14. Ceza Dairesi 2017/518 E. , 2018/2036 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, tehdit, şantaj (suça sürüklenen çocuk ...), yağma, tehdit (suça sürüklenen çocuk ...)
HÜKÜM : Suça sürüklenen çocuk ..."in atılı suçlardan, suça sürüklenen çocuk ..."un ise yağma ve şantaj suçlarından mahkûmiyetlerine
İlk derece mahkemesince bozma üzerine verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Suça sürüklenen çocuk ... hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve suça sürüklenen çocuk ... hakkında yağma suçlarından kurulan mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesinde;
Mağdura karşı işlenen yağma suçunun teşebbüs safhasında kaldığı nazara alındığında somut olayda koşulları bulunmadığı halde, TCK"nın 150/2. maddesinin uygulanması suretiyle cezadan indirim yapılması aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Delillerle iddia ve savunma; duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş, sübutu kabul olunan fiillerin eleştiri dışında unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatları yapılmış bulunduğundan, suça sürüklenen çocuklar müdafileri ile suça sürüklenen çocuk ..."un yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
Suça sürüklenen çocuk ... hakkında tehdit ve şantaj suçlarından, suça sürüklenen çocuk ... hakkında ise şantaj suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Suç tarihinde on beş-on sekiz yaş grubunda bulunan suça sürüklenen çocuk ..."in işlediği şantaj ve tehdit suçları ile suça sürüklenen çocuk ..."un işlediği şantaj suçunun TCK"nın 106/2-a, 107/1-2. maddelerinde öngörülen cezalarının üst sınırları itibariyle aynı Kanunun 66/1-e, 66/2, 67/son. maddelerine göre sekiz yıllık asli ve ilave dava zamanaşımına tâbi oldukları ve suç tarihi ile inceleme günü arasında bu sürenin gerçekleştiği anlaşıldığından, hükümlerin 5237 sayılı TCK"nın 7/2 ve 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddeleri gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanunun 322/1 ve 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddeleri uyarınca suça sürüklenen çocuk ... hakkında tehdit ve şantaj suçları ile suça sürüklenen çocuk ... hakkında şantaj suçundan açılan kamu davalarının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
Suça sürüklenen çocuk ... hakkında beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Adli Tıp Kurumunun bilinen istikrarlı uygulamalarına göre mağdurun ruh sağlığındaki bozulmanın cezada arttırım nedeni olabilmesi için eylem sonucunda ruh sağlığının bozulup bozulmadığına ilişkin tespitin, çocuklarda suç tarihinden itibaren en az altı ay, erişkinlerde ise en az on iki ay geçtikten sonra Adli Tıp Kurumu ilgili İhtisas Kurulu ya da Adli Tıp Kurumu Kanununun 7, 23 ve 31. maddeleri gereğince usulüne uygun şekilde teşekkül ettirilmiş Yüksek Öğrenim Kurumları veya birimlerine bağlı hastanelerden rapor alınarak yapılması gerektiği gözetilmeden, dosya içerisinde yer alıp altı aylık süreden önce usulüne uygun teşekkül etmeyen heyetlerden alınan ve mağdurun olay nedeniyle ruh sağlığının bozulduğunu belirten Ondokuz Mayıs Üniversitesinin 28.05.2017 günlü raporu ile olay nedeniyle ruh sağlığının bozulmadığı yönünde bilgi vermekle birlikte içinde çocuk psikiyatri uzmanının bulunmadığı Adli Tıp Kurumu 6. İhtisas Kurulunca düzenlenen 26.11.2017 tarihli rapor arasındaki çelişki de giderilmeden, suça sürüklenen çocuk hakkında TCK"nın 103/6. maddesinin uygulanması,
Hükümden sonra 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 58, 59, 60 ve 61. maddeleri ile 5237 sayılı Kanunun 102, 103, 104 ve 105. maddelerinde yer alan cinsel dokunulmazlığa karşı suçların ve 02.12.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunla TCK"nın 103. maddesinin yeniden düzenlenmesi karşısında, 5237 sayılı TCK"nın 7/2. madde-fıkrasındaki "Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur" hükmü gözetilerek lehe olan hükmün önceki ve sonraki kanunların bütün hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenmesi ve her iki kanunla ilgili uygulamanın denetime imkan verecek şekilde kararda gösterilmesinde zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı, suça sürüklenen çocuk ... müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 20.03.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.