16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/5229 Karar No: 2019/359 Karar Tarihi: 23.01.2019
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/5229 Esas 2019/359 Karar Sayılı İlamı
Özet:
16. Ceza Dairesi, terör örgütüne üye olan bir kişi hakkında verilen mahkumiyet kararının istinaf başvurusunu esastan reddetti. Temyiz edilmesi üzerine yapılan incelemede, yazılı şekilde fazla ceza tayin edildiği ve takdiri indirim nedenlerinin yeterince göz önünde bulundurulmadığı belirlendi. Bu nedenle hüküm BOZULDU ve sanık ile müdafiinin tahliye talepleri reddedildi. Hükümde yer alan kanun maddeleri şunlardır: TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 53/1-2-3, 58/9-6 ve 63.
16. Ceza Dairesi 2018/5229 E. , 2019/359 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 53/1-2-3, 58/9-6 ve 63 maddeleri uyarınca hükmedilen mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; 1-Anayasanın 138/1. maddesi hükmü, TCK"nın 61. maddesinde düzenlenen cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesine ilişkin ölçütlerle 3/1. maddesinde düzenlenen orantılılık ilkesi çerçevesinde, suçun işleniş biçimi, işlenmesinde kullanılan araçlar, işlendiği zaman ve yer, suç konusunun önem ve değeri, meydana gelen tehlike ile sanığın kasta dayalı kusurunun ağırlığı, güttüğü amaç ve saik de göz önünde bulundurularak hakkaniyete uygun makul bir cezaya hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde fazla ceza tayin edilmesi, 2-Takdiri indirim nedeni olarak; failin geçmişi, sosyal ilişkileri, fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki davranışları, cezanın failinin geleceği üzerindeki olası etkileri gibi hususların göz önünde bulundurulması gerektiği gözetilmeden geçmişte hakkında herhangi bir suç kaydı ve sabıkası bulunmayan, dosyaya yansıyan olumsuz bir davranışı tespit edilemeyen sanık hakkında yazılı şekilde ve yeterli olmayan gerekçe ile TCK’nın 62. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi, Kanuna aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan bu sebeplerden dolayı hükmün BOZULMASINA, verilen ceza miktarı ile tutuklulukta geçirilen süre ve mevcut delil durumu dikkate alınarak sanık ve müdafiinin tahliye taleplerinin reddine, 23.01.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.