Esas No: 2021/10151
Karar No: 2022/2068
Karar Tarihi: 16.02.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/10151 Esas 2022/2068 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2021/10151 E. , 2022/2068 K."İçtihat Metni"
Bölge Adliye
Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
No : 2019/790-2021/1130
İlk Derece
Mahkemesi : Uşak 1. İş Mahkemesi
No : 2016/348-2018/385
Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı taraf vekillerince istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince davacı Kurum vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile kararın kaldırılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM
Davacı vekili, Kurum sigortalısı ...'in 21.03.2014 tarihinde iş kazası geçirdiğini ve sürekli iş göremez duruma düştüğünü, Kurum müfettişi tarafından düzenlenen rapor sonucunda olayın 5510 sayılı Kanun'un 13/1-a ve b bentleri uyarınca iş kazası olduğu ve 21/1. fıkrası ile 76/4. Fıkrası uyarınca davalının sorumlu olduğunun tespit olduğunu, Kurum tarafından sigortalıya 113.617,88 TL PSD'li gelir bağlandığını, Kurum zararının şimdilik 22.723,57 TL'sine tekabül eden kısmının bağlanan peşin sermaye değerli gelirin onay tarihi olan 14.09.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen Uşak 1.İş Mahkemesi'nin 2016/455 Esas 2016/334 Karar sayılı dosyasında davacı vekili, Kurum sigortalısı ...'in 21.03.2014 tarihinde iş kazası geçirdiğini ve sürekli iş göremez duruma düştüğünü, Kurum müfettişi tarafından düzenlenen rapor sonucunda olayın 5510 sayılı Kanun'un 13/1-a ve b bentleri uyarınca iş kazası olduğu ve 21/1. fıkrası ile 76/4. Fıkrası uyarınca davalının sorumlu olduğunun tespit olduğunu, Kurum tarafından sigortalıya 10.364,28 TL GİÖ, 3.372,67 TL hastane masrafı olmak üzere toplam 13.736,95 TL Kurum zararı oluştuğunu, şimdilik 2.747,39 TL'sine tekabül edern kısmının yapılan masraf ve ödemenin sarf ve tediye tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II- CEVAP
Davalı vekili, sigortalının Yol Ulaşım Hizmetleri Müdürlüğü'nde atölye ustası olarak görev yaptığını, 15.01.2013 tarihinde yapılacak pozisyon değişikliği sınavında başarılı olması sonrasında iş makineleri şoförü olarak 26.02.2013 tarihli Valilik oluru ile pozisyon değişikliği olduğunu, davacı adına Uşak Halk Sağlığı Müdürlüğü Kurtuluş Aile Sağlığı Merkezi doktoru tarafından düzenlenen raporla ilgilinin işe girişini engelleyici bir sağlık sorununun bulunmadığının belirtildiğini, davacının kullandığı ...plakalı aracın tüm bakımlarının düzenli olarak yapıldığını, müvekkili kurumun gerekli belgelere sahip çalıştıracağı kişiyi sınav yaptığını, sağlık kontrolünden geçirdiğini, kullanacağı aracın tüm vize, bakım sigorta gibi yasal zorunluluklarının tamamını yerine getirdiğini beyanla davanın reddini talep etmiştir.
Birleşen Uşak 1.İş Mahkemesi'nin 2016/455 Esas 2016/334 Karar sayılı dosyasında davalı vekili, davanın reddini talep etmiştir.
III- MAHKEME KARARI:
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
Mahkemece yapılan yargılama sonunda; "Asıl ve Birleşen Mahkememizin 2016/455 Esas, 2016/334 Karar sayılı dosyası yönünden davanın kabulü ile;
1-90.894,30 TL peşin sermaye değerli gelirin tahsis onay tarihi olan 14/09/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacı Kuruma verilmesine,
2-8.291,42 TL geçici iş göremezlik ödeneği, 2.698,14 TL hastane masrafının ayrı ayrı sarf ve ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacı Kuruma verilmesine, karar verilmiştir.
