12. Hukuk Dairesi Esas No: 2008/9066 Karar No: 2008/11374 Karar Tarihi: 03.06.2008
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2008/9066 Esas 2008/11374 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2008/9066 E. , 2008/11374 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Malatya 1. İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 15/02/2008 NUMARASI : 2008/73-2008/94
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu A...B....hakkında genel haciz yolu ile ilamsız icra takibine geçildiği, örnek 7 numaralı ödeme emrinin 23.11.2007 tarihinde tebliği üzerine adı geçenin vekilinin 30.11.2007 tarihinde yasal yedi günlük sürede icra dairesine verdiği dilekçe ile borca itirazlarını bildirdiği görülmüştür. Borçlunun bu itirazı üzerine İİK"nun 66 maddesinin birinci fıkrası uyarınca icra takibi kendiliğinden durur. İcra takibine devam edebilmesi için alacaklının İİK"nun 68. maddesi uyarınca icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını veya İİK.nun 67. maddesine göre genel mahkemeden itirazın iptalini istemesi ve olumlu karar alması zorunludur. 01.11.2005 tarihinde yürürlüğe giren 19.10.2005 tarih ve 5411 Sayılı Bankacılık Kanunu"nun 138/4.maddesinde; “ Fonun alacaklı olduğu ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu uyarınca yapılan takiplerde borçlular tarafından yapılan itirazlar satış dışında takip işlemlerini durdurmaz.” Aynı Kanunun geçici 11.maddesinde ise ; ".....fon tarafından tasfiye işlemleri başlatılan bankalar hakkında başlatılan işlemler sonuçlanıncaya ve her türlü fon alacakları tahsil edilinceye kadar bu kanunla yürürlükten kaldırılan 4389 Sayılı Kanun"un 14, 15, 15/a, 16, 17, 17/a ve 18.maddeleri ek 1, 2, 3, 4, 5, 6.maddeleri ile geçici 4.maddesi hükümlerinin uygulanmasına devam edilir", 4389 Sayılı Yasanın ek 5.maddesinde ise; "kamu bankalarında "tasfiye halindeki Emlak Bankası dahil" ve sermayesinin yarıdan fazlası kamu kurum kuruluşlarına ait olan yada sermayelerinin çoğunluğu üzerinde bu kurum ve kuruluşların idare ve temsil yetkisi bulunana ve özel kanunla kurulmuş bankalarda bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce bankacılık teammüllerine göre teminatlı veya yetersiz teminatlı kredi kullanıpta vadesi geçtiği halde henüz ödenmemiş, süresi uzatılmamış veya yeniden yapılandırılmamış kredileri kullananlar yada yeniden yapılandırma şartlarını ihlal edenler ile münferit veya karşılıklı verilen teminat mektupları kabul kredileri avaller, taşınır taşınmaz rehni ipotek, üst hakkı intifa hakkı ve oturma hakkı gibi her türlü sınırlı ayni hak tesisine ilişkin sözleşmeden doğan haklarında diğer bankaların ve üçüncü kişilerin muvazaadan ari hakları aleyhine olmamak üzere Fon ve Hazine alacaklarına ilişkin tedbir, takip ve tahsil hükümleri bankalarınca uygulanır" düzenlemeleri yer almaktadır. ./.
Özetlemek gerekirse 5411 Sayılı Bankacılık Kanunu"nun 138/4.maddesi Fonun alacaklı olduğu ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu uyarınca yapılan takiplerde ve kamu bankalarının 26.12.2003 tarihinden önce kullanılan krediler ile ilgili yaptıkları icra takipleri hakkında uygulanır. Alacaklı özel banka olup, hakkında 5411 Sayılı Bankacılık Kanunu"nun 138/4.maddesinin uygulama imkanı bulunmadığından, icra müdürlüğünün takibin devamı yönünde verdiği karar yasaya aykırıdır. O halde Mahkemece şikayetin kabulü yerine yazılı gerekçe ile reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 03.06.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.