Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2014/4282 Esas 2015/2196 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/4282
Karar No: 2015/2196
Karar Tarihi: 27.04.2015

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2014/4282 Esas 2015/2196 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı ve davalı arasındaki bir davanın sonucunda verilen kararın temyiz edilmesi üzerine yapılan incelemede, yapılan tebligatların Tebligat Kanunu'nun 17. ve 21. maddelerine uygun şekilde yapılmadığı anlaşılmıştır. Kararın ve temyiz dilekçesinin gerekli tebligatların yapılması ve yasal sürenin beklendikten sonra incelenmek üzere geri çevrilmesine karar verilmiştir. Tebligat Kanunu'nun 17. maddesi, belli bir yerde devamlı olarak meslek veya sanatını icra edenlerin tebligatını kabul edebilecek kişileri düzenlemekte, 21. maddesi ise yapılan tebligatın geçerli sayılabilmesi için gereken usul ve şartları belirtmektedir.
15. Hukuk Dairesi         2014/4282 E.  ,  2015/2196 K.

    "İçtihat Metni"

    Davacı ... ile davalı ... arasındaki davadan dolayı ... Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 18.02.2014 gün ve 2012/208-2014/20 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

    - K A R A R -

    Mahkeme kararı davalı vekilinin “...” adresine tebliğe çıkarılmış ve Tebligat Kanunu"nun 21. maddesine göre tebliğ edilmiş sayılmış ve yine davacı tarafın temyiz dilekçesi davalı vekilinin aynı adresine tebliğe çıkarılmış ve adreste bulunmama sebebi okunamayacak şekilde yazılıp eşine tebliğ edilerek Tebligat Kanunu"nun 17. maddesine göre tebligat yapılmış sayılarak dosya temyiz incelemesi için Dairemize gönderilmiştir.
    Temyiz incelemesinin yapılabilmesi için tüm usulî eksikliklerin tamamlanmış olması ve bu arada taraflara usulüne uygun tebligatların yapılmış olması gerekli ve zorunludur.
    Tebligat Kanunu"nun 21. maddesine göre yapılan bir tebligatın geçerli sayılabilmesi için; muhatap ya da muhatap adına tebligatı almaya yetkili kişilerden hiçbirisinin gösterilen adreste bulunmaması, tebligat memurunun muhatabın adreste bulunmama sebebini, bilmesi muhtemel komşu, yönetici, kapıcı, muhtar, ihtiyar heyeti üyesi, zabıta amir ve memurlarından sorarak öğrenmesi, bu kişinin beyanını tebligat parçasına yazması, tebliğ olunacak evrakı o yerin muhtar yada ihtiyar heyeti üyelerinden birine yahut da zabıta amir veya memurlarından birine, ilgilisine teslim edilmek üzere vermesi, tebligatı alan kişinin imzasını alması, 2 nolu ihbarnameyi muhatabını konutunun kapısına yapıştırması, bu durumu muhataba bildirmek üzere komşulardan birine haber vermesi ve komşusunun imzasını alması, komşu imzadan imtina ederse bu durumu tutanağa yazması ve buna göre tebligat parçasını iade etmesi gerekir. Bu unsurların tamamı var ise geçerli bir 21. madde uygulaması söz konusu olur, aksi halde geçerli bir 21. madde uygulamasından söz edilemez.
    Tebligat Kanunu"nun 17. maddesi; “Belli bir yerde devamlı olarak meslek veya sanatını icra edenler, o yerde bulunmadıkları takdirde tebliğ aynı yerdeki daimi memur veya müstahdemlerinden birine, meslek veya sanatını evinde icra edenlerin memur ve müstahdemlerinden biri bulunmadığı takdirde aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçilerinden birine yapılır” düzenlemesini içermektedir.
    Bu hükme göre daimi memur veya çalışanların muhatap adına tebliğ evrakını alma ve tebellüğ etme yetkileri ancak muhatabın tebliğ sırasında adreste bulunmaması, bu durumun ve beyanda bulunanın ad soyadının tebliğ mazbatasına yazılıp altının beyan sahibince imzalanması halinde mümkündür.
    Bu açıklamalar ışığında somut olaya gelince; davalı vekiline gerekçeli kararın tebliği sırasında davalı vekilinin iş yerinde bulunup bulunmama nedeni okunaklı bir şekilde belirtilmeksizin diğer unsurlar kaşe şeklinde yazılmış ve haber bırakılan kişi, hiçbir kuşkuya yer verilmeksizin belirlenmeden “22 nolu isimde kime” yazılmak suretiyle tebligatın iade edildiği ve yine davacı vekilinin temyiz dilekçesinin davalı vekiline tebliğine ilişkin mazbatada da davalı vekilinin iş yerinde bulunup bulunmama nedeni okunaklı bir şekilde belirtilmeksizin eşi ... imzasına tebliğ yapıldığı, bu durumun 7201 sayılı Kanun"un 21 ve 17. maddelerine uygun olmadığı, dolayısıyla her iki tebligatın da usulüne uygun bulunmadığı anlaşılmaktadır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklandığı üzere, mahkemenin gerekçeli kararının ve davacı vekilinin temyiz dilekçesinin davalı vekiline Tebligat Kanunu hükümlerine uygun şekilde tebliğ edilmesi, yasal süresi beklendikten ve temyiz veya temyize cevap talebinde bulunulursa gerekli işlemler tamamlandıktan sonra incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 27.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.