İstinaf kanun yoluna başvuran davacı vekili, hükme esas alınan kusur raporuna itiraz ettiklerini, kararın eksik inceleme ve araştırmaya dayalı olduğunu, bilirkişi raporunun içeriği ile sonuç kısmının çeliştiğini, işçiye kusur izafe edilmesinin usul ve yasa hükümlerine aykırı olduğunu beyanla, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
İstinaf kanun yoluna başvuran davalı vekili, davalı Kurumun üzerine düşen tüm yükümlülükleri yerine getirdiğini, gerek tanık anlatımları gerek aracın kaza sonrası tamiri sırasında fren tertibatında herhangi bir işlemin yapılmadığının açıkça ortada olması, gerekse de aracın kaza sonrası Kuruma çalışır ve yürür vaziyette gelmesi, bu iddianın somut gerçeklerle bağdaşmadığını ortaya koyduğunu, kazada müvekkilinin bir kusurunun bulunmadığını beyanla, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasını istemiştir.
B- BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Bölge Adliye Mahkemesi, “...Dava konusu Kurum zararına neden olan iş kazası, davalıya ait işyerinde kamyon şoförü olarak çalışmakta olan sigortalının, 21.03.2014 günü idaresindeki ...plakalı 2001 model Mercedes marka kamyonla dere yatağından aldığı kumu boşaltmak için eğimli ve virajlı yoldan aşağıya doğru inmeye başladığı sırada kontrollü iniş için frene bastığı halde frenlerin tutmadığı, kum yüklü olduğu için kamyonun hızının giderek arttığı, el frenini çektiği halde aracın hızının yavaşlamaması üzerine motoru stop edip aracı vitese aldığı ve dorseyi kaldırdığı, bu şekilde seyir halinde iken aracın sol ön tekerleğinin, yolun sol çukur kısmına girmesi sonucu kamyonun sol yanına devrilmesiyle yaralandığı ve meslekte kazanma gücünü %16 oranında kaybedecek şekilde iş kazası geçirdiği, Kurumca sigortalıya 113.617,88 TL ilk PSD'li gelir bağlandığı, Kurum zararından fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 22.723,57 TL'lik kısmının yasal faiziyle birlikte rücuan tazmini amacıyla eldeki davanın açıldığı, Uşak 1. İş Mahkemesinin 2016/455 Esas, 2016/334 Karar sayılı dosyası ile sigortalıya ödenen 10.364,28 TL GİÖ ve hastane gideri 3.372,67 TL olmak üzere toplam 13.736,95TL Kurum zararının şimdilik 2.747,39 TL'sinin tahsili yönünde açılan rücuen alacak davasının iş bu dava ile birleştirildiği, anlaşılmaktadır...Yukarıdaki yasal düzenleme ve açıklamalar ışığında yapılan değerlendirmede, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamı karşısında, yol yapım ve yol tamiratında kullanılan iş ekipmanı durumundaki kamyonun, bakımlarını zamanında ve etkin olarak yapılmasını sağlamayan, iş ekipmanının belirli güvenlik düzeyinde bulundurulması yükümlülüğünü yerine getirmeyen, trafik kazası olayının yaşandığı, Uşak İl Özel İdaresi’ne ait kamyonun çalışma koşullarına uygun şartlarda ve yeterli güvenlik koşullarında olmaması nedeniyle, kamyon şoförü kazazede ...’ in yaralanması ile sonuçlanan dava konusu trafik kazası olayının meydana gelmesinde, iş güvenliği mevzuatı gereği yükümlülüklerini yerine getirmeyen, davalı ... İdaresi’ nin %80, çalışmakta olduğu kamyonda fren arızası tespit ettiği halde atölye şefine gerekli uyarıları yapmayan, deneyimli bir kamyon şoförü olan ve aracın fren arızasının giderilmediğini bildiği halde, eğimli ve virajlı yolda, frenleri arızalı yüklü olarak kamyonu kullanmakla, kendi hayatını tehlikeye atması nedeniyle sigortalısı kazazede ...’in, %20 oranında kusurlu bulunduğu tespitine yer veren kusur raporunun oluşa uygun, yargısal denetime elverişli, somut veri ve gerekçelere dayalı, yöntemince düzenlendiği anlaşılmıştır.
