MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
1) Katılan hakkında düzenlenen ... Devlet Hastanesinin 16.01.2015 tarihli raporunda "sol el 4.parmak 3.falanksta şüpheli lezyon mevcut" şeklinde tespite yer verildiği, ... Görüntüleme ve Tanı Merkezinin 07.02.2015 tarihli raporunda "4.parmakta proksimal interfalangeal eklem aralığında effüzyon, çevre yumuşak dokuda ödemli görünüm mevcut olduğu, bu düzeyde eklem kapsülünün medial ve lateralindeki kollateral ligamanlarda skrain bulguları mevcut olduğu, görüntü alanına giren lunatumda intraosseöz 2 mm boyutlu ..... Kemik adacığı izlendiği, bu düzeyde de fleksör tenronun kılıfında da tenosinovit ile uyumlu effüzyon ve tendonun içinde de tendinit ile uyumlu intratendinöz sinyal artımları izlendiği" belirtildiği ve söz konusu raporlarda kemik kırığından bahsedilmediği halde hükme esas alınan... Adli Tıp Şube Müdürlüğünün 26.02.2015 tarihli adli rapor içeriğinde de söz konusu raporlar tetkik edilerek sonuç kısmında "kırığa bağlı arızasının şahsın yaşam fonksiyonlarını HAFİF(1) derecede etkiler nitelikte olduğunun" bildirildiği ancak raporda ne kırığı olduğu belirtilmediği gibi katılanın 20.05.2015 tarihli celsede "parmağım bu olaydan dolayı sakat kaldı şeklindeki beyanları da dikkate alındığında bu haliyle rapor içeriğinin yetersiz nitelikte olup Adli Tıp kriterlerine uygun olmadığı anlaşıldığından, katılanın tüm tedavi evrakları, raporları, film ve grafileri ile birlikte... Adli Tıp Kurumu İlgili İhtisas Dairesine sevkedilerek meydana gelen yaralanmasının özellikle kemik kırılmasına yada çıkığına ve duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflamasına yada yitirilmesine neden olup olmadığı hususlarında duraksamaya yer vermeyecek ve 5237 sayılı TCK’nin 86. ve 87. maddelerindeki tüm unsurları kapsayacak şekilde kesin raporu aldırılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken yetersiz rapora dayanılarak eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
2)Adli tıp kriterleri açısından kemik kırıklarının hayat fonksiyonlarına etkisinin hafif (1) ile ağır (6) derece şeklinde sınıflandırılması ve 5237 sayılı TCK"nin 87/3. maddesinde kemik kırığının hayat fonksiyonlarına etkisine göre cezanın en fazla (1/2) oranında artırılması öngörülmüş olması karşısında, katılanın adli raporunda vücudundaki kemik kırığının hayat fonksiyonlarına etkisinin hafif (1) derece olduğunun belirtilmesine rağmen, sanığın cezasından TCK"nin 3. maddesine göre orantılılık ilkesine aykırı olarak (1/2) oranında arttırım yapılması suretiyle fazla ceza verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesi ile değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 1412 sayılı CMUK"un 326/son maddesi uyarınca sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 03.07.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.