11. Ceza Dairesi Esas No: 2017/11160 Karar No: 2019/6493 Karar Tarihi: 19.09.2019
Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/11160 Esas 2019/6493 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, sahte bir nüfus cüzdanı ibraz ederek resmi belgede sahtecilik suçunu işlediği iddiasıyla yargılanmış ve mahkumiyet hükmü verilmiştir. Ancak Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun daha önce verdiği kararlara göre, sahtecilik suçunun oluşabilmesi için belgenin aldatıcılık yeteneği ve aldatma keyfiyetinin objektif olarak anlaşılması gerekmektedir. Sanığın suça konu nüfus cüzdanı üzerinde yapılan incelemede, aldatma niteliğinin bulunmadığı tespit edilmiş ve bu nedenle suçun yasal unsurlarının oluşmadığı sonucuna varılmıştır. Bu gerekçelerle, mahkumiyet hükmü bozulmuştur. Kararda, TCK'nin 53. maddesinin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildiği ve yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kanun maddeleri detaylı olarak belirtilmemiştir.
11. Ceza Dairesi 2017/11160 E. , 2019/6493 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : Mahkumiyet
Sanığın talimatla alınan 07.01.2014 tarihli savunmasında CMK’nin 226. maddesi uyarınca ek savunma hakkı tanındığından tebliğnamede bozma isteyen görüşe iştirak edilmemiştir. 1- Suç tarihinde sanığın görevlilere üzerinde kendisine ait fotoğraf bulunan ... adına düzenlenmiş sahte nüfus cüzdanını ibraz etmek suretiyle resmi belgede sahtecilik suçunu işlediğinin iddia ve kabul olunduğu olayda; ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu‘nun 14.10.2003 tarih ve 232-250 sayılı, 09.10.2012 tarih 2011/8-335 Esas 2012/1804 Karar sayılı kararlarında da açıklandığı üzere, sahtecilik suçunun oluşabilmesi için belgenin nesnel olarak aldatıcılık yeteneğinin bulunması ve aldatma keyfiyetinin belgeden objektif olarak anlaşılması gerektiği, muhatabın hatasından, dikkatsizlik veya özensizliğinden kaynaklanan fiili iğfalin, aldatma yeteneğinin varlığını göstermeyeceği cihetle; dosyada aslı bulunan suça konu nüfus cüzdanı üzerinde heyetimizce yapılan gözlemde,“fotoğraf üzerinde soğuk mühür izinin bulunmadığının” anlaşılması karşısında, suça konu belgenin mevcut haliyle aldatma niteliğinin bulunmadığı, bu nedenle suçun yasal unsurlarının oluşmadığı ve sanığın beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden mahkumiyet hükmü kurulması, 2- Kabule göre de; 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 19.09.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.