Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/2001
Karar No: 2019/5365
Karar Tarihi: 17.09.2019

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2019/2001 Esas 2019/5365 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı vekili, davalıların tapuda satış vaadi sözleşmesine konu payı davacıya satmayı vaat etmelerine rağmen, dava konusu taşınmazın murisleri tarafından başka davalılara satıldığını ve tapuda şerhli olan sözleşmenin ihlal edildiğini belirterek tapu iptali ve tescil talebinde bulunmuştur. Davalı kooperatif ise payları ihalesiz olarak satın aldıklarını ve iyiniyetlerinin korunması gerektiğini belirtmiştir.
İlk verilen karar davacının lehine olmasına rağmen davalılarca temyiz edilmiş ve temyiz sonucunda yeniden görülmüştür. Mahkemenin kararında, davacının payının açıkça gösterilerek tescili istenirken bunun yapılmaması ve daha genel ifadeler kullanılması nedeniyle hüküm infaza uygun olmadığı gerekçesiyle bozulmuştur.
4611 sayılı Tapu Kanunu'nun 28/1, 2. fıkraları hükümlerine göre taşınmazların devrine ilişkin sözleşmelerde, sözleşme yapılırken paraların tamamen ödenmesi halinde tapuda tescil işlemlerinin yapılması gerekmektedir. Ancak bu sözleşmeler, taşınmazın üzerinde herhangi bir hak tesisi yapmamaktadır. Bu nedenle tapuda sadece bir satış vaadi tesis edilir.
Dosyadaki deliller incelendiğinde, davalı kooperatifin davacıya satılan payı satış vaadi şerhi görerek satın aldığı ve i
14. Hukuk Dairesi         2019/2001 E.  ,  2019/5365 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 07.01.2011 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 05.02.2019 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... Villaları Konut Yapı Kooperatifi tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Davacı vekili, davalılar ... ve ... murisi ...’nin dava konusu 188 parsel sayılı taşınmazda murislerinden intikal edecek hisselerini, Polatlı 3. Noterliğince düzenlenen 15.02.2002 tarih, 1353 yevmiye numaralı satış vaadi sözleşmesi ile müvekkiline satmayı vaat ettiğini, satış vaadi sözleşmesinin 18.02.2002 tarihinde tapuya şerh edildiğini, buna rağmen davalılar ... ve ...’nin de 22.10.2007 tarihinde dava konusu taşınmazda murisleri ...’den intikal eden hisselerini diğer davalı ... Villaları Konut Yapı Kooperatifine sattığını, satış vaadi şerhine rağmen taşınmazı satın alan davalı kooperatif ile davalılar ... ve ...’in iyi niyetli olmadıklarını belirterek, sözleşmeye konu payın davacı adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı Kooperatif vekili, müvekkilinin dava konusu taşınmazdaki payları bedelini ödeyerek iyiniyetle satın aldığını, satış vaadi sözleşmesine ait şerhin beş yılın dolması sonucu hükümsüz hale geldiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece davanın reddine dair verilen kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 12.12.2013 tarih, 2014/2957 Esas -2014/7487 Karar sayılı ilamı ile, “Davalı kooperatif satış vaadi sözleşmesine konu payı satış vaadi şerhini görerek satın almıştır. Bu nedenle iyiniyet iddiası dinlenemeyeceğinden davanın kabulü gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmediğinden hükmün bozulması gerekmiştir.” gerekçesi ile bozulmasına karar verilmiştir.
    Bozma kararına karşı mahkemece direnme kararı verilmiş, Hukuk Genel Kurulunca yapılan inceleme sonucunda Dairemizin bozma kararı yerinde görülerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
    Bu defa mahkemece davanın kabulüne dair verilen kararın davalı Kooperatif vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 12.09.2018 tarih, 2018/1347 Esas -2018/5553 Karar sayılı ilamı ile, "Gerekçeli kararın hüküm kısmında iptal edilerek davacı adına tesciline karar verilen payın tespit edilerek bu payın açıkça hüküm sonucunda gösterilmesi gerekirken infazda tereddüt oluşturacak şekilde satılan paydan bahsedilerek iptal ve tescil kararı verilmesi doğru görülmemiş, bu nedenle hükmün bozulması gerekmiştir." gerekçesi ile bozulmasına karar verilmiştir.
    Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne ve davalı Kooperatif adına kayıtlı 188 parsel sayılı (yeni 281 ada 20 parsel sayılı) taşınmazın 3.645 m²"lik hissesinin (... ve ..."in 22/10/2007 tarih ve 13611 yevmiye numarası ile davalı tarafa devretmiş oldukları) iptali ile davacı adına tesciline karar verilmiştir.
    Hükmü davalı Kooperatif vekili temyiz etmiştir.
    Mahkemece, bozma ilamına uyulmasına karar verilmişse de gerekleri yerine getirilmemiştir. Şöyle ki; bozma ilamında iptal edilerek davacı adına tescil edilecek payın açıkça hüküm sonucunda gösterilmesi gerektiği belirtilmesine rağmen, hükümde iptal edilen hisse oranları gösterilmeden, “m2” ölçüsü ile hesap yapılarak ve yapılan satıştan bahsedilerek infaza elverişli olmayan hüküm kurulması nedeniyle hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı Kooperatif vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.09.2019 gününde oy birliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi