Abaküs Yazılım
2. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/22312
Karar No: 2021/516
Karar Tarihi: 19.01.2021

Karşılıksız yararlanma suçu - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2020/22312 Esas 2021/516 Karar Sayılı İlamı

 

 

2. Ceza Dairesi         2020/22312 E.  ,  2021/516 K.

  •  


"İçtihat Metni"

Karşılıksız yararlanma suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda, Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 22/10/2019 tarihli ve 2019/3660 soruşturma, 2019/9067 Esas, 2019/7003 sayılı iddianamenin iadesine dair Ankara Batı 11. Asliye Ceza Mahkemesinin 23/10/2019 tarihli ve 2019/554 iddianame değerlendirme sayılı kararına karşı yapılan itirazın kabulü ile iade kararının kaldırılmasına ilişkin Ankara Batı 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 05/11/2019 tarihli ve 2019/1570 Değişik iş sayılı kararı aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 25/06/2020 gün ve 5489-2020 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 01/07/2020 gün ve 2020/55624 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
Karşılıksız yararlanma suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda, Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 22/10/2019 tarihli ve 2019/3660 soruşturma, 2019/9067 Esas, 2019/7003 sayılı iddianamenin iadesine dair Ankara Batı 11. Asliye Ceza Mahkemesinin 23/10/2019 tarihli ve 2019/554 iddianame değerlendirme sayılı kararına karşı yapılan itirazın kabulü ile iade kararının kaldırılmasına ilişkin Ankara Batı 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 05/11/2019 tarihli ve 2019/1570 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Benzer bir olay sebebiyle Yargıtay 13. Ceza Dairesinin 12/04/2018 tarihli ve 2018/2565 Esas, 2018/5584 Karar sayılı ilâmında yer alan, "Karşılıksız yararlanma suçu bakımından özel bir etkin pişmanlık düzenlemesi olan TCK"nın 168/5. maddesi gereğince ve kanun koyucunun amacı doğrultusunda şikâyetçi kurumun uğradığı zararı, vergisi dahil suç tutanağı ile belirlenmiş veya belirlenecek olan cezasız tutarının ödenmesi halinde şüpheli hakkında kamu davası açılamaz. Maddede “ ... bahsedilen zarar, vergili ve cezasız miktardır ... Bu durumda Cumhuriyet savcısı sulh ceza hâkiminden keşif yapılıp rapor alınması için talepte bulunmalı ve alınacak rapor sonucunda sanığa ödeme bildiriminde bulunmalıdır. Yargıtay’ımızın istikrar bulmuş içtihatları da bu yönde olup, gecikme faizi ve benzeri zararlar 168. madde kapsamında değerlendirilemez. (Yargıtay 17. Ceza Dairesinin 16.06.2017, 2015/18830 Esas ve 2016/9113 Karar sayılı kararında olduğu gibi.)...Maddeye göre, ödenmesi halinde şüpheli hakkında takipsizlik kararı verilmesi sonucunu doğuracak olan vergili zarar miktarı gerekirse keşifte yaptırılmak (yada yapılmak) suretiyle tespit edilip, şüphelinin bu miktarı şikâyetçi kuruma ödemesi halinde hakkında dava açılmayacağına dair bir bildirimde bulunulmamıştır.Bu sebeple iddianamenin iadesi ve bu karara yönelik itirazın reddi kararları usul ve yasaya uygundur." şeklindeki açıklamalar nazara alındığında, anılan Yargıtay ilâmında belirtilen şekilde normal tarifeye göre vergisiz ve cezasız gerçek zarar miktarı tespit edilip, şüphelinin bu miktarı şikâyetçi kuruma ödemesi halinde hakkında dava açılmayacağına dair bir bildirimde bulunulmadan iddianame tanzim edildiği gözetilmeksizin, itirazın reddi yerine yazılı şekilde kabulüne karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
5271 sayılı CMK’nın 160/2. maddesi hükmü ile; soruşturma evresinde Cumhuriyet savcılarına şüphelinin lehine olan delilleri (de) toplama ve şüphelinin haklarını koruma yükümlülüğü getirilmiş, ayrıca aynı Kanun’un 170 ve 174. madde hükümleri ile iddianamenin iadesi kurumuna yer verilmiştir. CMK’nın 174. maddesinin 1. fıkrasının b) bendi hükmüne göre de "Suçun sübutuna etki edeceği muhakkak olan bir delil toplanmadan" hazırlanan iddianamenin iade edilmesi gerekir.
