14. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/6717 Karar No: 2019/5295 Karar Tarihi: 17.09.2019
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/6717 Esas 2019/5295 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalılar arasındaki ortaklığın giderilmesi davasında, Mahkeme ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verdi. Ancak dosyada bulunan taşınmazın tapu kaydına ulaşılamadığı için temini istendi. Ayrıca Tebligat Kanunu'nun 19 Ocak 2011 tarihinde yürürlüğe giren değişikliğiyle birlikte gerçek kişilere yapılan tebligatlarda iki aşamalı bir yol benimsenmiştir. İlk aşamada muhatabın adres kayıt sistemindeki adresine doğrudan tebligat yapılamaz ve tebliğ memuru, kanunda belirtilen yöntemlerle muhatap lehine olan araştırmalar yapılarak tebligatın kendisine ulaşması ve bilgilendirme işlemlerinin yerine getirilmesi gerekir. İkinci aşamada ise muhatabın adresi tespit edilemediği durumda tebliğ evrakının çıkaran mercie geri gönderilmesi gerekmektedir. Ancak belirtilen ilkeler usulüne uygun olarak uygulanmadığından gerekçeli kararın tebliği ve temyiz süresinin dolması beklenildikten sonra temyiz incelemesi yapılması için dosyanın mahalline iadesine karar verildi. Kanun maddeleri ise Tebligat Kanunu'nun 10/2, 21/2 ve 20,21. maddeleri ile Tebligat Yönetmeliği'nin 16/2 ve 29. maddeleridir.
14. Hukuk Dairesi 2016/6717 E. , 2019/5295 K.
"İçtihat Metni"
14. Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki ortaklığın giderilmesi davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
1-Dava konusu olup ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilen ... İli, ... ilçesi, ... Kasabası, 848 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydına dosya arasında rastlanılamadığından temini ile, 2-7201 sayılı Tebligat Kanunu, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunla değiştirildikten sonra, gerçek kişilere yapılacak tebligatla ilgili olarak iki aşamalı bir yol benimsenmiştir. a) Bu kanun değişikliğine göre, muhatabın adres kayıt sistemindeki adresine, Kanunun 21/2. maddesi uyarınca doğrudan tebligat yapılması mümkün değildir. Muhataba çıkarılan ilk tebligat, öncelikle bilinen veya gösterilen en son adresine, mavi renkli zarf kullanılmaksızın ve adres kayıt sistemindeki adres olduğuna ilişkin şerh verilmeksizin Kanunun 10. maddesine göre normal bir şekilde çıkarılmalıdır. Muhatabın bu adreste bulunmaması durumunda, tebliğ memurunca Kanunun 20 ve 21. maddesinin birinci fıkrası ile Tebligat Yönetmeliğinin 29. maddesi uyarınca, muhatap lehine olan araştırmalar yapılarak tebligatın kendisine ulaşması ve bilgilendirme işlemlerinin yerine getirilmesi gerekir. b) Muhatabın gösterilen adresten sürekli olarak ayrılması ve yeni adresinin de tebliğ memurunca tespit edilememesi durumunda, tebliğ evrakının tebligatı çıkaran mercie geri gönderilmesi gerekir. Ancak bu aşamadan sonra, Kanunun 10/2 ve Yönetmeliğin 16/2. maddeleri nazara alınarak, tebliğ evrakının açık mavi renkli zarfla, adresin muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresi olduğu belirtilerek, Kanunun 21/2. maddesine göre tebliği mümkün olabilecektir. Somut olayda, Tebligat Kanununun 10/2 ve 21/2. maddeleri farklı şekilde yorumlanarak, gerekçeli kararın davalılar ..., ... ve ..."nın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresine doğrudan doğruya 21/2. maddesine göre tebliğe çıkarılması ve bu hükme göre tebliğ edilmesi, yukarıda belirtilen hükümlere aykırı olduğundan ve muhatapların savunma hakkını kısıtlayacağından usulüne uygun olmadığı anlaşılmakla belirtilen davalılara yukarıda açıklanan ilkeler ışığında gerekçeli kararın tebliği ve temyiz süresinin dolması beklenildikten sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın MAHALLİNE İADESİNE, 17.09.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.