Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/5892
Karar No: 2018/7476
Karar Tarihi: 05.07.2018

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2017/5892 Esas 2018/7476 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2017/5892 E.  ,  2018/7476 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
    Alacaklı tarafından (1 adet) bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla, asıl borçlu-keşideci muris ...’ın varisleri olan borçlu mirasçılar aleyhine başlatılan takipte, borçluların icra mahkemesine yaptıkları başvuruda; senetteki imzanın murislerine ait olmadığı iddiasıyla imzaya ve borca itiraz ederek takibin durdurulmasını istedikleri, birleşen dava borçlusunun da; murisleri ...’ın 30/05/2012 tarihinde vefat ettiğinde nüfusta 90 yaşında olduğunu, ancak beden yaşı olarak 97 yaşında bulunduğunu, anılan senedin tanzim ve vade tarihlerinde ... Alman Hastanesinde yoğun bakımda tedavi altında bulunduğunu, senedi imzalamasına da imkan olmadığını ileri sürerek takibinin iptalini ve lehine tazminata hükmolunmasını talep ettiği, mahkemece, öncelikle anılan borçlulara ait dava dosyalarının birleştirilmesine karar verildiği, sonrasında yapılan yargılama neticesinde, imzaların, ..."ın eli ürünü olduğunun anlaşılması ve borçluların diğer iddialarını da ispat edemedikleri gerekçesiyle davanın ve birleşen davanın reddine karar verildiği görülmektedir.
    6762 Sayılı TTK"nun, "Borçlanma Ehliyeti" kenar başlığını taşıyan 582. maddesine göre (6102 Sayılı TTK"nun 670. maddesi), akit ile borçlanmaya ehil olan kimse, poliçe, çek ve bono ile borçlanmaya da ehildir. Aynı Kanunun 1. maddesi gereğince, bu Kanunun ayrılmaz bir cüzü olduğu açıklanan TMK"nun 9. maddesine göre, fiil ehliyetine sahip olan kimse, kendi fiilleriyle hak edinebilir ve borç altına girebilir; 10. maddeye göre, ayırt etme gücüne sahip ve kısıtlı olmayan her ergin kişinin fiil ehliyeti vardır; 13. maddeye göre, yaşının küçüklüğü yüzünden veya akıl hastalığı, akıl zayıflığı, sarhoşluk ya da bunlara benzer sebeplerden biriyle akla uygun biçimde davranma yeteneğinden yoksun olmayan herkes, bu kanuna göre ayırt etme gücüne sahiptir; 14. madde hükmüne göre, ayırt etme gücü bulunmayanların, küçüklerin ve kısıtlıların fiil ehliyeti yoktur; 15. madde hükmüne göre, kanunda gösterilen ayrık durumlar saklı kalmak üzere, ayırt etme gücü bulunmayan kimsenin fiilleri hukuki sonuç doğurmaz; 16. maddeye göre ise, ayırt etme gücüne sahip küçükler ve kısıtlılar, yasal temsilcilerinin rızası olmadıkça, kendi işlemleriyle borç altına giremezler. Hukuki işlem ehliyeti, yapılan işlemin geçerlilik koşulu olup, davada da taraflara ilişkin dava koşullarındandır. Yargılamanın her aşamasında re"sen dikkate alınması gerekir.
    Akıl hastalığı yahut akıl zayıflığı gibi sebeplerden biri ile makul surette hareket etmek iktidarından mahrum bulunanlar, başka bir deyimle tam ehliyetsiz olanların yaptıkları hukuki işlemler kanuni mümessilleri tarafından onaylanmadıkça geçersizdir. 11/06/1941 gün ve 1941/4-21 sayılı İçtihatları Birleştirme Kararının sonuç bölümünde; "... Mümeyyiz olmayan bir kimse ile hukuki muamelede bulunan diğer âkidin bunu bilmeyerek hüsnüniyetle hareket etmiş olması, zikri geçen 15. maddenin mutlak ve kat"i sarahati karşısında, öyle bir kimsenin tasarrufu üzerine hukuki hükmün terettüp etmesi için kafi değildir. Kanun o gibi temyiz kudretinden mahrum kimselerin esasen hüküm ifade etmeyen tasarrufları hususunda o tasarruftan dolayı hak iddia edenlerin hüsnüniyetlerini himaye etmemektedir... Medeni Kanunumuzun metin ve ruhundan başka türlü bir netice çıkarılmasına imkan yoktur..." hükmü yer almakta olup, anılan hükümle, ayırt etme gücünden yoksun olan kişilerin tasarruflarının geçersiz olduğu açıkça vurgulanmıştır.
    Somut olayda, borçluların sunduğu ve ... İnönü Üniversitesi ... Tıp Merkezi’nden temin edilen çok sayıdaki rapor ve tedavi evrakından, muris keşideci ...’ın “Koah hastalığına bağlı rahatsızlıkları” olduğu görülmektedir. Ancak raporların içeriğine göre borçlunun, takibe konu senedin tanzim tarihi itibariyle hukuki işlem ehliyetinin bulunup bulunmadığı anlaşılamamaktadır.
    O halde, mahkemece, borçlunun, takip dosyasına konu bononun keşide tarihi olan 04.05.2012 tarihinde, hukuki işlem ehliyetinin bulunup bulunmadığına ilişkin tespitin yapılması amacıyla, borçlulara, murislerine ait varsa başkaca rapor, tedavi evrakı ve diğer belgeleri sunmaları için süre verilmesi, yine dosya arasında bulunan sağlık kurulu raporları ile varsa bu raporlara dayanak teşkil edecek belgeler getirtilerek, dosyanın kül halinde tam teşekküllü bir hastaneye veya Adli Tıp Kurumu’na gönderilerek, muris ..."ın 04/05/2012 tarihi itibariyle hukuki işlem ehliyetinin bulunup bulunmadığı yönünde rapor alınması ile oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
    SONUÇ : Borçluların temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05/07/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi