17. Ceza Dairesi 2019/10164 E. , 2019/11506 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, mala zarar verme
Hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından, sanıklar ... ve ..."in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 142/2-h, 143/1 ve 151/1. maddeleri uyarınca ikişer kez 7 yıl 6 ay ve ikişer kez 4 ay hapis cezaları ile cezalandırılmalarına dair İstanbul Anadolu 64. Asliye Ceza Mahkemesinin 07/03/2019 tarih, 2019/136 Esas ve 2019/187 Karar sayılı kararlarının kesinleşmesini müteakip, anılan kararlara karşı Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 05/07/2019 tarihli ve 94660652-105-34-6757-2019-KYB sayılı “Kanun Yararına Bozma” talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başavcılığının 12/07/2019 tarihli ve 2019/73843 sayılı ihbarnamesiyle Dairemize gönderilmiştir.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının istem yazısında;
“Dosya kapsamına göre,
1-Dosya arasında sanıkların kimliğini ispata yarayacak herhangi bir kayıt bulunmadığının anlaşılması karşısında, yabancı uyruklu sanıkların ilgili makamlar aracılığıyla nüfus kayıtları getirtilmeden veya soruşturma makamınca sanıkların beyanı üzerine tespit edilen kimlik bilgileri ile, sanıkların kolluk tarafından tespit edilecek parmak izlerinin ve fotoğraflarının Göç İdaresi Genel Müdürlüğüne gönderilerek Geçici Koruma Yönetmeliğinin 21 ve 22"nci maddeleri uyarınca sanıkların Türkiye"ye kabul edilen yabancılardan olup olmadığının ve varsa yabancı kimlik numaraları ile adres kayıt sistemindeki kayıtları tespit edilmesi ile kimliklerinin belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulmasında,
Kabule göre de,
2-Sanık ... hakkında mahkemesince yapılan yargılamada, sanığın doğum tarihinin kendi beyanına dayanarak gün ve ay belirtilmeksizin 2001 olarak yazıldığı, bu haliyle atılı suçun işlendiği 05/02/2019 tarihi itibariyle 15-18 yaş grubunda bulunup bulunmadığının tam olarak anlaşılamaması karşısında, sanığın nüfus kaydının uluslararası istinabe yoluyla getirtilmesi, hukukî veya fiili imkânsızlık bulunması hâlinde Adli Tıp Kuruluna sevkinin yapılarak yaşının tespiti cihetine gidilmesi, bu yolla da kesin bir sonuca ulaşılamaması hâlinde bu durum sanık lehine değerlendirilerek, hakkında 5237 sayılı Kanun"un 31/3. maddesinde düzenlenen yaş küçüklüğü hükümlerinin uygulanması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulmasında, isabet görülmemiştir.” denilmektedir.
Hukuksal değerlendirme:
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 21.04.2015 tarihli, 2014/10-623 Esas ve 2015/117 Karar numaralı kararında belirtildiği üzere; yakalandığında üzerinde herhangi bir kimlik belgesi çıkmayan sanığın nüfus ve adli sicil kayıtları ile ilgili hiçbir araştırma yapılmadan sadece beyan edilen kimlik bilgilerine dayanılarak hüküm kurulması usul ve kanuna aykırıdır denilmiştir.
Sanığa ait nüfus ve adli sicil kayıtları hiçbir tereddüte yer bırakmayacak biçimde kesin olarak belirlenmelidir. Zira, ilamın aidiyetinde ve cezanın kişiselleştirilmesinde dayanılan resmi bilgi ve belgelerdir.
Yargılama makamlarınca UYAP kullanılmak suretiyle Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının nüfus kayıtlarına ulaşılabilmektedir.
Şu halde; yabancı uyruklu sanığın nüfus kayıt örneği ve adli sicil kayıtlarının, öncelikle ilgili uluslararası kuruluş veya sanığın uyruğu olduğu ülkeden kayıtlara uygun olarak getirtilmesinden sonra, Türkiye"de de adli sicil kaydının bulunup bulunmadığının araştırılmasında ve getirtilen belgelerin 5271 sayılı CMK’nin 147, 191 ve 209. maddeleri uyarınca duruşmada okunmasında zorunluluk vardır. Ayrıca CMK’nin 225. maddesi gereği hüküm ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve faili hakkında verilebilecek olup 232. maddesi uyarınca da hükmün başında sanığın açık kimliğinin gösterilmesi şarttır.
6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu"nun 91"nci maddesinde geçici koruma "Ülkesinden ayrılmaya zorlanmış, ayrıldığı ülkeye geri dönemeyen, acil ve geçici koruma bulmak amacıyla kitlesel olarak sınırlarımıza gelen veya sınırlarımızı geçen yabancılara geçici koruma sağlanabilir." şeklinde hüküm altına alınmış, bu kişilerin Türkiye"ye kabulü, Türkiye"de kalışı, hak ve yükümlülüklerinin Bakanlar Kurulu tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenleneceği belirtilmiştir.
