Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2012/17525 Esas 2013/6903 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/17525
Karar No: 2013/6903

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2012/17525 Esas 2013/6903 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı işçi, kıdem tazminatı, prim, fazla mesai, yıllık izin ve ücret alacağının ödenmesi için davalı işverene dava açmıştır. Davalı işveren, davacının malzeme çaldığını iddia etmiş, ancak mahkeme yaptığı inceleme sonucu davacının iş sözleşmesini haklı sebeple feshettiği kararını vermiştir. Davalı işveren temyiz etmiş, ancak Yargıtay davacının usulsüz işlemlerine ilişkin iddialarının doğruluğunun tespiti bakımından bilirkişi raporu almamış olan mahkemece verilen kararı bozmuştur.
4857 sayılı İş Kanunu'nun 24/II-c bendi, haklı fesih nedenlerini düzenlemektedir.
22. Hukuk Dairesi         2012/17525 E.  ,  2013/6903 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, prim, fazla mesai, yıllık izin ve ücret alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
    Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı vekili, müvekkilinin 18.01.2006-16.03.2011 tarihleri arasında davalı işyerinde çalıştığını, son olarak üretim müdürü olarak görev yaptığını, net 1.400,00 TL ücret aldığını, müvekkilinin ayda sekiz saat fazla çalışma yaptığını, onsekiz gün yıllık iznini kullanmadığını, davalı işyerinin müvekkilini hırsızlıkla itham ettiğini, bu sebeple davacının ve eşinin iş sözleşmesini haklı sebeple feshettiğini belirterek kıdem tazminatı, ücret alacağı, prim alacağı, fazla mesai alacağı ve yıllık izin alacağının davalıdan tahsili talep etmiştir.
    Davalı vekili, davacının 2006 yılı Ocak ayından itibaren müvekkili işyerinde çalışmaya başladığını, son olarak satın alma bölümünde çalıştığını, davacının fabrika müdürlüğü görevine gelmesinden sonra şirketin gider ve malzeme alım masraflarının önceki aylara göre anormal şekilde arttığını, faturaların şirketten gizlediğini, davacının hırsızlıkla itham edilmediğini, müvekkili şirkette çalışma saatlerinin haftanın beş günü 08:00-18:00 saatleri arasında olduğunu, tüm çalışanlara üç ayda bir maaşın %60 kadar prim ödendiğini, davacının net 1.462,88 TL ücret aldığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece, mahkemelerinin 2011/488 esasında kayıtlı davacının eşine ait işçilik alacağı davasında yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu verilen raporda davacının görevini kullanarak malzeme çaldığı, işyerini zarara uğrattığının tespit edilmediğini, işveren davacının malzeme çaldığını, işyerini zarara uğrattığını iddia etmesine rağmen bu konuda şikayette bulunduğunu ve dava açtığını iddia ve ispat edemediğini, işveren davacının eyleminde işyerinin zarara uğradığı iddasında ise öncelikle kendi imkanları ile ciddi araştırma yapıp, somut verilere ulaştıktan sonra cezai ve hukuki yönden hakkını aramak için kanuni yollara başvurması gerekirken herhangi bir araştırma yapmaksızın davacıyı malzeme çalmak suretiyle ev almakla suçlamasının şeref ve haysiyet kırıcı ağır isnat olduğunu, 4857 sayılı İş Kanunu"nun 24/II-c bendindeki haklı fesih nedenini oluşturacağını, davacının iş sözleşmesini haklı sebeple feshettiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Karar davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı işçinin iş sözleşmesini haklı sebeple feshedip feshetmediği hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
    Davacı davalı işyerinin kendisini hırsızlıkla itham ettiğini, bu sebeple kendisinin ve eşinin iş sözleşmesini haklı sebeple feshettiğini belirtti. Davalı taraf davacının hırsızlıkla itham edilmediğini, davacının fabrika müdürlüğüne gelmesinden sonra şirketin gider ve malzeme alım masraflarının önceki aylara göre anormal şekilde arttığını, faturaların şirketten gizlendiğini beyan etmiştir. Davacının eşinin açtığı emsal dosyada davalının belirttiği dönemlere ait davacının işlemlerine ilişkin tespitlerinin doğru olup olmadığı hususunda mali müşavir bilirkişiden rapor alınmıştır. Alınan bu rapor olayın niteliğine göre yeterli bir rapor değildir. Bu sebeple davalı tarafın davacının usulsüz işlemlerine ilişkin iddialarının doğruluğunun tespiti bakımından iki adet makine mühendisi ve bir mali müşavirden oluşan bilirkişi heyetinden rapor alınması ve bu rapora göre yeniden değerlendirme yapılması gereklidir. Mahkemece eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna göre hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek olması halinde ilgiliye iadesine, 01.04.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.