20. Hukuk Dairesi 2017/2853 E. , 2018/2563 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılardan ... ve davalılardan ... ve ... vekilleri tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı dava dilekçesi ile, müvekkilleri ile davalıların ... ilçesi,... mahallesi, 106 pafta, 2966 ada, 39 parsel sayılı taşınmazın malikleri olduklarını, taşınmazdaki bağımsız bölümlerin mevcut arsa paylarının kat mülkiyeti kurulduğu tarihteki konum ve değerleri ile orantılı olmadığını belirterek, arsa paylarının yeniden belirlenerek tapuya tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece davacılardan... "e ait .... kat, 8 nolu bağımsız bölümün arsa payının başlangıçta da doğru verilmiş olduğu, bu bağımsız bölümün arsa payının değiştirilmesinin gerekmediği anlaşılmakla bağımsız bölümü devralan davacılardan ... yönünden davanın reddine, diğer davacılar yönünden, mevcut arsa paylarının kat irtifakının tesis edildiği 02.05.1967 tarihi itibariyle bağımsız bölümlerin değerleri ile orantılı olarak düzenlenmediği, bulundukları kat, kat içerisindeki konumları, alanları, piyes sayıları gibi değerlerine etken faktörlerin hiçbir dikkate alınmadan verildiği, 634 sayılı KMK"nın .... maddesinin uygulanabileceği, bağımsız bölümlerin arsa paylarının düzeltilmesi gerektiği gerekçesiyle diğer davacılar yönünden davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacılardan ... ile davalılardan ... ve ... vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, arsa paylarının düzeltilmesi istemine ilişkindir.
634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun .... maddesi hükmüne göre; "kat mülkiyeti, bu mülkiyete konu olan anayapının bağımsız bölümlerinden her birine kat irtifakının kurulduğu tarihteki, doğrudan doğruya kat mülkiyetine geçilme halinde ise, bu tarihteki değeri ile oranlı olarak tahsis edilen arsa payının ortak mülkiyet esaslarına göre açıkça gösterilmesi suretiyle kurulur. Arsa paylarının bağımsız bölümlerin değeri ile oranlı olarak tahsis edilmediği hallerde, her kat maliki veya kat irtifakı sahibi, arsa payının düzenlenmesi için mahkemeye başvurabilir." Kanun gereğince; arsa payı düzenlemesinin yeniden yapılabilmesinin ilk şartı, arsa paylarının bağımsız bölümlerin değerleriyle oransız olarak belirlenmiş olmasıdır. Bu hususa dayalı istemlerde mahkeme tüm kanıtları değerlendirerek bağımsız bölümün değeri ile bölüme özgülenen arsa payını karşılaştırıp denklik sağlamaya çalışmalıdır. Söz konusu işlem yapılırken de bağımsız bölümlerin cinsi, bulunduğu kat, alanı, ısınma sistemi, aydınlanması, mimari kullanımı ve konumu, cephesi ve manzarası gibi hususlar değerlendirme için esas alınır. Değerlendirmeye esas alınacak tarihten sonraki imar durumu ile cins ve manzara değişiklikleri, bakım ve onarım çalışmaları nedenleriyle meydana gelen değer artış ve eksilmeleri dikkate alınmaz.
Somut olayda, dava konusu taşınmazda 02.05.1967 tarihinde kat irtifakı kurulduğu, bilirkişi raporunda kat irtifakına geçiş tarihi olan 02.05.1967 tarihinde arsa paylarının orantılı olarak dağıtılmadığı belirtilmişse de; bağımsız bölümlerin değerinde ve dolayısıyla arsa paylarının tespitinde dikkate alınmayan bu nedenle arsa payları arasında orantısızlığa yol açan somut ve haklı nedenler ortaya konulmamıştır.
Dava konusu taşınmazda 1967 yılında kat irtifakı kurulduğu dikkate alındığında aradan geçen süre zarfında taşınmazda arsa paylarına herhangi bir itiraz olmadığı, bağımsız bölümlerin, kat mülkiyetinin kurulduğu tarihteki değerlerinin yukarıda açıklanan unsurları ve bu belirlemeye göre tapu sicilinde kayıtlı arsa paylarında düzeltilmesi gereken bir yanlışlık olduğu konusunda mahkemece herhangi bir değerlendirme ve gerekçe içermeyen soyut ve genel ifadeli bilirkişi raporu esas alınarak hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Mahkemece kat mülkiyetinin kurulduğu tarihteki bağımsız bölüm malik listesi davacıların bağımsız bölümlere hangi tarihte malik oldukları yönünde tapu kayıtları da celbedilerek sonucuna göre hüküm kurulması gerekir
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacılardan ... ve davalılardan ... ve ..."nın temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 03/04/2018 günü oy birliği ile karar verildi.