Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/8244
Karar No: 2022/1777
Karar Tarihi: 14.02.2022

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/8244 Esas 2022/1777 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2021/8244 E.  ,  2022/1777 K.

    "İçtihat Metni"

    Bölge Adliye
    Mahkemesi : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi
    No : 2020/2025-2021/315

    İlk Derece
    Mahkemesi :Samsun 3. İş Mahkemesi
    No :2020/92-2020/403


    Dava, hizmet tespiti ve prime esas kazancın tespiti istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı taraf vekillerince istinaf yoluna başvurulması üzerine, Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davacının 28/09/2015 tarihine ilişkin hizmet tespiti istemi bakımından davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına,diğer taleplerinin kabulüne karar verilmiştir.
    Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı vekili ile feri müdahil Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu. Temyiz konusu hükme ilişkin dava, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun Geçici 3. maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesinde sayılı ve sınırlı olarak gösterilen hâllerden hiçbirine uymadığından, temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteğin reddine karar verildikten sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
    I-İSTEM
    Davacı, davalı nezdinde 26/08/2015 ile 14/03/2016 tarihleri arasında aylık net 2.100 TL ücret ile çalıştığının tespitini talep etmiştir.
    II-CEVAP
    Kurum vekili; iddianın yazılı delille kanıtlanması gerektiğinden bahisle davanın reddini talep etmiştir.
    Davalı vekili; davacının ücretinin bir kısmının elden ödendiği iddiasının gerçek dışı olduğunu,davacının iş akdinin haklı sebeplerle feshedilene kadar hiçbir ihtirazı kaydı olmadan maaşını aldığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
    III-MAHKEME KARARI
    A-İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
    Mahkemece; “Davacının...iş yeri sicil nolu iş yerinden talep ettiği 26/08/2015 - 14/03/2016 tarihleri arasındaki hizmetlerine ilişkin olarak davacının 26/08/2015 - 08/11/2015 tarihleri arasındaki talebinin kabulü ile 28/09/2015 tarihli gün konusuz kalması sebebi ile hariç tutularak...iş yeri sicil nolu iş yerinde çalıştığının tespitine,davacının 09/11/2015 - 14/03/2016 tarihleri arasındaki hizmetleri ve 28/09/2015 tarihli gün hizmeti yönünden ise kurum tarafından bu tarihler arasındaki hizmetlerin...iş yeri sicil nolu iş yerinden bildirildiği için davanın konusuz kalması nedeni ile esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına,davacının 26/08/2015 - 14/03/2016 tarihleri arasındaki prime esas kazancının 2.100,00 TL olması gerektiğinin tespitine yönelik talebinin kabulü ile 26/08/2015 - 14/03/2016 tarihleri arasındaki pirime esas kazancının net 2.100,00 TL olduğunun tespitine karar verilmiştir.
    B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
    Bölge Adliye Mahkemesince ; “davacı ve davalı vekili ile feri müdahil vekilinin istinaf başvurularının kabulü ile; ilk derece mahkemesi kararının 6100 Sayılı HMK'nın 353/1-b.2 hükmü gereğince kaldırılmasına, 28/09/2015 tarihli hizmet tespit talebi yönünden bu tarih dava tarihinden sonra...iş yeri sicil nolu iş yerinden kuruma bildirildiği anlaşıldığından bu tarih açısından davanın konusuz kalması nedeni ile karar verilmesine yer olmadığına,davanın hizmet tespiti talebinin kabulü ile davacının 1091234 sicil nolu iş yerinde 26/08/2015 - 08/11/2015 tarihleri arasında ( 28/09/2015 tarihi dava tarihinden sonra...sicil nolu iş yerinden kuruma bildirildiği anlaşıldığından bu tarih yönünden davanın konusuz kalması sebebi ile bu tarih hariç tutularak) kesintisiz olarak çalıştığının tespitine,davacının 26/08/2015-14/03/2016 tarihleri arasındaki prime esas kazancının 2.100,00 TL olması gerektiğinin tespitine yönelik talebinin kabulü ile 26/08/2015- 14/03/2016 tarihleri arasındaki prime esas kazancının net 2.100,00 TL olduğunun tespitine” karar verilmiştir.
    IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
    Davalı SGK vekili, iddianın yazılı delillerle ispatlanması gerektiğini, salt tanık beyanlarına göre karar verildiğini, tanıkların Yargıtay'ın aradığı kriterleri taşımadığını, resmi kayıtların esas alınması gerektiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
    Davalı işveren vekili, fiili çalışmanın kanıtlanması gerektiğini, prime esas kazanç tespiti açısından yazılı belge ve delil aranması gerektiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
    V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
    1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı vekilinin ve feri müdahil Kurum vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
    2- Davacının hizmet tespiti talebi yönünden Bölge Adliye Mahkemesince verilen karar isabetli bulunmuştur. Prime esas kazançlar yönünden ise; davanın yasal dayanaklarından olan 5510 sayılı Kanunun “Prime esas kazançlar” başlıklı 80. maddesinin 1. fıkrasında;
    “4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamındaki sigortalıların prime esas kazançları aşağıdaki şekilde belirlenir.
    a) Prime esas kazançların hesabında;
    1) Hak edilen ücretlerin,
    2) Prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkaktan o ay içinde yapılan ödemelerin ve işverenler tarafından sigortalılar için özel sağlık sigortalarına ve bireysel emeklilik sistemine ödenen tutarların,
    3) İdare veya yargı mercilerince verilen karar gereğince yukarıdaki (1) ve (2) numaralı alt bentlerde belirtilen kazançlar niteliğinde olmak üzere sigortalılara o ay içinde yapılan ödemelerin, brüt toplamı esas alınır....
    d) Ücretler hak edildikleri aya mal edilmek suretiyle prime tabi tutulur. Diğer ödemeler ise öncelikle ödendiği ayın kazancına dahil edilir ve ücret dışındaki bu ödemelerin yapıldığı ayda üst sınırın aşılması nedeniyle prime tabi tutulamayan kısmı, ödemenin yapıldığı ayı takip eden aydan başlanarak iki ayı geçmemek üzere üst sınırın altında kalan sonraki ayların prime esas kazançlarına ilâve edilir. Toplu iş sözleşmelerine tabi işyerleri işverenlerince veya kamu idareleri veya yargı mercilerince verilen kararlara istinaden, sonradan ödenen ücret dışındaki ödemelerin hizmet akdinin mevcut olmadığı veya askıda olduğu bir tarihte ödenmesi durumunda, 82 nci madde hükmü de nazara alınmak suretiyle prime esas kazancın tabi olduğu en son ayın kazancına dahil edilir. Bu durumlarda sigorta primlerinin, yukarıda belirtilen mercilerin kararlarının kesinleşme tarihini izleyen ayın sonuna kadar ödenmesi halinde, gecikme cezası ve gecikme zammı alınmaz ve 102 nci madde hükümleri uygulanmaz.” denilmektedir.
    Öte yandan, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun; 288. maddesinde, bir hakkın doğumu, düşürülmesi, devri, değiştirilmesi, yenilenmesi, ertelenmesi, ikrarı ve itfası amacıyla yapılan hukuki işlemlerin, yapıldıkları zamanki miktar veya değerleri belirli bir tutarı geçtiği takdirde senetle kanıtlanması gerektiği, bu hukuki işlemlerin miktar veya değeri, ödeme veya borçtan kurtarma (ibra) gibi herhangi bir sebeple belirli bir tutardan aşağı düşse bile senetsiz kanıtlanamayacağı bildirilmiş, 289. maddesinde, 288. madde uyarınca senetle kanıtlanması gereken konularda yukarıdaki hükümler hatırlatılarak karşı tarafın açık muvafakati durumunda tanık dinlenebileceği, 292. maddesinde de, senetle kanıtlanması zorunlu konularda yazılı bir delil başlangıcı varsa tanık dinlenebileceği açıklanarak delil başlangıcının, dava konusunun tamamen kanıtlanmasına yeterli olmamakla birlikte, bunun var olduğunu gösteren ve aleyhine sunulmuş olan tarafça verilen kağıt ve belgeler olduğu belirtilmiştir. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 200. ve 202. maddelerinde de bu düzenlemeler korunmuştur.
