Esas No: 2019/5586
Karar No: 2022/813
Karar Tarihi: 10.03.2022
Danıştay 9. Daire 2019/5586 Esas 2022/813 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 9. Daire Başkanlığı 2019/5586 E. , 2022/813 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2019/5586
Karar No : 2022/813
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: … Petrol ve Petrol Ürn. Gıda İnş. Nakl. San. ve Tic. Ltd. Şti'ne ait vergi borçlarının tahsili amacıyla kanuni temsilci sıfatıyla davacı adına düzenlenen düzenlenen … tarih ve … ilâ … sayılı ödeme emirlerinin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; davalı idare vekili tarafından sunulan savunma dilekçesinde dava konusu edilen … tarih ve … ve … sayılı ödeme emirlerinin 7143 sayılı Kanunun 10. maddesi kapsamında tahsilinden vazgeçilerek kaldırılmış olduğu beyan edildiğinden, anılan ödeme emirlerinin esası hakkında karar verilmesine yer olmadığı sonucuna varıldığı, dava konusu … tarih ve …,…,… ve … sayılı ödeme emirleri yönünden; Mahkemelerince alınan ara kararına istinaden dosyaya sunulan bilgi ve belgelerin incelenmesinden, davacı adına düzenlenen ödeme emirleri içeriği borç miktarının 209.010,61-TL olduğu, yapılan mal varlığı araştırmasında şirket adına kayıtlı 1995 model … araç ve 1985 model ... kargo kamyon olmak üzere 2 adet aracın bulunduğu, araçların takyidat listelerinde davalı idarenin ilk sırada alacaklı olarak yer aldığı, davalı idare tarafından araçların paraya çevrilmesine ilişkin işlemlerin yapılmadığının görüldüğü, bu durumda kanuni temsilci sıfatıyla davacı adına ödeme emri tanzim edilmeden önce asıl borçlu şirket hakkında usulüne uygun olarak detaylı mal varlığı araştırması yapılmak suretiyle borcun asıl borçlu şirketten tahsil edilebildiği kadarıyla tahsili cihetine gidilmesi gerekirken, bu aşama tüketilmeksizin dava konusu vergi borçlarının şirketten tahsil imkanının kalmadığından söz edilemeyeceği açık olup, kanuni temsilcinin takibini gerektiren hukuki koşullar oluşmadan, ilgili dönemde kanuni temsilci olduğundan bahisle amme alacağının ödenmesinden şirket temsilcisi olan davacının sorumlu tutularak adına ödeme emirleri düzenlenmesinde yasal isabet bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu … tarih ve …, …, … ve … sayılı ödeme emirleri yönünden davanın kabulüne, … tarih ve … ve … sayılı ödeme emirleri yönünden ise dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Haciz uygulanan asıl borçlu şirket adına tescilli iki aracın yakalanamadığı, bu nedenle satış işlemlerine başlanılamadığı anlaşıldığından, fiilen ortada olmayan bir aracın satışının yapılması düşünülemeyeceğinden, amme alacağının fiili imkansızlık nedeniyle asıl borçlu şirketin mal varlığından alınamadığı, bu nedenle şirketin kanuni temsilcinin sorumluluğuna gidilebileceği sonucuna varıldığı, dava konusu … tarih ve …, sayılı ödeme emri bakımından; anılan ödeme emrine konu amme alacağının tahsili amacıyla asıl borçlu şirket adına düzenlenen ödeme emirlerinin 20/04/2011 tarihinde şirket adresinde bizzat davacıya tebliğ edildiği ve dava konusu edilmeyerek kesinleştiği, … tarih ve … sayılı ödeme emri bakımından; anılan ödeme emrine konu 2009 yılı kurumlar vergisi, vergi ziyaı cezası ve gecikme faizi, 2009/Aralık dönemi katma değer vergisi, vergi ziyaı cezası ve gecikme faizi, 2009/Ekim-Aralık dönemi vergi ziyaı cezası ve gecikme faizine ilişkin amme alacağının tahsili amacıyla asıl borçlu şirket adına düzenlenen ödeme emrinin 10/10/2016 tarihinde şirket adresinde bizzat davacıya tebliğ edildiği ve dava konusu edilmeyerek kesinleştiği, anılan ödeme emrine konu diğer amme