Tefecilik Yapmak - Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2020/222 Esas 2020/1048 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
9. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/222
Karar No: 2020/1048
Karar Tarihi: 15.09.2020

Tefecilik Yapmak - Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2020/222 Esas 2020/1048 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, tefecilik suçundan yargılanmış ve mahkeme tarafından beraat kararı verilmiştir. Ancak, sanık hakkında yapılan incelemelerde eksiklikler tespit edilmiştir. Bu nedenle, vergi incelemesi sonrasında düzenlenen raporun yanı sıra, yargılanma aşamasında dinlenmeyen tanıkların ifadelerine başvurulması, sanığın icra dosyalarının incelenmesi, defter kayıtlarının bilirkişi incelemesine tabi tutulması gerekmektedir. Bu yüzden, mahkeme kararı kanuna aykırıdır ve bozulmuştur.
Kanun maddeleri:
- Türk Ceza Kanunu'nun 241. maddesi: Tefecilik suçunu düzenler.
- Türk Ceza Kanunu'nun 43. maddesi: Zincirleme suçlarda cezanın uygulanabileceği durumları belirler.
- Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 232/2-c maddesi: Gerekçeli kararın, suça konu olayın tarihini ve sanığın neden mahkum ya da beraat ettiğini açık ve net bir şekilde belirtmesi gerektiğini belirler.
- Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 321. maddesi: Mahkeme kararının kanuna aykırı olması durumunda, kararın bozulacağını belirler.
9. Ceza Dairesi         2020/222 E.  ,  2020/1048 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Tefecilik Yapmak
    Hüküm : Beraat

    Dosya incelendi:
    TCK"nın 241. maddesinde düzenlenen tefecilik suçunun, kazanç elde etmek amacıyla borç para verilmesiyle oluşacağı, bunu meslek haline getirmenin suçun unsurları içerisinde yer almadığı, değişik zamanlarda ve farklı kişilere karşı tefecilik eylemini zincirleme olarak işleyen sanık hakkında TCK"nın 43. maddesinin uygulanması gerektiği gözetilerek; sanığın 2008 yılında kazanç elde etmek amacıyla işyerinde bulunan pos cihazlarından gerçek mal veya hizmet alım satımına dayanmayacak şekilde komisyon karşılığı birden çok kişiye ait kredi kartlarından çekim yaptığının iddia edilmesi karşısında, maddi gerçeğin hiçbir kuşkuya yer vermeyecek şekilde ortaya çıkarılması açısından, vergi incelemesi sonrasında düzenlenen ayrıntılı raporda isimleri yer alan ve yargılama aşamasında dinlenmeyen şahısların tanık sıfatı ile bilgi ve görgüsüne başvurulması, müşteki ... beyanında kendisine ait kredi kartını ... ... isimli şahsa verdiğini bildirdiği gözetilerek ismi geçen ... ... isimli şahsın kimlik bilgilerinin tespiti ile tanıklığına müracaat edilmesi, sanığın icra dairelerinden alacaklı olduğu icra dosyalarının sorulup var ise aslı veya onaylı suretleri getirtilip borçlu gözüken kişilerin faiz karşılığı sanıktan para alıp almadıkları konusunda tanıklıklarına müracaat edilmesi ile borcun kaynağının sorulması, sanığın tefecilik yapıp yapmadığı hususunda ayrıntılı ve gizli kolluk araştırması yapılması, sanığın defter kayıtları, fatura ve slip koçanlarının incelenerek kontör satımının defterlerle uyumlu olup olmadığı hakkında yeniden bilirkişi raporu düzenlettirilmesinden sonra hasıl olacak sonuca göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, eksik inceleme ve yetersiz gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Kabule göre de;
    Suç tarihinin vergi inceleme raporu ile tespit edilen suça konu eylemlerin en son gerçekleştirilme tarihi olan 22/12/2008 olarak kabulü yerine gerekçeli karar başlığında 2008 olarak gösterilerek CMK 232/2-c olarak gösterilmesi,
    Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 15/09/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.










    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.