Karşılıksız yararlanma suçu bakımından özel bir etkin pişmanlık düzenlemesi olan TCK’nın 168/5. maddesi gereğince ve kanun koyucunun amacı doğrultusunda şikâyetçi kurumun uğradığı zararın, vergisi dahil suç tutanağı ile belirlenmiş veya belirlenecek olan cezasız tutarın ödenmesi halinde şüpheli hakkında kamu davası açılamaz. Maddede bahsedilen zarar, vergili ve cezasız miktardır, uğranılan vergili ve cezasız zarar miktarının tespiti amacıyla gerekirse keşif yapılması için Cumhuriyet Başsavcılığınca CMK’nın 83 ve 162. maddelerine istinaden Sulh Ceza Hakimliğinden talepte bulunulması, dosya içeriğindeki delillere göre karşılıksız yararlanma suçunun oluştuğu kanaatine varıldığı takdirde şüphelinin TCK’nın 168/5. fıkrasında düzenlenen yasal imkândan faydalanabilmesi, bu hususun dava şartına benzer hukuki sonuçlara bağlandığı ve CMK’nın 174 ve 223/8. maddeleri gereğince işlem yapılmasına da yol açabileceği değerlendirilerek şüpheliye belirlenen vergili ve cezasız zarar miktarını kamu davası açılmadan önce tamamen tazmin etmesi halinde hakkında dava açılmayacağı da hatırlatılarak bu hususta usulünce bildirim yapılması ve makul bir süre tanınması, soruşturma aşamasında zararın tamamen tazmini halinde kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmesi, tamamen tazmin edilmemesi halinde dava açılması gerektiği gözetilmelidir.
Dosya kapsamından, TCK’nın 168/5. maddesine göre, ödenmesi halinde şüpheli ... hakkında kovuşturmaya yer olmadığına kararı verilmesi sonucunu doğuracak olan kurumun bilirkişi marifetiyle gerçek zararı belirlenerek şüpheliye bildirimde bulunulmadığı, somut olayda, müşteki kurum vekilinin şüpheli ...’ın meskeninde kaçak elektrik kullandığı ve bu suretle karşılıksız yararlanma suçunu işlediğinden bahisle şikayet dilekçesi ile Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığına şikayette bulunduğu, şikayet dilekçesi ekinde sunulan 13/09/2018 tarihli kaçak elektrik tespit tutanağının incelenmesinde kaçak elektrik tüketiminin sayacın giriş çıkış kablo uçlarına birleştirerek sayacın çıkış klemensine takarak enerji tüketimi yapıldığının belirtildiği, buna göre Cumhuriyet savcısınca, şüphelinin savunmasının ve tutanak düzenleyen müşteki kurum görevlilerinin tanık sıfatı ile beyanlarının alınması/aldırılması, şikayet dilekçesi ekindeki olay mahallinde yapılan tespitlerin incelenip tutanağa bağlanmasının sağlanması, tutanaktaki bahse konu adreste şüphelinin hangi tarihlerde oturduğunun, halen bu adreste oturup oturmadığının kolluk tarafından tespitinin sağlanması, kurum bilgisi dahilinde kullanılan sayacın takılı olduğu döneme ilişkin elektrik enerjisi tüketim föyleri dosya arasına getirtildikten sonra şüpheli suça konu yerde halen oturmakta ise kaçak olarak kullanıldığı iddia edilen enerji miktarının sayaçtan geçirilerek kayıt altına alınan miktar ile kurulu güç ve kullanılan elektrikli aletler nazara alınarak uyumlu olup olmadığının ve vergili ve cezasız elektrik tutarının tespiti amacıyla keşif yapılması için Ankara Batı Sulh Ceza Hakimliğinden talepte bulunulması, oturmuyor ise tespit tutanağında belirtilen bilgiler ve soruşturma sonucunda dosya arasına toplanacak deliller esas alınmak suretiyle kaçak kullanım bulunup bulunmadığı ve varsa bedeli konusunda teknik bilirkişiden rapor alınıp şüphelinin karşılıksız yararlanma kastıyla hareket edip etmediği bu suretle tespit edildikten sonra şüphelinin karşılıksız yararlanma kastıyla hareket ettiğinin tespit edilmesi durumunda şikayetçi kurumun vergiler dahil cezasız zarar miktarı tespit edilip, şüphelinin bu miktarı şikayetçi kuruma ödemesi halinde hakkında dava açılmayacağına dair bir bildirimde bulunularak sonucuna göre hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, belirtilen işlemler yapılmadan, belirtilen hususlarda bilirkişi raporu alınmadan, böylece şüphelinin karşılıksız yararlanma kastıyla hareket edip etmediği tespit edilmeksizin şüpheli hakkında iddianame tanzim edilmesi sebebiyle mahkemesince verilen iddianamenin iadesine ilişkin kararın yerinde olduğu ve verilen iade kararına yönelik itirazın reddine karar verilmesinin gerekmesi nedeniyle, (ANKARA BATI) 2. Ağır Ceza Mahkemesinden kesin olarak verilen 05/11/2019 tarihli ve 2019/1570 Değişik İş sayılı kararın, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 309. maddesinin 3. fıkrası uyarınca BOZULMASINA, aynı maddenin 4.fıkra (a) bendi uyarınca sonraki işlemlerin itiraz merciince yerine getirilmesine, 19/01/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
 

 

 

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi