12. Ceza Dairesi 2019/5322 E. , 2020/1683 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle yaralama
Hüküm : TCK"nın 89/4, 62, 50/1-a, 52/2, 4. maddeleri gereğince mahkumiyet
Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Dosya içeriğine göre sanığın idaresindeki çekici ve ona bağlı yarı römorkla karlı havada iki yönlü yolda seyir halinde iken sola doğru viraja hızlı girmesi nedeniyle direksiyon hakimiyetini kaybederek sol taraftaki banket dışındaki ihata duvarına çarpıp savrularak karşı istikametten gelen katılanların içinde olduğu otomobilin üzerine devrilmesi şeklinde meydana gelen ve katılan ..."nin hayati tehlike geçirecek ve vücudunda orta derce kırık meydana gelecek şekilde, katılanlar ... ve ...n ise vücutlarında orta derecede kırık meydana gelecek şekilde yaralanması ile sonuçlanan olayda, taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK"nın 61/1. ve 22/4. madde ve fıkralarında yer alan ölçütlerden olan failin kusuru, meydana gelen zararın ağırlığı, suçun işleniş biçimi ile suçun işlendiği yer ve zaman nazara alınmak suretiyle aynı Kanunun 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerekirken, tamamen kusurlu olarak meydana getirdiği kaza sonucu üç kişinin nitelikli şekilde yaralanmasına neden olan sanık hakkında, adalet ve hakkaniyet kuralları uyarınca cezada orantılılık ilkesi gözetilerek alt sınırdan daha fazla uzaklaşmak suretiyle ceza tayini gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurularak sanık hakkında eksik cezaya hükmolunması, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma sebebi yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yolun buzlu olması nedeniyle kazanın meydana geldiği, kusurunun olmadığı, katılanların hafif sıyrıklarla kazadan kurtuldukları, ağır yaralanmadıkları, cezanın ertelenmesi, lehine hükümlerin uygulanması gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanık hakkında hükmedilen kısa süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine karar verilirken, adli para cezasının belirlenmesine esas alınan tam gün sayısının gösterilmemesi suretiyle TCK"nın 52/3. maddesine aykırı hareket edilmesi,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hükmün C nolu bendinin 5 nolu paragrafı çıkarılarak yerine "Sanığa verilen 5 ay 25 gün hapis cezasının sanığın kişiliği, sosyal ve ekonomik durumu ve suçun işlenmesindeki özellikler nazara alınarak TCK‘nın 50/1-a. maddesi gereğince adli para cezasına çevrilmesine; TCK‘nın 52/3. maddesi gereğince adli para cezasının belirlenmesine esas tam gün sayısının 175 tam gün olarak belirlenmesine, TCK‘nın 52/2. maddesi gereğince sanığın ekonomik ve diğer şahsi halleri göz önünde bulundurularak bir gün karşılığı adli para cezasının takdiren 20 TL hesabıyla 3.500 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına" ibarelerinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 18/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.