Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2018/3188 Esas 2018/7487 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/3188
Karar No: 2018/7487
Karar Tarihi: 05.07.2018

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2018/3188 Esas 2018/7487 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2018/3188 E.  ,  2018/7487 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
    Alacaklı tarafından borçlu hakkında 4-5 örnek ilâmlı icra takibi başlatıldığı, borçlu şirketin, dilekçesinde belirttiği nedenlerle ilâma aykırı talepte bulunulduğunu ileri sürerek icra emrinin iptali istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece davanın kısmen kabul kısmen reddi ile; "takibin 25.09.2014 tarihli bilirkişi raporunun sonuç bölümünde belirtilen miktarlar üzerinden devamına" şeklinde hüküm kurulduğu görülmektedir.
    HMK"nun 297. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde; hükmün, tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri içermesi gerektiği, aynı maddenin 2. fıkrasında ise; hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesinin zorunlu olduğu ifade edilmiştir.
    Öte yandan, Hukuk Genel Kurulu"nun 08.10.1997 tarih ve 1997/12-517 E.-1997/776 K. sayılı kararında da vurgulandığı üzere, ilamların infaz edilecek kısmı hüküm bölümüdür. Diğer bir anlatımla hüküm içeriğinin aynen infazı zorunludur. İlamın infaz edilecek kısmı yorum yoluyla belirlenemez. Bu nedenle hüküm fıkrasının hiçbir tereddüte yer vermeyecek şekilde açıkça yazılması zorunludur.
    Somut olayda, mahkemece verilen hükmün ilk bendinde, hükme esas alındığı anlaşılan bilirkişi raporu içeriği ve hangi hususlarının infaza konu olacağı ayrı ve tereddüde mahal vermeyecek açıklıkta belirtilmeksizin sadece; "Davanın kısmen kabul, kısmen reddi ile; takibin 25/09/2014 tarihli bilirkişi raporunun sonuç bölümünde belirtilen miktarlar üzerinden devamına," şeklinde hüküm kurulduğu görülmektedir.
    Mahkemece, HMK’nun 297. maddesine uygun olarak, her türlü tereddütten uzak, açık ve net bir şekilde hüküm kurulması gerekirken, infazda tereddüte yol açacak şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
    SONUÇ : Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca re"sen (BOZULMASINA), bozma nedenine göre alacaklının temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05/07/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.