Esas No: 2019/6430
Karar No: 2022/770
Karar Tarihi: 09.03.2022
Danıştay 9. Daire 2019/6430 Esas 2022/770 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 9. Daire Başkanlığı 2019/6430 E. , 2022/770 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2019/6430
Karar No : 2022/770
TEMYİZ EDENLER :1-(DAVACI) … Tesisat İnşaat Malz. Tic. San. Ltd. Şti.
VEKİLİ : Av. …
2- (DAVALI) … Vergi Dairesi Müdürlüğü
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, taraflarca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı adına defter ve belgelerin incelemeye ibraz edilmediği yolunda düzenlenen vergi inceleme raporuna dayanılarak 2012/Ocak-Aralık dönemleri için re'sen tarh edilen üç kat vergi ziyaı cezasının kaldırılması istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; uyuşmazlıkta, davacı şirketin defter ve belgelerini ibraz etmemesi nedeniyle re’sen takdire gidilmesi yerinde ise yargılama sürecinde davacı şirket tarafından Mahkemeye ibraz edilen yasal defter ve belgeler, bilirkişi olarak atanan Serbest Muhasebeci Mali Müşavir …'ye teslim edilerek, bilirkişiden, davacı tarafından 2012/Ocak-Aralık dönemlerinde verilen katma değer vergisi beyannamelerinde beyan edilen indirilecek katma değer vergisi tutarları ile Mahkemeye ibraz edilen yasal defter ve belgeler arasında herhangi bir uyumsuzluğun bulunup bulunmadığı hususunun tespit edilmesinin istenildiği, bilirkişi tarafından düzenlenen raporun 16/11/2018 tarihinde Mahkeme kayıtlarına girdiği, söz konusu bilirkişi raporunda özetle; davacı şirketin 2012 takvim yılında verdiği katma değer vergisi beyannameleriyle toplam 1.307.752,25-TL tutarında indirilecek katma değer vergisi beyan ettiği, anılan yıla ait yasal defterlerinden sadece yevmiye defterinin Mahkemeye ibraz edildiği, defter-i kebirin ibraz edilmediği, bu nedenle yasal defterler üzerinden bununla sınırlı bir inceleme yapıldığı, bu yılda yaptığı alımlara ait olup Mahkemeye ibraz edilen alış belgelerinin tüm yılı kapsamadığı, bazı aylara ait belgelerin bulunmadığı, teslim edilen alış belgelerinin tasnif ve dökümünün yapıldığı, dökümü yapılan 1121 adet belgenin içinde bulunan ödeme kaydedici cihaz fişlerinden de okunabilir durumda olanların dikkate alındığı, buna göre, 1121 adet belge üzerinden 301.630,43-TL tutarında indirilecek katma değer vergisi dökümü yapıldığı, beyannameler ve alış belgelerine göre ayrı ayrı oluşturulan katma değer vergisi tablolarında yer alan indirilecek katma değer vergisi tutarlarının birbirinden farklı olduğu, yapılan karşılaştırma sonucunda beyannameler ile alış belgelerinde yer alan indirilecek katma değer vergisi tutarı arasındaki farkın 1.006.121,82-TL olduğu sonuç ve kanaatine varıldığının anlaşıldığı, bilirkişi raporunun ekleriyle birlikte taraflara tebliğ edildiği ayrıca 16/11/2018 tarihli ara kararı ile yapılan bilirkişi incelemesinden haberdar edilen davalı idareden, mezkur bilirkişi raporu ile tespit edilen davacı şirketin 2012 hesap döneminde katma değer vergilerini indirim konusu yaptığı alış belgelerine (mezkur bilirkişi raporunun EK I kısmında yer alan listede seri numarası ve tarihi ile satıcı firma adı, satıcının bağlı bulunduğu vergi dairesi müdürlüğü, vergi kimlik numarası ve fatura tutarı belirtilen faturalara) ilişkin olarak, gerçek olmadığı ya da sahte veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge olduğu hususunda herhangi bir itirazın bulunup bulunmadığı hususlarının sorulduğu, davalı idarece, söz konusu ara kararına verilen 29/11/2018 tarihli cevabi yazıda, bilirkişi raporu ekinde dökümü yapılan faturaların sahte olup olmadığı yönünde bir tespit yapılmadığının bildirildiği ve mezkur bilirkişi raporuna yönelik bir itirazda bulunulmadığı; davacı tarafından ise, Edremit 1. Asliye Ceza Mahkemesi'nin E:2017/1031 sayılı dosyasıyla açılan davada defter ve belgelerin usulüne uygun istenmemesi nedeniyle suçun unsurları oluşmadığından 20/09/2018 tarih ve K:2018/633 sayılı kararla beraatine karar verildiğinden bilirkişi raporunda aleyhine olan hususlara itiraz edilmişse davacının katma değer vergisi indirimlerinin tamamen reddi sırf defter-belge ibraz edilmediğinden bahisle yerinde görülmekten ziyade, re'sen araştırma ve verginin gerçekliği ilkeleri uyarınca Mahkememize sunulan beyannameler ve defter-belgelerin karşılaştırılması suretiyle herhangi bir uyumsuzluğun bulunup bulunmadığı irdelendiğinden davacının itirazına itibar edilmediği, öte yandan Mahkemeye ibraz edilen belgeler içerisinde okunamayan ödeme kaydedici cihaz fişlerinin bulunduğu, bu fişlerde yer alan verilerin bilirkişi tarafından değerlendirme dışı bırakılarak okunabilen belgeler üzerinden tespit yapıldığı, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 253. maddesi uyarınca defter ve belgeler ile vesikaları muhafaza yükümlülüğü davacı tarafa ait olduğundan, davacının aksi yönde bir iddiası varsa anılan Kanun'un 3. maddesi uyarınca bu durumu ispatla mükellef olduğu ancak davacı tarafından raporda yer alan tespitlerin aksi yönünde herhangi bir iddia ve ispat vasıtası öne sürülmediğinden, söz konusu bilirkişi raporu hükme esas alınabilir nitelikte görüldüğü ve davacının alış belgelerinde yer alan indirilecek katma değer vergisi ile 2012 yılı katma değer vergisi beyannamelerinde beyan ettiği indirilecek katma değer vergisi arasında uyumsuzluk bulunduğu, davacıya mal satan ve hizmet sunan mükellefler hakkında uyuşmazlık konusu döneme yönelik olumsuz bir tespit yapılmadığı, sahte fatura düzenleyicisi oldukları yönünde bir rapor da bulunmadığı hususları birlikte değerlendirildiğinde; söz konusu alış faturalarının davacı şirket tarafından maliyet unsuru olarak kullanılabileceği ve katma değer vergisi tutarının da ilgili bulundukları dönemlerde mükellefçe indirim konusu yapılabileceği, ancak faturalarda yer alan katma değer vergilerini aşan kısmın indirim konusu yapılamayacağı sonucuna varıldığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davacı tarafından Mahkemeye ibraz edilen faturalar ile okunabilir durumda olan ödeme kaydedici cihaz fişlerinde yer alan katma değer vergilerine isabet eden kısmın kaldırılmasına, diğer kısımlar yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Davacı şirketin yasal defter ve belgelerinin mücbir sebep hali olmaksızın süresinde ibraz edilmemesi nedeniyle uyuşmazlık konusu dönemlere ilişkin katma değer vergisi indirimlerinin reddi suretiyle dava konusu katma değer vergisi tarh edilmiş ve ibraz etmeme fiilinin gizleme olarak değerlendirilmesi suretiyle aynı dönemlere ilişkin olarak vergi ziyaı cezaları üç kat olarak kesilmiş ise de; davacı tarafından yasal defter ile temin edilebilen belgeler incelenmek üzere Vergi Mahkemesi'ne ibraz edildiğinden, olayda 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 359. maddesinde zikredilen "gizleme" fiilinden artık söz edilemeyeceği ve Vergi Mahkemesi'nce davanın reddine hükmedilen cezalı tarhiyata ilişkin vergi ziyaı cezasının bir katı aşan kısmında hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle, davalı istinaf isteminin reddine, davacı istinaf isteminin kısmen kabulüne, … Vergi Mahkemesinin … gün ve E: …, K: … sayılı kararının; vergi ziyaı cezasının bir katı aşan kısmına ilişkin hüküm fıkrasının kaldırılmasına, bu kısım yönünden davanın kabulüne, diğer kısımlar yönünden davacının istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI:
DAVACININ İDDİALARI: Defter ve belge isteme yazısında şirketin adı yer almadığından, kanuni temsilci tarafından şirkete ait defter ve belgelerin istenildiğinin anlaşılamadığı, kanuni temsilci hakkında açılan ceza davasında, ... Asliye Ceza Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla, ilgili tebligatta şirket isminin belirtilmediği sadece sanığın isminin belirtildiği ve suça konu defter ve belgelerin usulüne uygun olarak istenilmediği gerekçesiyle kanuni temsilcinin beraatine karar verildiği, Mahkemece bilirkişi tarafından okunamayan belgelerin satışını yapan firmalardan söz konusu belgelerin istenmesi suretiyle yeniden rapor hazırlatılarak karar verilmesi gerektiği iddialarıyla kararın aleyhe olan kısımlarının bozulması istenilmektedir.
