5. Ceza Dairesi 2018/417 E. , 2021/1419 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Basit zimmet (sanık ... hak.), denetim görevinin ihmali (diğer sanıklar hak.)
HÜKÜM : Sanık ... hakkında zincirleme basit zimmet suçundan mahkumiyet, diğer sanıklar hakkında atılı suçtan beraat
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık ... müdafin sonuç ceza miktarı itibarıyla koşulları bulunmayan duruşmalı inceleme talebinin 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"un 318. maddesi uyarınca REDDİNE, CMK"nin 260/1. maddesine göre zimmet suçundan katılan sıfatını alabilecek surette zarar görmüş olan Hazinenin kanun yoluna başvurma hakkının bulunması ve hükmün vekili tarafından temyiz edilmesi karşısında, 3628 sayılı Yasa"nın 18. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak katılma talebinin bu suç yönünden CMK"nin 237/2. maddesi gereğince KABULÜNE, sanıklar ..., ... ve ... haklarında denetim görevini ihmal ederek zimmete neden olma suçundan açılan kamu davasında katılan sıfatını alabilecek surette doğrudan zarar görmesi söz konusu olmayan, bu nedenle bahse konu suçtan kurulan hükümleri temyiz etme hakkı bulunmadığı anlaşılan Hazinenin vekili aracılığı ile yapmış olduğu bu suçtan kurulan hükümlere yönelik temyiz isteminin 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"un 317. maddesi uyarınca REDDİNE, incelemenin temyiz dilekçelerinin içeriğine göre, katılan Hazine vekilinin ve müdafin sanık ... hakkında zincirleme basit zimmet suçundan kurulan mahkumiyet, katılan PTT Genel Müdürlüğü vekilinin ise sanıklar ..., ... ve ... haklarında denetim görevinin ihmali suçundan kurulan beraat hükümlerine yönelik temyiz itirazlarıyla sınırlı ve duruşmasız olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Sanıklar ..., ... ve ... hakkında denetim görevinin ihmali suçundan verilen beraat hükümlerinin temyiz incelemesinde;
Delilleri takdir ve gerekçesi gösterilmek suretiyle verilen beraat hükümleri usul ve kanuna uygun olduğundan yerinde görülmeyen katılan PTT Genel Müdürlüğü vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
Sanık ... hakkında zimmet suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün temyiz incelemesinde ise;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Halkapınar PTT Müdürlüğünde havale memuru olarak 2008-2010 yılı Haziran ayları arasında çalışan sanık ... hakkında gelen havale bedellerinden bir kısmını göndericisine ödenmiş gibi dekont düzenlemek sureti ile PTT Genel Müdürlüğü Teftiş Kurulu Başkanlığının 24/07/2013 tarihli ve 28 numaralı soruşturma raporuna göre 7.259 TL"yi zimmetine geçirdiği iddia ve kabul edilmiş ise de; sanığın aşamalarda alınan savunmasında suçu ikrar etmekle birlikte zimmetine geçirdiği paranın 4.000-5.000 TL civarında olduğunu belirtmesi karşısında, sanığın zimmetine geçirdiği gerçek miktarın tespiti amacı ile sanık tarafından düzenlendiği iddia edilen suça konu tüm dekontların temin edilerek, dava dosyasıyla birlikte Sayıştay emekli uzman denetçilerinden oluşan bilirkişi heyetine tevdi edilerek; sanığın savunmaları da gözetilmek suretiyle uhdesinde kurum parası bulunup bulunmadığı, varsa miktarının ne olduğu hususlarında ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınarak hasıl olacak sonuca göre hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, eksik inceleme ve yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
PTT gişe memuru olan sanığın, alıcıları tarafından alınmayarak geri dönen havaleler ile İzmir ilinde ikamet eden kişilere gönderilen asker maaşlarını muhataplarına ödemediği halde ödenmiş gibi gösteren makbuzlar düzenlemesi şeklindeki eylemlerinin zimmetin açığa çıkmamasını sağlamaya yönelik hileli davranış niteliğinde olduğunun anlaşılması karşısında, eyleminin zincirleme nitelikli zimmet suçunu oluşturduğu gözetilmeden, zincirleme basit zimmet suçunu oluşturduğunun kabulü ile eksik ceza tayini,
Zimmet miktarı olarak kabul edilen 7.259 TL suç tarihindeki ekonomik koşullara ve Dairemiz uygulamalarına göre değer azlığı sınırında kaldığından, sanık hakkında TCK"nin 249. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
TCK"nin 247/1, 43, 248/2, 62. maddelerinin bu sıra dahilinde uygulanması gerektiği gözetilmeyerek aynı Kanun"un 61. maddesine aykırı davranılması,
Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı TCK"nin 53. maddesinde yer alan bazı ibarelerin iptaline ilişkin Kararının değerlendirilmesi lüzumu,
TCK"nin 53/1-a maddesindeki hak ve yetkileri kötüye kullanmak suretiyle atılı suçu işlediği kabul edilen sanık hakkında, aynı Kanun"un 53/5. maddesi uyarınca, ayrıca, cezasının infazından sonra başlamak üzere, hükmolunan cezanın yarısından bir katına kadar bu hak ve yetkinin kullanılmasının yasaklanmasına karar verilmesi sırasında, memuriyetten yasaklanmasına karar verilerek sınırlı uygulama yapılması ile cezanın bir katından anlaşılması gerekenin cezanın kendisi olup hükmolunacak hak yoksunluğunun 2 yıl 7 ay 7 günü geçemeyeceği gözetilmeden, 3 yıl süreyle hak yoksunluğuna hükmolunması,
2010 yılı olan suç tarihinin gerekçeli karar başlığında 2008 olarak yanlış yazılması suretiyle CMK"nin 232/2-c maddesine aykırı davranılması,
Kanuna aykırı, sanık ... müdafi ile katılan Hazine vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi de gözetilerek 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA 25/03/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.