15. Hukuk Dairesi 2014/2245 E. , 2015/2195 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, eser sözleşmesinde kararlaştırılan imalâttan ayrı üretilen akım transformatöründen doğan fiyat farkı 670.450,00 Euronun işin teslim tarihinden itibaren işletilecek en yüksek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulmasına karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
Davalı cevabında, sözleşmede kararlaştırılan 40 kA akım transformatörlerinin 50 kA olarak imal edilmesinin maliyette artış meydana getirmeyeceğini, ilave sürenin de verildiğini, zaten tasarım yapılmış bir mazleme için tekrar bir tasarım gerekmeyeceğinden ve sözleşme birim fiyatı üzerinden parasının ödendiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, alınan bilirkişi raporlarına dayanılarak davanın kabulüne, 670.540,00 Euronun 16.06.2009 tarihinden itibaren 3095 sayılı Yasa"nın 4/a maddesi gereğince işleyecek faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş, karar davalı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-Taraflar arasında düzenlenen 03.04.2008 tarihli sözleşmede, 277 adet 420 kV, akım trafosu ve 32 adet 245-420 kV, gerilim trafosunun ihale dökümanı, şartname ve bu sözleşmede belirlenen şartlar dahilinde yüklenici tarafından sağlanması, 277 adet 420 kV, akım trafosu için toplam 3.430.860 euro ödenmesi kararlaştırılmıştır. Davalının 07.07.2008 tarihli yazısıyla davacıdan, sözleşme kapsamı 277 adet 420 kV akım trafolarının anma kısa süreli akım termik (Ith) 50 kA-rms, dinamik (Idyn) 125 kA-tepe değerleri esas alınarak imalâtının yapılmasını istemesi üzerine davacı, 16.07.2008 tarihli cevabi yazısında, ihalede sözü edilen imalâtın 40 kA/1 sn. olarak gerçekleştirildiği ve buna göre fiyat teklifiyle sözleşmenin imzalandığını, bu defa istenilen 50 kA/1 sn. imalâtın ise teknik değişiklik gerektirdiğinden, herhangi bir kâr talep etmeksizin, işçilik ve malzeme farkı olan %19,55 artışla toplam 670,540,00 euronun sözleşme fiyatlarına eklenmesi ve 90 gün ek süre verilmesini istemiştir. Davacının bu teklifi davalıca kabul edilmemiş taraflar arasında trafo fark bedeli konusunda anlaşma sağlanamayınca eldeki dava açılmıştır.
Mahkemece ... ... Mühendisliği öğretim üyeleri ve hukukçudan oluşan bilirkişi kurulundan alınan raporda, sözleşmede kararlaştırılan 40 kA akım transformatörüne göre 50 kA akım transformatörünün imalât maliyet farkı için toplam 480.200,90 Euro hesaplanmıştır. Mahkemenin aldığı elektrik mühendisi ve hukukçudan oluşan ilk bilirkişi kurulunca da dava tarihi ve serbest piyasa fiyatlarına göre (KDV hariç) maliyet fark bedeli 480.177,90 euro bulunmuştur. Görülüyor ki her iki bilirkişi raporunda da fark maliyeti aynıdır. Hükme dayanak alınan ikinci bilirkişi kurulu ek raporunda, davacının istediği 670.540,00 eurodan 480.200,00 euro maliyet farkı çıkarılmak suretiyle olması gereken kâr oranının %28 olduğu anlaşıldığı gerekçesiyle 670.540,00 euro istemin haklı ve yerinde olduğu sonucuna varılmış mahkemece de bu görüşe itibarla hüküm kurulmuştur. Hemen belirtilmelidir ki, sözleşmeden farklı ve daha yüksek kapasitede imalât gerçekleştirildiği ve davalıya teslim olunduğu, bu nedenle de davacının fark bedel istemekte haklı olduğu kabul edilmelidir.
Burada üzerinde durulması gereken husus, bu fark bedelin hesaplama yöntemindedir. Mahkemece alınan her iki bilirkişi raporunda da maliyet farkının 480.177,90 Euro olduğu saptanmıştır. Bu maliyet farkına ayrıca kâr ilave edilmesi de davacının teklif fiyatlarına göre hesaplanmış olup başkaca geçerli yasal ve teknik dayanağı yoktur. Oysa davacı, az yukarıda değinilen 16.07.2008 tarihinde davalıya gönderdiği yazısında, “kâr talep etmeksizin” 670.540,00 euro imalât artış farkı istemiş olduğunu açıklamıştır. Bu durumda davacının istediği 670.540,00 euro içinde kâr hesabının olmadığı kendi beyanıyla sabittir. İmalâtta meydana gelen fiyat farkı konusunda taraflarca kararlaştırılmış bir bedel olmadığı ve bedel konusunda da uyuşmazlık bulunduğuna göre davacı isteminin sözleşme ve dava tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı mülga BK"nın 366. maddesi hükmünce piyasa fiyatlarına göre hesaplanması yerindedir.
O halde 480.200,90 Euro imalât fark bedelinin kabulüne, fazla istemin reddine karar verilmesi gerekirken bilirkişilerin, davacının istediği rakama göre kâr oranı hesaplayan ek raporlarına itibarla hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olmuş, kararın bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ:Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 27.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.