    Kuruma ödenmesi gereken sigorta primlerinin hesabında gerçek ücretin/kazancın esas alınması gerekmekte olup hizmet tespiti davalarının kamusal niteliği gereği, çalışma olgusu her türlü kanıtla ispatlanabilmesine karşın ücret konusunda aynı genişlikte ispat serbestliği söz konusu değildir ve değinilen maddelerde yazılı sınırları aşan ücret alma iddialarının yazılı delille kanıtlanması zorunluluğu bulunmaktadır. Ücret tutarı maddede belirtilen sınırları aştığı takdirde, tespiti gereken gerçek ücretin; hukuksal geçerliliğe sahip olarak düzenlenmiş bulunmaları kaydıyla, sigortalının imzasını içeren aylık ücreti gösteren para makbuzları, banka kayıtları, ticari defter kayıtları, ücret bordroları gibi belgelerle kanıtlanması olanaklıdır. Yazılı delille ispat sınırının altında kalan miktar için tanık dinlenebileceği gibi, tespiti istenen miktar sınırı aşsa dahi varlığı iddia edilen çalışmanın öncesine ve sonrasına ait yazılı delil başlangıcı sayılabilecek belgeler bulunuyorsa tanık dinlenmesi mümkündür. Nitekim Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 20.10.2010 gün ve 2010/10-480 Esas - 2010/523 Karar, 20.10.2010 gün ve 2010/10-481 Esas - 2010/524 Karar, 20.10.2010 gün ve 2010/10-482 Esas - 2010/525 Karar, 19.10.2011 gün ve 2011/10-608 Esas - 2011/649 Karar, 19.06.2013 gün ve 2012/10-1617 Esas - 2013/850 Karar sayılı ilamlarında da aynı görüş ve yaklaşım benimsenmiştir.
    Yukarıdaki yasal düzenlemeler ve açıklamalar ışığında dava değerlendirildiğinde, davacının 26/08/2015-14/03/2016 tarihleri arasında prime esas kazancının net 2.100,00 TL olduğunun tespitine karar verilmişse de,ilgili dönemde işverence yapılan bildirimlerin asgari ücret düzeyinde olduğu,her ne kadar daha önce aynı işverenin ... Şubesinden bildirilen çalışmalar açısından prime esas kazanç miktarı asgari ücretin üzerinde ise de, 1091234 sicil numaralı işyerinin farklı bir işyeri olarak kabul edilmesi nedeniyle bunların emsal kabul edilemeyeceği, işverence imzalı ücret bordroları sunulduğu ve davacı tarafından bu bordrodaki imzalara itiraz edilmediği, yine davacı ile davalı işveren arasında imzalanan hizmet sözleşmesinde aylık brüt ücret miktarının 1350 TL olarak gösterildiği anlaşılmaktadır.
    Somut olayda,davaya konu dönemde davacıya asgari ücretin üzerinde ücret ödemesi yapıldığına dair yazılı delil başlangıcı sayılabilecek ödeme belgeleri ve sair bu nitelikte belgeler var ise bu belgeler dosya arasına getirtilerek incelenmeli, aksi halde, prime esas kazancın işverence Kuruma bildirilenin üzerinde olduğuna dair iddianın, hukuksal geçerliliğe haiz olarak düzenlenmiş bulunmak kaydıyla işçinin imzasının bulunduğu aylık ücreti gösteren para makbuzları, banka kayıtları, ticari defter kayıtları, ücret bordroları gibi belgelerle ispatının mümkün olduğu göz önünde bulundurularak karar verilmelidir.
    Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu davanın kabulüne karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O hâlde, davalı vekili ile Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun kabulüne ilişkin kararı bozulmalıdır.
    SONUÇ: Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi kararının yukarıda açıklanan nedenlerle HMK’nın 373/2 maddesi gereği BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden ilgiliye iadesine, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine 14/02/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi