11. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/7434 Karar No: 2018/1412 Karar Tarihi: 26.02.2018
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/7434 Esas 2018/1412 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2016/7434 E. , 2018/1412 K.
"İçtihat Metni"
...
Taraflar arasında görülen davada .... 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 23/02/2016 tarih ve 2015/267-2016/148 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili; davalının müvekkili şirkette %25 payla ortak olduğunu ve aynı zamanda dava dışı ortak .... ile birlikte şirket müdürü olarak münferiden şirketi temsile yetkili olduğu, davalının şirketin çalışma ve işleyişini engelleyici güven sarsıcı davranışlarda bulunduğunu, şirketin araçlarına yakıt alınamaması için uğraştığını, şirketin internet sitesinin işleyişini engellediğini ve kapattığını, davranışları ile şirketin kârlılığını ve çalışanların performansını olumsuz etkilediğini, şirkete ait paraların gereksiz yerlerde kullandığını, şirketin hesaplarında olması gereken paranın bulunmadığını, şirketi babasına borçlandırarak özen ve bağlılık yükümlerine aykırı davranışlarda bulunduğunu ileri sürerek davalı ortağın haklı sebeplerle şirket ortaklığından çıkarılmasına ve davalının yönetim ve temsil hakkının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; 6102 sayılı TTK"nin 640. maddesinde ortaklıktan çıkarılma koşullarının düzenlendiğini, şirket sözleşmesinde ve yasada belirlendiği üzere ancak genel kurul kararının varlığı halinde ortaklıktan çıkarılma davası açılabileceğini, davacı şirketin genel kurullarında bu yönde bir karar alınmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; 6102 sayılı TTK’nin 640/3 maddesine gereğince şirketin istemi üzerine ortağın mahkeme kararı ile haklı sebebe dayanılarak şirketten çıkarılmasının mümkün olduğu, ancak TTK"nin 621/1-h maddesi gereğince bir ortağın haklı sebepler dolayısıyla şirketten çıkarılması için mahkemeye başvurulması için temsil edilen oyların en az üçte ikisinin ve oy hakkı bulunan esas sermayenin tamamının salt çoğunluğunca alınmış bir genel kurul kararı bulunması gerektiği, davacı şirketin genel kurullarında bu yönde alınmış bir karar bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
.../...
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve davacı vekili tarafından şirketin mevcut pay durumu nedeniyle davalının ortaklıktan çıkarılması için mahkemeye başvurulmasına yönelik genel kurul kararı alınmasının mümkün olmadığının açıkça bildirilmiş olmasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 6,70 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 26/02/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.