6458 sayılı Kanun"un 91. maddesi uyarınca çıkartılan Geçici Koruma Yönetmeliği"nin (Bakanlar Kurulu Kararının Tarihi: 13/10/2014 No: 2014/6883 Dayandığı Kanunun Tarihi: 4/4/2013 No: 6458 Yayımlandığı Resmi Gazetenin Tarihi: 22/10/2014 No: 29153) 21. maddesinde; bu Yönetmelik kapsamındaki yabancıların kayıtları sırasında kimliğine ilişkin belge sunamayan yabancının, aksi ispat edilinceye kadar beyanının esas alınacağı, fotoğraf, parmak izi ya da kimlik tespitine elverişli diğer biometrik verilerin esas alınıp merkezi veri tabanına kaydedileceği, mevcut biometrik verilerle eşleştirileceği, kayıt altına alınan yabancıların bilgilerinin derhal Göç İdaresi Genel Müdürlüğüne bildirileceği, yabancıların kayıt bilgilerinin doğum, ölüm, evlilik, boşanma, gönüllü geri dönüş gibi hallerde güncelleneceği, adres kayıt sistemine kaydedilecekleri düzenlemeleri getirilmiş, 22. maddesinde ise; kayıt işlemleri tamamlananlara, valilikler tarafından geçici koruma kimlik belgesi düzenleneceği, geçici koruma kimlik belgesi verilenlere, 25/04/2006 tarihli ve 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu kapsamında yabancı kimlik numarası verileceği belirtilmiştir.
6458 sayılı Kanun"un 121. maddesine dayanılarak çıkartılan Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanununun Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik 17 Mart 2016 tarih ve 29656 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.
Bu bilgiler ışığında somut olay değerlendirildiğinde; yabancı uyruklu olup yakalandığında üzerinde herhangi bir kimlik belgesi çıkmayan hükümlülerin nüfus ve adli sicil kayıtları ile ilgili hiçbir araştırmada yapılmadan sadece beyan edilen kimlik bilgilerine dayanılarak hükümlerin kurulması usul ve kanuna aykırıdır.
İnceleme konusu somut olayda:
I-İhbarnamenin (1) no’lu bozma istemi açısından;
Dosya arasında hükümlülerin kimliğini ispata yarayacak herhangi bir kayıt bulunmadığının anlaşılması karşısında, yabancı uyruklu hükümlülerin ilgili makamlar aracılığıyla nüfus ve adli sicil kayıtları getirtilmeden veya soruşturma makamınca hükümlülerin beyanı üzerine tespit edilen kimlik bilgileri ile, hükümlülerin kolluk makamlarınca tespit edilecek parmak izlerinin ve fotoğraflarının Göç İdaresi Genel Müdürlüğüne gönderilerek Geçici Koruma Yönetmeliği’nin 21 ve 22"nci maddeleri uyarınca hükümlülerin Türkiye"ye kabul edilen yabancılardan olup olmadığının ve varsa yabancı kimlik numaraları ile adres kayıt sistemindeki kayıtlarının tespit edilmesi ile kimliklerinin belirlenmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir.
II- İhbarnamenin (2) no’lu bozma istemi açısından;
Yerel mahkemece, hükümlü ... hakkında yapılan yargılamada, hükümlünün kendi beyanı esas alınarak doğum tarihinin gün ve ay belirtilmeksizin 2001 olarak yazıldığı, bu haliyle atılı suçların işlendiği 05/02/2019 tarihi itibarıyla 15-18 yaş grubunda bulunup bulunmadığının tam olarak anlaşılamaması karşısında, hükümlünün nüfus kaydının uluslararası istinabe yoluyla getirtilmesi, hukukî veya fiili imkânsızlık bulunması hâlinde Adli Tıp Kuruluna sevkinin yapılarak yaşının tespiti cihetine gidilmesi, bu yolla da kesin bir sonuca ulaşılamaması hâlinde, “Şüpheden sanık yararlanır” ilkesi de göz önüne alınarak ve bu durum hükümlü lehine değerlendirilerek, hükümlü hakkında 5237 sayılı Kanun"un 31/3. maddesinde düzenlenen yaş küçüklüğü hükümlerinin uygulanması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ VE KARAR:
Yukarıda açıklanan nedenlerle, ihbarnamenin (1) ve (2) no’lu kanun yararına bozma istemleri yerinde görüldüğünden, İstanbul Anadolu 64. Asliye Ceza Mahkemesinin 07/03/2019 tarih, 2019/136 Esas ve 2019/187 Karar sayılı hükümlerinin, 5271 sayılı CMK"nin 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince BOZULMASINA, aynı Yasa"nın 309. maddesinin 4. fıkrası uyarınca müteakip işlemlerin mahallinde yerine getirilmesine, dosyanın mahal mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 01/10/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.