alacağının tahsili amacıyla asıl borçlu şirket adına düzenlenen ödeme emirlerinin tebliğ alındılarının davalı idarece bulunamadığının belirtildiği, dolayısıyla söz konusu ödeme emirlerinin 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 102. maddesine uygun olarak tebliğ edilemediği ortaya konulmaksızın ilanen tebligat hükümlerinin uygulandığı, … tarih ve … sayılı ödeme emri bakımından; anılan ödeme emrine konu amme alacağının tahsili amacıyla asıl borçlu şirket adına düzenlenen ödeme emirlerinin 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 102. maddesine uygun olarak tebliğ edilmediği, … tarih ve … sayılı ödeme emri bakımından; anılan ödeme emrine konu amme alacağının tahsili amacıyla asıl borçlu şirket adına düzenlenen ödeme emirlerinin tebliğ alındılarının davalı idarece bulunamadığının belirtildiği, dolayısıyla söz konusu ödeme emrinin 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 102. maddesine uygun olarak tebliğ edilemediği ortaya konulmaksızın ilanen tebligat hükümlerinin uygulandığı, bu durumda, asıl borçlu şirket için usulüne uygun olarak kesinleştirilen ve şirketin mal varlığından tahsil edilemeyen amme alacaklarına yönelik olarak ilgili dönemlerde kanuni temsilci sıfatını haiz olan davacı adına düzenlenen … tarih ve …, sayılı ödeme emri ile … tarih ve … sayılı ödeme emrinin 2009 yılı kurumlar vergisi, vergi ziyaı cezası ve gecikme faizi, 2009/Aralık dönemi katma değer vergisi, vergi ziyaı cezası ve gecikme faizi, 2009/Ekim-Aralık dönemi vergi ziyaı cezası ve gecikme faizine ilişkin kısımlarında hukuka aykırılık bulunmadığı, asıl borçlu şirket için usulüne uygun olarak kesinleştirilmeyen amme alacakları için davacı adına düzenlenen … tarih ve … ve … sayılı ödeme emirleri ile … tarih ve … sayılı ödeme emrinin 2009 yılı kurumlar vergisi, vergi ziyaı cezası ve gecikme faizi, 2009/Aralık dönemi katma değer vergisi, vergi ziyaı cezası ve gecikme faizi, 2009/Ekim-Aralık dönemi vergi ziyaı cezası ve gecikme faizi dışındaki kısımlarında ise hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle davalı idarenin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile kararın … tarih ve … sayılı ödeme emri ile … tarih ve … sayılı ödeme emrinin 2009 yılı vergisi, vergi ziyaı cezası ve gecikme faizi, 2009/Aralık dönemi katma değer vergisi, vergi ziyaı cezası ve gecikme faizi, 2009/Ekim-Aralık dönemi vergi ziyaı cezası ve gecikme faizine ilişkin kısımlarının kaldırılmasına, bu kısımlar yönünden davanın reddine, diğer kısımlara yönelik istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Asıl borçlu şirket adına düzenlenen ve ilanen tebliğ edilen ... ve ... sayılı ödeme emirlerine ilişkin tebliğ alındılarının bulunamadığından ibraz edilemediği, şirket hakkında mal varlığı araştırmasının yapıldığı, şirket adına kayıtlı araçlar olduğunun tespit edildiği, söz konusu araçlar üzerinde haciz bulunduğu bu nedenle araçların kıymetinin vergi borçlarını karşılamaya yetmeyeceği anlaşıldığından amme alacağının tahsili için anılan dönemde şirket kanuni temsilcisi olan davacı adına ödeme emri düzenlendiği iddialarıyla kararın aleyhe olan kısmının bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Davalının temyiz isteminin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle kısmen kabul eden, kısmen karar verilmesine yer olmadığına hükmeden ilişkin Vergi Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun kısmen kabulü yolundaki … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın ... Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 10/03/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.