Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/21683
Karar No: 2018/2171
Karar Tarihi: 08.02.2018

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2017/21683 Esas 2018/2171 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2017/21683 E.  ,  2018/2171 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ

    DAVA : Davacı, ihbar tazminatı, kıdem tazminatı ile fazla mesai ücreti alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    A) Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili özetle; davacının 10.05.2006-18.11.2012 tarihleri arasında davalı işyerinde çamaşırhanede silindirci ve ütücü olarak çalıştığını, 18.11.2012 tarihinde davalı tarafından ücretsiz izne gönderildiğini ve davacıya askı süresi sonunda işe davet yazısı gönderildiğini, gönderilen yazıda otelin 2013 yılı mevsim çalışmasının 15.04.2013 tarihinde başlayacağının, mevsim çalışmasının başlamasından en geç 1 gün önce 14.04.2013 tarihinde işçinin resmi işlemlerini yaptırmak üzere otelin personel müdürlüğüne müracaat etmesi gerektiğinin, mevsim çalışmasının başladığı 15.04.2013 tarihinde işe başlamak için müracaat edilmemesi ve mazeret de bildirilmemesi halinde durumun devamsızlık olarak değerlendirileceğinin ve işçinin iş akdinin feshedileceğinin belirtildiğini, davacının 13.04.2013 tarihinde istenilen belgeleri hazırlayıp işe başlamak için işverene müracaat ettiğinde personel müdürünün davacı ile ilgilenmediğini, davacıdan evraklarını almadığını, davacının işe başlatılmadığını, son aylık ücretinin 1.000,00 TL olduğunu, Nisan, Mayıs, Haziran, Ekim ve Kasım aylarında 08.00-17.00 saatleri arasında çalıştığını, Temmuz, Ağustos, Eylül aylarında ise 08.00-21.00 saatleri arasında çalıştığını, fazla mesai ücretlerinin ödenmediğini, bu nedenlerle 19.04.2013 tarihli ihtarname ile iş akdini feshederek işçi alacaklarının ödenmesini talep ettiğini iddia ederek; kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve fazla mesai ücreti alacağının faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
    B) Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili özetle; zaman aşımı def’inde bulunduklarını, davacının mevsimlik iş sözleşmesi ile davalı işyerinde çalıştığını, iş akdinin 18.11.2012 tarihinde askıya alındığını, yeni mevsim çalışması için gereken belgelerin teslimi amacıyla 14.04.2013 tarihine kadar müracaat edilmesi için tüm işçilere davet yazısı gönderildiğini, davacının da 13.04.2013 tarihinde işyerine geldiğini, 22.04.2013 tarihinde bölümlerin çalışmaya başlayacağının davacıya bildirildiğini, bunun üzerine davacının birlikte hareket ettiği diğer işçiler ile birlikte giriş işlemlerinin yapılması için gerekli belgeleri teslim etmeden işyerinden ayrıldığını, 22.04.2013 tarihinde bu işçilerin işe gelmemeleri üzerine ... 6. Noterliğinden 24.04.2013 tarih ve 5664 sayılı ihtarnamenin keşide edildiğini, bu ihtarnamede işçilerden mazeretleri bulunup bulunmadığının sorulduğunu, davacının ve arkadaşlarının işe başlamayacağının keşide ettikleri ihtarnameden anlaşılması üzerine ... 6. Noterliğinden 03.05.2013 tarih ve 6143 sayılı ihtarnamenin keşide edildiğini, bu ihtarnamede çamaşırhanenin 22.04.2013 tarihinde çalışmaya başladığının, işçilerin iş başı yapmalarının halen mümkün olduğunun belirtildiğini, işçilerin yeniden işe davet edildiklerini, ancak davacı ve iş arkadaşlarının işe gelmediklerini, davacının kendisiyle ilgilenilmediği, evraklarının alınmadığı iddiasının doğru olmadığını, davalı işyerinin her yıl aynı tarihlerde açılmadığını, çamaşırhane çalışanlarının mevsim başlangıcından bir süre önce ya da bir süre sonra kademeli olarak çalışmaya başladıklarını, davacının ve iş arkadaşlarının işin niteliğine göre yapılan tüm erken çağrılara icabet etmesine karşın 2013 yılında otelin açılışına nispetle sadece 1 hafta sonrası için yapılan çağrıya icabet etmemesinin iyi niyetli bir yaklaşım olmadığını, çamaşırhane çalışanlarının otel açılışından 7 gün sonra işe başlamasının samimi bir karar ve uygulama olduğunu, çamaşırhanenin diğer çalışanlarının 22-23-25 Nisan tarihlerinde iş başı yaptıklarını, davalı işyerinde 800’den fazla personel çalıştığını, bu personelin tamamının tek bir günde işe girişinin yapılamadığını, davacının hiçbir yıl standart olarak 15 Nisan’da iş başı yapmadığını, işe davet edildiği halde iş başı yapmayan davacının iş akdinin devamsızlık sebebiyle işveren tarafından haklı sebeplerle feshedilmiş ya da işçi tarafından haksız olarak bozulmuş sayılması gerektiğini, fazla çalışma ücretlerinin bordrolarına yansıtılarak davacıya ödendiğini, davacı tanıklarının davalı işveren aleyhine aynı sebeple ikame ettiği davalar bulunduğunu savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
    C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak; davanın kısmen kabulüne dair verilen karar davalının temyizi üzerine, Yargıtay 7. Hukuk Dairesi"nin 09/06/2015 tarih ve 2015/11081 Esas, 2015/11625 Karar sayılı ilamı ile özetle ve sonuç olarak;
    “1.Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
    2.Taraflar arasında davacı işçinin iş akdinin feshi konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
    Somut olayda, davacı 19.04.2013 tarihli ihtarnamesi ile askı süresi sonunda gönderilen işe davet ihbar yazısına istinaden 13.04.2013 tarihinde işe başlamak üzere iş yerine gittiğinde personel müdürü tarafından evraklarının alınmadığını ve işe başlatılmadığını ve aynı zamanda fazla çalışmalarının karşılığının ödenmediğini belirterek iş akdini haklı nedenle feshettiğini belirtmiş, ihtarname davalıya 02.05.2013 tarihinde tebliğ edilmiştir. Bu ihtarname ile davacı fesih iradesini açıklamış ve iş akdini feshettiğini bildirmiş olduğundan davacının iş akdinin haksız nedenle sona erdirildiği iddiası dikkate alınamayacaktır. Davacının 2013 sezonundaki işe başlayacağı tarihin 15.04.2013 tarihinden 22.04.2013 tarihine alınarak askı süresinin bir hafta uzatılmasına muvaffakati olmadığından bu durumu kabul etmeyen davacının iş akdini haklı nedenle feshettiği anlaşıldığından mahkemece kıdem tazminatı talebin kabulü yerinde ise de ihbar tazminatının reddi gerekirken kabulü hatalı olup bozma nedenidir.
    3-Davacının hizmet süresi taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.Somut olayda, davacının hizmet dökümünde gözüken 19.12.2010-10.4.2011 Tarihleri arası çalışmaları hizmet süresine dahil edilmiştir. Davacının bu dönemdeki çalışması 1001203 sicil numaralı ... Turizm A.Ş. unvanlı iş yerinde geçmiştir. Dosya içerisinde bu şirketin davalı şirketle olan bağlantısına dair bilgi, belge bulunmamaktadır. Bu nedenle mahkemece yapılacak iş, adı geçen ... Turizm A.Ş. ile davalının bir ilgisinin olup olmadığı araştırılarak hizmet süresini ona göre belirlemek ve kıdem tazminatı ile fazla çalışma ücret alacağını da bu belirlenen hizmet süresini dikkate alarak hesaplayarak çıkacak sonuca göre karar vermektir. O halde davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır” gerekçeleriyle bozulmuştur.
    Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yargılama ve hesaplama yapılmış ve davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir
    D) Temyiz:
    Kararı, davalı temyiz etmiştir.
    E) Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Verdiği bir hüküm Yargıtay tarafından bozulan ve Yargıtay"ın bu bozma kararına gerek iradi ve gerekse kanuni şekilde uyan yerel mahkeme, bozma kararı doğrultusunda inceleme yapmak ve hüküm kurmak zorundadır.
    Mahkeme uyma kararını kaldırarak, direnme kararı veremeyeceği gibi, hükmünün bozma kararının kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan bölümleri hakkında da yeni bir hüküm kuramaz.
    Bozmaya uyulmakla bozma lehine olan taraf yararına usulü kazanılmış hak doğmuş olur. Hükmün bir kısmının bozma kapsamı dışında bırakılmasının amacı bu kısımların doğru olduğunu belirlemek, bozmanın sınırlarını çizmek ve bu şekilde usulü kazanılmış hakları oluşturup, korumaktır. Yargıtay tarafından bozulan bir hükmün bozma kararının kapsamı dışında kalmış olan kısımları kesinleşir. Kesinleşmiş bu kısımlar, lehine olan taraf yararına usulü kazanılmış hak oluşturur.
    Somut uyuşmazlıkta, mahkemece Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyulmakla davalı lehine usuli kazanılmış hak meydana gelmiştir. Yerel mahkemenin bozmaya uyulmasına karar verdikten sonra, bozmaya aykırı davranması, bozma gereklerini yerine getirmemesi hatalıdır. Açıklanan nedenle ihbar tazminatı talebinin hükmüne uyulan bozma kararı doğrultusunda reddedilmesi için hükmün bozulması gerekmiştir.
    F)Sonuç:
    Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 08.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi