17. Hukuk Dairesi 2016/8833 E. , 2019/3763 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ile davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, 18.07.2013 tarihinde davacıların eşi/babası desteğin kullandığı araç ile davalıya trafik sigortalı aracın karıştığı çift taraflı trafik kazası nedeni ile ...’ın vefat ettiğini belirterek davacı eş için şimdilik 5.000,00 TL maddi tazminatın ve davacı eş için 50.000,00 TL manevi tazminatın, davacı çocukların her biri için 30.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini istemiş, ıslahla talebini yükseltmiştir.
Davalılar vekilleri, sigortalı araç sürücüsünün hiç kusurun bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davanın kısmen kabulü ile davalılar ... ve ... Müt.İnş.Taah.Ltd.Şti yönünden davacılar tarafından dava takip edilmediğinden 15/01/2015 tarihi itibariyle davanın açılmamış sayılmasına, davacı eş ... için 153.460,49 TL, çocuk ... için 12.251,94 TL, çocuk ... için 9.850,62 TL, çocuk ... için 8.649,98 TL, çocuk ... için 6.248,71 TL olmak üzere toplam 190.461,74 TL destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihi olan 05/05/2014 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalı ...Ş"den tahsiline, davacının manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş; karar, davacılar vekili ile davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeni ile maddi tazminat istemine ilişkindir.
Her ne kadar, davacılar karşı araç sürücüsünden, işleteninden ve trafik sigortacısından müşterek ve müteselsil olarak tam zarar talep etmekle meydana gelen kazada tarafların kusur durumu tazminat sorumluluğunda etkili değil ise de; davalı araç sürücüsünün hiç kusurunun bulunmaması durumunda kaza ile davalı ... şirketine trafik sigortalı aracın işletilmesi arasında illiyet bağının bulunup bulunmadığının belirlenmesi açısından çelişkiden uzak, açık ve net bir kusur raporunun alınması zorunludur. Mahkemece, dava konusu kaza ile ilgili hiçbir kusur raporu alınmaksızın hesaplanan zararın tamamının davalı ... tarafından tahsiline karar verilmiştir. Davalı karşı araç sürücüsü ... hakkında açılan soruşturma dosyasında koğuşturmaya yer olmadığına karar verilmiş, karara yapılan itiraz ilgili Ağır Ceza Mahkemesi tarafından reddedilmiştir. Savcılık soruşturması dosyasından alınan Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin 11/11/2013 tarihli raporuna göre... plakalı müteveffa sürücü asli derecede kusurlu olduğu, karşı sürücünün kusursuz olduğu tespit edilmiştir. O halde mahkemece, kazaya ilişkin ceza dosyası da celp edilerek, İstanbul Teknik Üniversitesi Trafik Kürsüsü veya Karayolları Genel Müdürlüğü Trafik Fen Heyeti gibi kurumlardan seçilecek uzman bilirkişiden dosyadaki tüm deliller ve ceza dosyasından alınan ATK raporu da birlikte değerlendirilerek kusur oranlarının belirlenmesi yönünden ayrıntılı, gerekçeli ve denetime elverişli biçimde rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
2-Bozma neden ve şekline göre davacılar vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılar ve davalıya geri verilmesine 28/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.