Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/19923
Karar No: 2013/7277

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2012/19923 Esas 2013/7277 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, işverene karşı kıdem, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla mesai, hafta tatili ve genel tatil ücreti alacaklarını talep etmiştir. Mahkeme, fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil çalışması, hafta tatili çalışması ücretleri bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar vermiştir. Ancak, Davacının fazla çalışma süresi ve ücretinin hesaplanması konusunda taraflar arasında ihtilaf bulunmuştur. İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının iddia edilmesi mümkün değildir. Bordroların imzalı ve ihtirazı kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda, ihtirazı kayıt ileri sürülmemesi, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır.
Kanun Maddeleri: İş Kanunu Madde
22. Hukuk Dairesi         2012/19923 E.  ,  2013/7277 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    ...

    DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla mesai, hafta tatili ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
    Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, davacının davalı işyerinde metal işçisi olarak çalıştığını, işyerinde 2006 yılına kadar ikili vardiya bu tarihten sonra ise üçlü vardiya sistemi uygulandığını, keza kısa dönüş sistemi nedeniyle hemen hemen her pazar günü çalıştığını, yıllık izinlerinin bir kısmını kullanmadığı gibi ücretlerinin de ödenmediğini, yine ulusal bayram ve genel tatil ücretlerinin de ödenmediğini, ücret alacaklarının ödenmemesi nedeniyle davacının iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiğini iddia ederek ihbar ve kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti, hafta tatili, resmi tatil ve fazla çalışma ücreti alacaklarının faiziyle birlikte davalı taraftan tahsilini talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalılar vekili, davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını, davacının iş sözleşmesini haklı bir neden yokken feshettiğini ve kıdem tazminatı talep edemeyeceğini, tersine davacının davalıya ihbar tazminatı borcu olduğunu, davacının fazla çalışma ücreti iddiasının yerinde olmadığını, fazla çalışma ücreti varsa banka kayıtlarından da anlaşılacağı üzere bunların ödendiğini, davacının bütün izinlerini kullandığını, genel tatil ile hafta tatillerinde çalışmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacı işçinin iş sözleşmesini feshetmekte haklı olduğu, fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil çalışması, hafta tatili çalışması ücretleri bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı ve yapmışsa fazla çalışma süresi ile ücretinin hesaplanması konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
    Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği kabul edilmelidir.
    Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
    İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazı kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazı kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir.
    İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda, ihtirazı kayıt ileri sürülmemesi, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır.
    Somut olayda, davalılara ait işyerinde 01.01.2006 tarihine kadar ikili vardiya bu tarihten sonra ise üçlü vardiya halinde çalışıldığı anlaşılmaktadır. Ayrıca “kısa dönüş” denilen ve Pazar gününe denk gelen vardiya dönüşlerinde sekiz saat ara ile çalışıldığı belirlenmiştir. Kısa dönüş uygulamasının ise ne şekilde yapıldığı ve buna bağlı olarak bu uygulamanın hafta tatili çalışması ile fazla çalışma ücretleri hesaplanırken nasıl dikkate alınması gerektiği açıklığa kavuşturulmamıştır.
    Diğer taraftan dosya içeriğine göre davacıya yemin teklif edildiği görülmektedir. Davacı ise yemininde, fazla çalışma ücretlerinin tamamen mi yoksa sadece zamlı kısmının mı ödenmediği konusunda muğlak ve tereddütlü ifadeler kullanmıştır. Bu nedenle davacının isticvap edilerek bu hususun netleştirilmesi gerekmektedir.
    Yukarıda belirtilen esaslar çerçevesinde eksik incelemeye dayalı olan hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 04.04.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi