Sahte fatura kullanma - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/7656 Esas 2019/6465 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/7656
Karar No: 2019/6465
Karar Tarihi: 19.09.2019

Sahte fatura kullanma - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/7656 Esas 2019/6465 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, 2010 ve 2011 yıllarında sahte fatura kullanma suçlamasıyla yargılanmış ve suçlamayı kabul etmemiştir. Mahkeme, sahte faturaları düzenleyen şirketler hakkında karşıt inceleme yapılması, vergi inceleme raporlarının incelenmesi, faturanın gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığının belirlenmesi için mal ve para akışını gösteren belgelerin incelenmesi ve faturaları düzenleyen şirketlerin yetkililerinin tanık sıfatıyla dinlenmesi gerektiğini belirtmiştir. Mahkeme, sanık müdafiinin temyiz nedenleri doğrultusunda hükümün BOZULMASINA karar vermiştir.
Kanun maddeleri:
- 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 359/b-1. maddesi (her takvim yılı için ayrı ayrı zincirleme suç hükümlerinin uygulanması)
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi (hak yoksunluklarının uygulanması)
11. Ceza Dairesi         2016/7656 E.  ,  2019/6465 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Sahte fatura kullanma
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    1-Sanığın 2010 ve 2011 takvim yıllarında sahte fatura kullandığı iddiası ile açılan kamu davasında; sanığın savunmasında, suçlamayı kabul etmeyerek faturalara konu malları gerçekten aldığını ve kullandığını, elden nakit ödeme yaptığını beyan etmesi karşısında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespit edilmesi bakımından; sahte faturaları düzenleyen şirketler hakkında karşıt inceleme yapılıp yapılmadığı araştırılarak yapılmış ise haklarında düzenlenen vergi inceleme ve sair raporların onaylı suretleri getirtilerek incelenmesi, sahte fatura düzenlemek suçundan dava açılıp açılmadığının araştırılması, açıldığının tespiti halinde dava dosyası getirtilip incelenerek bu davayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dava dosyasına intikal ettirilmesi, faturaların gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığının belirlenmesi yönünden mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyeleri, teslim ve tesellüm belgeleri, bedelinin ödendiğine dair ticari teamüle uygun, kanıtlama yeterliliği olan banka hesapları ve kasa mevcuduyla uyumlu geçerli belgeler, faturaları düzenleyenlerin yeterli mal girişi veya üretimi olup olmadığı da dikkate alınarak faturaları düzenleyen şirketler ile sanığın ticari defter ve belgeleri üzerinde karşılaştırmalı bilirkişi incelemesi yaptırılması, faturaları düzenleyen şirketlerin yetkililerinin, CMK"nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatılarak tanık sıfatıyla dinlenmesi; kendilerinden, sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak düzenledikleri ve sanığı tanıyıp tanımadıklarının sorulması, suça konu faturaların çoğunluğunun 8000 TL"nin altında olması ve elden nakit ödeme imkanı bulunduğu da gözetilerek toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulması,
    2-Kabul ve uygulamaya göre de,
    a)Sanığın gerçekte mal aldığı mükellefler yerine sahte fatura düzenleyicisi olduğu tespit edilen mükelleflere ait gerçek mal ve hizmet teslimine dayalı olmayan farklı tarihlerde düzenlenmiş sahte faturaları KDV indiriminde kullanma şeklindeki eyleminin, 213 sayılı VUK’nin 359/b-1. maddesi gereğince her takvim yılı için ayrı ayrı olmak üzere zincirleme şekilde sahte fatura kullanma suçunu oluşturduğu gözetilmeksizin yazılı şekilde tek hüküm kurulması ve zincirleme suç hükümlerinin uygulanmaması,
    b)5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan hak yoksunluklarının sanığın kendi alt soyu dışındakiler için hapis cezasının infazı tamamlanana kadar uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi isabetsizliğinin Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, sonuç ceza itibariyle kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, 19.09.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.












    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.