DAVALININ İDDİALARI: Davacı şirket tarafından mücbir sebep ileri sürülmeksizin defter ve belgelerin incelemeye ibraz edilmediği, mükelleflerin faaliyetleri dolayısıyla yüklendikleri katma değer vergilerini indirebilmeleri için katma değer vergisi tutarının yasal vesikalarda ayrıca gösterilmesinin ve bu vesikaların kanuni defterlere kaydedilmesinin zorunlu olduğu, davacı adına defter ve belgelerin incelemeye ibraz edilmemesi nedeniyle düzenlenen vergi inceleme raporuna dayalı olarak yapılan dava konusu tarhiyatta hukuka aykırılık bulunmadığı iddialarla kararın aleyhe olan kısmının bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Taraflarca savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'İN DÜŞÜNCESİ: Temyiz istemlerinin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
Danıştay İçtihatları Birleştirme Kurulu'nun 08/02/2019 tarih ve E:2013/3, K:2019/1 sayılı kararıyla, davacılar tarafından mücbir sebep olmaksızın inceleme elemanına ibraz edilmeyen yasal defterler ve belgelerin mahkemeye sunulabileceğinin ileri sürülmesi halinde, bu defter ve belgeler davacıdan istenilip, defterlerdeki kayıtlar incelenip, bu kayıt ve belgeler hakkında davanın diğer tarafı olan vergi idaresinin görüşü ve saptamaları da alınarak yapılacak hukuki değerlendirmeye göre karar verilmesi gerektiği sonucuna ulaşıldığından, oluşan içtihat aykırılığının, bu doğrultuda birleştirilmesine karar verilmiştir.
Öte yandan olayda, Vergi Mahkemesince, davacı tarafından mahkemeye ibraz edilen defter ve belgeler davalı idareye gönderilmemiş, defter ve belgeler üzerinde yeminli mali müşavire bilirkişi incelemesi yaptırılmış ve bilirkişi raporuna istinaden davalıdan, davacının 2012 yılında mal ve hizmet alımında bulunduğu mükellefler hakkında sahte veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge düzenlediklerine dair herhangi bir raporun bulunup bulunmadığı sorulmuş, varsa ibrazı istenilmiştir. Davalı vergi dairesince bilirkişi raporu ekinde dökümü yapılan faturaların sahte olup olmadığı yönünde bir tespit yapılmadığının bildirilmesi üzerine, Mahkemece, bilirkişi tarafından hazırlanan rapor doğrultusunda, dava konusu tarhiyatın davacı tarafından ibraz edilen faturalar ile okunabilir durumda olan ödeme kaydedici cihaz fişlerinde yer alan katma değer vergilerine isabet eden kısmının kaldırılmasına, diğer kısımlar yönünden davanın reddine karar verilmiş ve Bölge İdare Mahkemesince davacı tarafından yasal defter ile temin edilebilen belgeler incelenmek üzere Vergi Mahkemesi'ne ibraz edildiğinden, olayda 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 359. maddesinde zikredilen "gizleme" fiilinden artık söz edilemeyeceği ve Vergi Mahkemesi'nce davanın reddine hükmedilen cezalı tarhiyata ilişkin vergi ziyaı cezasının bir katı aşan kısmında hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle, davalı istinaf isteminin reddine, davacı istinaf isteminin kısmen kabulüne, Vergi Mahkemesinin kararının; vergi ziyaı cezasının bir katı aşan kısmına ilişkin hüküm fıkrasının kaldırılmasına, bu kısım yönünden davanın kabulüne, diğer kısımlar yönünden davacının istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.
Danıştay İçtihatları Birleştirme Kurulu kararına göre ise davacının defter ve belgelerinin davalı idareye gönderilerek ve idarenin görüşü ve saptamaları da alınarak yapılacak hukuki değerlendirmeye göre karar verilmesi gerektiğinden, Bölge İdare Mahkemesi'nce davacının ibraz ettiği defter ve belgeler üzerinde vergi dairesine inceleme yaptırılmak ve ortaya çıkacak sonuca göre yeniden karar verilmek üzere temyize konu kararının bozulması gerekmektedir.
Öte yandan, Bölge İdare Mahkemesince, dava konusu katma değer vergileri hakkında verilecek kararın sonucuna göre anılan vergilerin üç katı tutarında kesilen vergi ziyaı cezaları yönünden de yeniden bir değerlendirme yapılarak karar verilmesi gerektiği tabiidir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Tarafların temyiz istemlerinin kabulüne,
2. … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesine gönderilmesine , 09/03/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.