Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/16499
Karar No: 2013/7025

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2012/16499 Esas 2013/7025 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, davalıya ait işyerinde çalıştığını ve iş sözleşmesinin işverence haksız feshedildiği, ücretlerinin ödenmediği, yıllık izinlerinin kullandırılmadığı ve işçilik alacakları olduğunu ileri sürerek, kıdem, ihbar tazminatları ve işçilik alacaklarının tahsilini talep etmiştir. Davalı işveren, işyerinin acenteye devredildiğini, davacının acenteye bağlı çalışmayı kabul etmediğini, iş sözleşmesinin haklı nedenle sonlandırıldığını savunmuştur. Mahkeme, iş sözleşmesinin işverence haksız feshedildiğini kabul etmiştir ancak kıdem ve ihbar tazminatlarının reddine karar vermiştir. Bu karar temyiz edilmiştir. Yargıtay kararı, işyeri devrinin muvazaalı olarak gerçekleştirildiği ve iş sözleşmesinin işverence haksız feshedildiği kararına varmıştır. Bu nedenle davacının kıdem ve ihbar tazminatı istemlerinin kabul edilmesi gerektiği belirtilmiştir.
Kanun maddeleri: İş Kanunu madde 485, Borçlar Kanunu madde 2 ve 3.
22. Hukuk Dairesi         2012/16499 E.  ,  2013/7025 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    ...

    DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, fazla çalışma, yıllık izin ve ücret alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
    Hüküm süresi içinde taraflar avukatları tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı, davalıya ait işyerinde 29.05.2003-01.04.2010 tarihleri arasında çalıştığını, iş sözleşmesinin işverence haksız feshedildiği işyerinde fazla çalışma yapmasına rağmen ücretlerinin ödenmediğini, yıllık izinlerinin kullandırılmadığını ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatları ile bir kısım işçilik alacaklarının tahsilini istemiştir.
    Davalı vekili; 18.03.2010 tarihinde işyerinin acenteye devrettiğini, davacının acenteye bağlı çalışmayı kabul ederek işe başladığını, ancak daha sonra izinsiz ve mazeretsiz olarak işe devam etmediğini, iş sözleşmesinin devralan işveren tarafından haklı nedenle sonlandırıldığını savunarak davanın reddini talep etmiştir .
    Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, taraflar arasındaki iş sözleşmesinin davacı işçi tarafından işyerinin acenteye devredilmesi sebebiyle feshedildiği, işyeri devrinin işçi açısından haklı fesih sebebi olarak kabul edilemeyeceği gerekçesiyle kıdem ve ihbar tazminatı istemlerinin reddine, diğer işçilik alacakları yönünden ise davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Kararı davacı ve davalı tarafça temyiz etmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm, davacının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir .
    2-Taraflar arasındaki temel uyuşmazlık, işyeri devri ilişkisinin muvazaaya dayanıp dayanmadığı noktasında toplanmaktadır.
    İşyeri devri kural olarak işçiye haklı fesih imkânı vermez. Ancak, işyeri devrinin işverenler arasında muvazaalı biçimde gerçekleştirilmesi halinde işçinin bu durumu kabul etmek zorunda olduğundan söz edilemez .
    Muvazaa Borçlar Kanununda düzenlenmiş olup, tarafların üçüncü kişileri aldatmak amacıyla, kendi gerçek iradelerine uymayan, aralarında hüküm ve sonuç meydana getirmesini arzu etmedikleri, görünüşte bir anlaşma olarak tanımlanabilir. Muvazaada, taraflar arasında üçüncü kişileri aldatma kastı bulunmakta ve sözleşmedeki gerçek amaç gizlenmektedir. Muvazaa genel ispat kuralları ile ispat edilebilir.
    Somut olayda, davacı işçi işverenin kendisine ait şubeler acenteye çevirdiğini ve şube müdürleri ile muvazaalı şekilde acente sözleşmeleri imzaladığını, bu değişikliği kabul etmeyen işçileri de işten çıkarıldığını ileri sürmektedir .
    Dosya içerisinde mevcut Sosyal güvenlik kayıtlarının incelenmesinde, davacının 29.05.2003-18.03.2010 tarihleri arasında davalı şirket tarafından, 19.03.2010-31.03.2010 tarihleri arsında ise acente sahibi Emine Ustaoğlu tarafından çalışma kaydının bildirildiği görülmektir.
    İşyerinin 15.03.2010 tarihli sözleşme ile acenteye devredildiği savunulmuştur. 15.03.2010 tarihli bu sözleşmenin incelenmesinde, acentede kullanılacak tüm araçların davalı şirket tarafından temin edileceği, işyeri kira ise kira sözleşmesinin davalı şirket adına düzenleneceği ve kira bedelinin de davalı tarafça ödeneceği, daha önce davalı şirketin şubesi olan işyerinde mevcut araçların kullanımının acenteye devredileceği belirlenmiştir. Ayrıca acente tarafından verilecek hizmetlere ilişkin fiyatların davalı şirket tarafından tespit edileceği ve acentenin müşterilere verdiğini hizmete ilişkin davalının denetim hakkının bulunduğu da sözleşme içeriği ile anlaşılmaktadır.
    Davacı ve davalı tanıklarının ortak anlatımlarından, işyerinin davalı işveren tarafından şube müdürü olarak çalışan işçilere acente ismi altında devredildiği, acenteye bağlı çalışmayı kabul etmeyen işçilerin işten çıkarılacağının beyan edildiği anlaşılmaktadır.
    Tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde, davalı şirket ile şube müdürleri arasında imzalanan acente sözleşmesinin muvazaalı olduğu, gerçekte şube müdürü olan çalışanlara acente sıfatı verilmek sureti ile davalı işverenin işyerinde ki faaliyetini sürdürdüğü ve bu değişikliği kabul etmeyen işçilerin işten çıkarıldığı sabittir. Davacı tanıkları, davacının muvazaalı işlemi kabul etmediğini ve fiilen acenteye bağlı olarak çalışmadığını beyan etmişlerdir. Saptanan bu durum karşısında ve yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulduğunda, taraflar arasındaki iş sözleşmesinin işverence haksız feshedildiği kabul edilmelidir. Davacının kıdem ve ihbar tazminatı istemlerinin kabulü gerekirken reddine karar verilmesi isabetsizdir.
    Sonuç:
    Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 02.04.2013. tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi