecinde duyduğu pişmanlığa ve suçun işlenmesindeki özelliklere göre cezanın kişiselleştirilmesidir. Hâkim, kısa süreli hapis cezasının, hapis cezası olarak infaz edilmesi yerine, cezayı kişiselleştirerek daha etkili, caydırıcı ve ıslah edici olduğu kanaati ile cezayı seçenek yaptırıma çevirmektedir.
5237 sayılı Yasanın 50. maddesinin 1. fıkrasında kısa süreli hapis cezası yerine uygulanabilecek seçenek yaptırımlar altı bent halinde düzenlenmiştir.
Aynı maddenin (f) bendindeki düzenleme; “Mahkum olunan cezanın yarısından bir katına kadar süreyle ve gönüllü olmak koşuluyla kamuya yararlı bir işte çalıştırmaya” çevrilebilir, şeklindedir.
İnceleme konusu somut olayda; sanığa hakaret suçundan hükmolunan 2 ay 15 gün hapis cezası, mahkemece 2 ay 15 gün süreyle, kamuya yararlı işte çalıştırılma tedbirine çevrilmiştir. Ancak yargılama sürecinde kısa süreli hapis cezası yerine kamuya yararlı bir işte çalıştırılma seçenek yaptırımının uygulanmasına rıza gösterip göstermediğinin sanıktan sorulmadığı görülmektedir.
Bu itibarla, TCK’nın 50/1-f. maddesindeki düzenlemeye aykırı olarak kamuya yararlı bir işte çalışma seçenek yaptırımına karar verilirken, sanıktan gönüllü olup olmadığı sorulmadan hüküm kurulması hukuka aykırı bulunmuştur.
B- "2" numaralı istem açısından yapılan değerlendirmede;
CMK"nın 231/11. maddesi: “Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar. Ancak mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunu değerlendirerek; cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkûmiyet hükmü kurabilir.” hükmünü içermektedir.
Hakkındaki hükmün açıklanması geri bırakılan sanığın, denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülükleri yerine getirmemesi halinde, 5271 sayılı CMK"nın 231/11. maddesi uyarınca, hakkındaki hüküm ilk şekliyle açıklanır. Açıklanan bu hükümdeki hukuka aykırılıklar, temyiz veya kanun yararına bozma yoluyla Yargıtay tarafından yapılacak inceleme sonucunda giderilir. Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işleyen veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülükleri yerine getirmeyen sanık hakkındaki açıklanması geri bırakılan hükümde prensip olarak mahkemece bir değişiklik yapma imkanı bulunmamaktadır.
Bu açıklamalar karşısında, mahkemece kendisine herhangi bir yükümlülük yüklenmeyen ve denetim süresi içerisinde kasıtlı suç işleyen sanık hakkında, önceki hükmün aynen açıklanması ile yetinilmesi gerekirken, incelenen somut olayda, mahkemece hakaret suçundan daha önce hükmün açıklanmasının geri bırakıldığı hükümde 2 ay 15 gün hapis cezasına hükmedilmesine karşın, yeniden değerlendirme sonucu verilen 2 ay 15 gün hapis cezasının TCK"nın 50/1-f fıkrası uyarınca kamuya yararlı ite çalıştırma tedbirine çevrilmesine karar verilmesi hukuka aykırı bulunmuştur.
Sonuç ve Karar:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, kanun yararına bozma isteği doğrultusunda düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden,
1-) Hakaret suçundan sanık ... hakkında, Bakırköy 12. Asliye Ceza Mahkemesinin 30/05/2017 tarihli ve 2017/164 esas, 2017/292 sayılı kararının, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
2-) CMK"nın 309/4-b fıkrası gereğince, sonraki işlemlerin mahallinde tamamlanmasına, 21/05/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.