22. Hukuk Dairesi 2012/16824 E. , 2013/6764 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, kıdem ve ihbar tazminatının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davalı işyerinde 30.09.1998 tarihinde işe başlayan davacının, Ak Merkez Şubesinde vezne yetkilisi olarak çalışmakta iken kanuni haklarının ödeneceği vaadiyle istifaya zorlandığını ve 04.08.2008 tarihinde işyerinden ayrıldığını, ödenmesi gereken kıdem ve ihbar tazminatlarının ödenmediğini, başka şube veya birime atanma talebi sürekli reddedilen davacının geç saatlere kadar ve haftasonu açık olan Ak Merkez Şubesinde diğer personele nazaran gün ve saat olarak fazla çalıştırılarak, istifa etmeye zorlandığını ve sonunda istifa etmesi halinde kanuni haklarının ödeneceği vaat edilerek özgür iradesi bulunmadığı halde istifası sağlandığını ileri sürerek, ihbar ve kıdem tazminatı istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, taraflar arasındaki iş sözleşmesinin davacı tarafından 04.08.2008 tarihli istifa dilekçesi ile haklı bir sebep bulunmaksızın feshedildiğini, davacı tarafından ileri sürülen sebeplerin gerçek dışı ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, iş sözleşmesini bildirim süresi tanıyarak kendisi fesheden davacının ihbar tazminatı talebinde bulunmasının da mümkün olmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, iş şartlarının ağırlaştırılmış olmasına bağlı olarak davacı tarafından haklı sebeple iş sözleşmesine son verildiği gerekçesiyle ihbar tazminatı talebinin reddine, kıdem tazminatı talebinin ise kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı temyiz etmiştir.
Gerekçe:
İşverence çalışma şartlarının uygulanmaması sebebine dayalı olarak iş sözleşmesinin işçi tarafından haklı olarak feshedilip feshedilmediği hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
4857 sayılı İş Kanunu"nun 24. maddesinin 2. bendinde işçinin haklı fesih halleri düzenlenirken (f) bendinde son cümle olarak, “yahut çalışma şartları uygulanmazsa” şeklinde ifadeye yer verilerek çalışma şartlarının uygulanmaması, işçinin haklı fesih sebepleri arasında yerini almıştır.
Anayasa, kanun, tüzük ve yönetmelikler, bireysel ya da toplu iş sözleşmeleri, işyeri personel yönetmeliği ve benzeri kaynaklarla, işyeri uygulamalarının çalışma yaşamına etkileri sonucu her bir iş ilişkisinde çalışma şartları meydana gelir. Çalışma şartlarını belirleyen kaynaklarda bu şartlar bazen emredici olarak düzenlenmiş olup, işçi aleyhine olarak değişikliğe gidilmesi işçinin rızası ile dahi mümkün değildir. Diğer hallerde çalışma şartlarında değişiklik yapılması 4857 sayılı Kanun"un 22. maddesinde özel biçimde ele alınmıştır. Anılan hükme göre, işçi aleyhine yapılması düşünülen değişikliğin işçiye yazılı olarak bildirilmesi ve altı iş günü içinde işçinin yazılı kabulü ile uygulamaya konulması gerekir. Aksi halde değişiklik işçiyi bağlamaz.
Somut olayda, 03.09.1998-04.08.2008 tarihleri arasında davalı bankaya ait işyerinde vezne yetkilisi olarak çalışan davacı, 04.08.2008 tarihli istifa dilekçesinde “Ak Merkez Şubesine tayin edilmesi ve buradaki vardiyalı sisteme göre çalışma ortamına uyum sağlayamaması” sebebiyle istifa ettiğini belirtmiştir. Dosya içeriğinde, davacının Ak Merkez Şubesinde görevlendirilmesine ilişkin yazılar ve tebliğ belgeleri ile davalı bankaya ait personel yönetmeliği bulunmamaktadır. Bu durumda mahkemece, yukarıda belirtilen belgelerin getirtilerek, davalı bankaya ait personel yönetmeliğinde, davalı işverenin davacı işçinin işyerini ve işini değiştirme yetkisi bulunup bulunmadığına bakılarak, bu yetkinin bulunması halinde, kıdem tazminatı talebinin de reddine karar verilmesi; aksi takdirde, yani davalı işverenin davacı işçinin işyerini ve işini değiştirme yetkisi bulunmaması halinde ise 4857 sayılı Kanun"un 22. maddesindeki şartlar yönünden inceleme yapılarak, sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 29.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.