İstinaf yargılama aşamasında sigortalının 20.03.2017 tarihli kontrol kaydı sonucunun sorulması üzerine, 03.04.2017 tarih ve 566 sayılı Kurum Sağlık Raporu ile sürekli iş göremezlik derecesinin %16 oranında kontrol gerekmeyecek şekilde tespit edildiğinin anlaşıldığı, ayrıca Kurum tarafından 23.06.2020 tarihli dilekçe verilerek, "Kurumumuz tarafından davacı aleyhine Uşak 1. İş Mahkemesinin 2016/348 E. sayılı dosyası ile açmış olduğumuz rücuan tazminat davasında; malul sigortalı ...'e bağlanan 113.617,88-TL ilk gelir peşin sermaye değeri kanunen 48.293,00-TL fiili ödeme ve 14/09/2015 onay tarihli 92.180,22-TL ilk peşin sermaye değerli gelire dönüşmüştür.
21/03/2014 tarihinde geçirdiği iş kazası sonucu sürekli işgöremezlik durumuna giren ...'e 15/01/2020 tarihinden itibaren 2/7745562 sayılı dosyadan da aylık/gelir bağlanması sebebiyle 5510 sayılı Kanunun 54. Maddesi tatbik edilmiş olup, 8/216742 sayılı dosyadan ödenmekte olan aylıklar/gelirler 15/01/2020 tarihinden itibaren yarıya indirilmiştir. Sigortalıya 15/10/2014-25/12/2019 süresi için 8/216742 sayılı dosyadan fiilen 48.293,00-TL gelir ödenmiştir.
Dolayısı ile dava aşamasında belirttiğimiz ve Kurumumuz tarafından sigortalıya bağlanan 113.617,88-TL ilk peşin sermaye değerli gelir kanunen 92.180,22-TL ilk peşin sermaye değerli gelir ve 48.293,00-TL fiili ödemeye dönüşmüş olup,
6100 sayılı Kanun'un 355. ,353/1-b.2 maddeleri uyarınca;
Yerel mahkeme tarafından verilen kararda esas alınan bilirkişi raporunda belirtilen %80 kusur oranına isabet eden,
1-)73.744,18-TL peşin sermaye değerli gelirin onay tarihi olan 14/09/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi,
2-)38.634,4-TL fiili ödemenin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi,
3-)8.291,42-TL geçici iş göremezlik ödeneğinin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi,
4-)2.698,14-TL hastane masrafının sarf tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi, yargılama gideri ve vekalet ücreti ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline" ilişkin talepte bulunulduğu ve ekinde PSD ve fiili ödemeyi gösteren belgeleri sunduğu görülmüştür.
... davalının sorumlu olacağı tutarın Yargıtay içtihadı gözetilerek, 113.617,88 TL ilk PSD'li gelirin yarısı 56.808,94 TL ile 48.293,00 TL fiili ödeme tutarının yarısı 24.146,50 TL'nin toplamı 80.955,44 TL olarak hesap edilmesi gerektiği, ayrıca kusur oranına göre hesaplanan 8.291,42 TL geçici iş göremezlik ödeneği ve 2.698,14 TL hastane masrafından sorumlu olacağı anlaşılmıştır...” gerekçesiyle “ Davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine,
- Davalı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile; Uşak 1. İş Mahkemesi'nin 25.10.2018 tarih, 2016/348 Esas ve 2018/385 Karar sayılı kararının Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.2 maddesi uyarınca kaldırılmasına,
1-Asıl ve birleşen dava yönünden davanın kısmen kabulü ile,
-56.808,94 TL peşin sermaye değerli gelirin onay tarihi olan 14/09/2015 tarihinden,,
-24.146,50 TL fiili ödemenin ödeme tarihlerinden,
- 8.291,42 TL geçici iş göremezlik ödeneğinin ödeme tarihlerinden,
-2.698,14 TL hastane masrafının sarf tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı Kuruma verilmesine,
-Fazlaya ilişkin istemin reddine, karar verilmiştir.
TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Taraf vekilleri usul ve yasaya aykırı olan kararın bozulmasını talep etmişlerdir.
IV- İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
1-21.03.2014 günü gerçekleşen iş kazasında %16 oranında sürekli iş göremezlik durumuna giren sigortalıya bağlanan peşin sermaye değerli gelirle ve tedavi giderinden oluşan Kurum zararının davalıdan rücuan alınmasına ilişkin davanın mahkemece yapılan yargılamasında düzenlenen bilirkişi raporuyla, kazanın oluşunda davalı işveren %80, %20 oranında kazazedenin kusurlu oldukları saptanmıştır.
Dosya kapsamına göre, sigortalıya bağlanan gelirin 5510 sayılı Yasanın 54/c maddesi uyarınca yarıya indirildiği anlaşılmıştır. 5510 sayılı yasanın 54/c maddesi “malûllük, yaşlılık, ölüm sigortaları ve vazife malûllüğü ile iş kazası ve meslek hastalığı sigortasından hak kazanılan aylık ve gelirler birleşirse, sigortalıya veya hak sahibine bu aylık veya gelirlerden yüksek olanın tamamı, az olanın yarısı, eşitliği halinde ise iş kazası ve meslek hastalığından bağlanan gelirin tümü, malûllük, vazife malûllüğü veya yaşlılık aylığının yarısı bağlanır.'' düzenlemesini içermektedir.
Kurumun, sigortalı veya hak sahiplerine bağladığı ilk peşin sermaye değerli gelirden fazlasını isteme hakkı bulunmadığı gibi; bağlanan gelirin kesildiği veya kesilmesi gereğinin, yargılama sürecinde ortaya çıktığı durumlarda; Kurumun ödemediği veya ödemeyecek olduğu gelir kesimini rücuen isteyemeyeceği yönü de, tazmine yönelik davada gözetilmesi gereken genel ilkeler arasında bulunmaktadır.
Dava konusu edilen gelirlerin, 5510 sayılı Yasa’nın 54. madde uyarınca indirildiği anlaşılmakta olup, davacı kurumdan gelir ve aylıklardan hangisinin yarıya indirip hangisinin tam ödendiğinin sorularak, davalının tazminle sorumlu olduğu ilk peşin sermaye değerli gelir miktarı; gelirin başladığı tarih itibariyle 5510 sayılı Yasa’nın 54. madde uyarınca indirilmiş hali üzerinden hesaplanan ilk peşin sermaye değerli gelir miktarına, indirme tarihine kadar yapılan fiili ödeme miktarının da yarısının eklenmesi suretiyle bulunan tutar ile yarıya indirilmemiş tam gelir üzerinden hesaplanan ilk peşin sermaye değerinin karşılaştırılması sonucu düşük olan esas alınarak belirlenmelidir.
2-Kabule göre de,asıl davaya konu gelir tutarlarının yazılı şekilde belirlendikten sonra davalı işverenin kusur oranı uygulanmaksızın doğrudan hüküm altına alınması isabetsiz bulunmuştur.
O halde, taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile kararın kaldırılarak davanın kısmen kabulüne ilişkin kararı bozulmalıdır.
SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının, yukarıda açıklanan nedenlerle HMK’nın 373/2 maddesi gereği BOZULMASINA, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcının istek halinde temyiz eden ilgiliye iadesine,16.02.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.