11. Hukuk Dairesi 2017/5428 E. , 2018/1420 K.
"İçtihat Metni"....
Taraflar arasında görülen davada .... 1. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 16/02/2016 tarih ve 2014/124-2016/19 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, Bazı noksanlıkların ikmali için dosya mahalline gönderilmişti. Bu noksanlıkların giderilerek dosyanın gönderildiği anlaşılmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkili şirketin 2001/02589 sayılı ". ...." ibareli markanın sahibi olduğunu, müvekkilinin markası için yaygın ve yoğun reklam faaliyetleri yürüttüğünü ve anılan faaliyetler ile markasına yüksek tanınmışlık ve ayırt edicilik kazandırdığını, davalı şirketin "esenkitap" ibaresini basmış olduğu kitapların ön ve arka kapaklarında kullanarak müvekkilinin yıllarca emek ve çaba harcayarak elde ettiği tanınmışlığından hukuka aykırı olarak kötü niyetli bir şekilde faydalandığını, davalının hukuka aykırı kullanımının müvekkilinin markasal haklarına tecavüz oluşturduğunu ve ayrıca TTK kapsamında da haksız rekabet teşkil ettiğini ileri sürerek markaya tecavüzün durdurulmasına, önlenmesine, haksız tecavüzün ve haksız rekabetin tespitine, menine, refine, ve “....” ibaresinin davalının ticaret unvanından terkinine, “.....” ibaresini taşıyan internet sitesinin kapatılmasına karar verilmesini, ayrıca fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 5.000,00 TL maddi tazminat ile 5.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında maddi tazminat talebini 14.995,54 TL olarak ıslah etmiştir.
Davalı vekili; müvekkilinin “.....” ibaresini davacıdan daha önce kullanmaya başladığını, gerçek ve üstün hak sahibinin müvekkili olduğunu, davaya konu markanın nice sınıflarının müvekkilinin faaliyet alanlarını kapsamadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre; davacı markasının tescil olduğu sınıf ve kapsam değerlendirildiğinde davalı tarafın “esenkitap” ibaresi davacı tarafın tescilli markasına benzer olup, birebir benzerlik nedeniyle kitaplar üzerinde davalı tarafın “esen” ibaresini kullanımının marka hakkına yönelik tecavüz ve haksız rekabet olduğu, davalı tarafın “esen” ibaresini 2005 yılından itibaren kitaplar üzerinde kullanmaya başladığı, davacı markasının tescil tarihinin davalının kullanım tarihinden önce
-/-
olduğu için davalı tarafın önceye dayalı üstün hak sahipliği savunmasının yerinde görülmediği, davalı tarafın ticaret unvanı ve internet alan adını çok uzun zamandan beri kullanıyor olması TMK’nın 2. maddesi gereğince herkes haklarını kullanırken dürüstlük kuralına uygun hareket etme zorunluluğu dikkate alındığında, uzun süre sessiz kalınma sebebiyle ticaret unvanının kullanımına ve internet alan adının kapatılmasına yönelik talebin uygun görülmediği gerekçesiyle davalı tarafın esen ibaresini kitaplar üzerinde kullanmasının davacının marka hakkına tecavüz olduğunun tespiti ve menine, davalı tarafın kitaplar üzerinde “esen” ibaresinin kullanmasının engellenmesine, piyasaya sunulan kitaplar üzerindeki “esen” ibaresinin silinmek suretiyle tecavüzün giderilmesine, silinmesi mümkün değilse kitaplara el konularak imhası suretiyle tecavüzün giderilmesine, ticaret unvanın ve alan adının kullanımının engellenmesi yönünden ve terkini yönünden yerinde olmayan davacı taleplerinin reddine, 14.995,54 TL maddi tazminat ile 5.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Dava konusu "..." markasının davalı tarafça 2005 yılından itibaren kitap emtiası üzerinde kullanıldığı mahkemenin de kabulündedir.
Davacının "....." asıl unsurlu marka tescilinin 2005 yılından daha önceki bir tarihte olması nedeniyle "...." markası üzerinde üstün hak sahibinin davacı olduğunun kabulü halinde dahi, davalının dava konusu markayı kullandığı 2005 yılından işbu davanın açıldığı 26.05.2014 tarihine kadar geçen uzunca bir süre söz konusu kullanıma karşı da sessiz kalma yoluyla dava hakkının yitirildiği dikkate alınarak, işbu davanın TMK 2. maddesine aykırılık oluşturacağından bahisle reddi gerektiği halde mahkemece marka hakkına tecavüze ilişkin davanın kabulü doğru görülmemiştir.
3- Bozma sebep şekline göre davalının tazminata yönelik temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle kararın davalı yararına BOZULMASINA, (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tazminata yönelik temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 26.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
....