9. Hukuk Dairesi 2017/21462 E. , 2018/2155 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti, yıllık izin ücreti ve fazla mesai ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili özetle; davacının 2006 yılı başında iş kazası geçirdiği 2010 yılı Şubat ayına kadar davalı işyerinde asgari ücret ve birtakım sosyal haklar karşılığı çalıştığını, ancak işe girişinin 2007 yılı Ağustos ayında sigortaya bildirildiğini, iş kazasına ilişkin olarak maddi ve manevi tazminat talepli ... 4. İş Mahkemesinin 2010/455Es. sayılı dosyasından açılan davanın halen derdest olduğunu, müvekkilinin dini bayramların ilk günü hariç diğer tüm resmi tatil günleri de dahil olmak üzere haftanın üç günü 08:00-20:00 saatleri arasında, haftanın 4 günü ise 08:00-19:00 saatleri arasında hafta tatili yapmaksızın çalıştığını, bu çalışmalara karşılık fazla çalışma ve resmi tatil günleri ücretlerinin ödenmediğini, yıllık izinlerinin hiç kullandırılmadığını ve kullandırılmayan yıllık izinlere karşılık ücretlerin ödenmediğini, müvekkilinin davalı işverence hukuka uygun çalışma koşullarının sağlanmaması ve işverenin kusurlu davranışları nedeniyle iş kazasına maruz kalması ve fazla çalışma ücretleri ile resmi tatil ücretlerinin ödenmemesi nedeni ile haklı nedenlerle iş akdini feshettiğini iddia ederek; kıdem tazminatı, fazla mesai ücreti, genel tatil ücreti ve yıllık izin ücreti alacaklarının faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili özetle; davacının iş yerinde geçirdiğini iddia ettiği kaza sonrasında işinden kendi isteği ile ayrıldığını, bu nedenle kıdem tazminatı hakkı olmadığını, davacının 14.08.2007 tarihinde işe başladığını ve ilk işe başladığı günden itibaren sigortaya çalışmalarının bildirildiğini, işyerinde sürekli fazla çalışma yapılmasının söz konusu olmadığını, fazla çalışma yapılması halinde bordrolarda tahakkuk yapılarak davacıya ödendiğini, davacının yıllık izinlerini kullandığını, kullanılmayan izinlerin karşılıklarının da ödenmiş olduğunu, fazla çalışma ve yıllık izin taleplerinin ise zamanaşımına uğradığını savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak; davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, davalı vekilinin temyizi üzerine, Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin 16/02/2016 tarih 2016/4118 Esas 2016/3350 Karar sayılı ilamı ile özetle ve sonuç olarak;
“1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır. Somut olayda, davacı haftada 3 gün 08:00-20:00 ve 4 gün 08:00-19:00 saatleri arasında çalıştığını iddia etmiştir. Davacı tanığı ... davacı ile sadece bir yıl çalıştığını ... ise 2008 yılının başına işten ayrıldığını beyan etmişlerdir. Fazla çalışma alacağının hesabında davacı tanık beyanlarının sadece davacı ile birlikte çalıştıkları dönem açısından dikkate alınması diğer dönemlerin ise davalı tanık beyanlarına göre belirlenmesi gerektiği gözetilmeden hesaplama yapılması hatalı olup, bozma nedenidir.” gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yargılama yapılmış ve davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı, davalı temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir
2-Somut uyuşmazlıkta; yukarıda izah edilen bozma ilamına göre, bozma sonrası alınan bilirkişi raporunda, bilirkişi, davacı tanığının çalışma dönemi açısından 1 yıllık süreyi davacı tanık beyanlarına göre haftalık 9 saat fazla mesai yapıldığını kabul ederek hesaplamıştır. Kalan dönemde ise, bozmaya uygun olarak davalı tanık beyanları esas alınmış ancak, bu dönemdeki ara dinlenme süresini 1 saat esas alarak, haftalık 3 saat fazla mesai yapıldığını tespit etmiştir. Dinlenen davalı tanıkları ara dinlenme süresinden bahsetmese de davacı tanıkları 1,5 saat ara dinlenme süresi bulunduğunu beyan etmiş ve bozma öncesi buna göre hesap yapılmıştır. Bozma sonrası raporda davalı tanık beyanlarına göre yapılan hesaplamada, 1.5 saat yerine, 1 saat ara dinlenme süresi düşülmesi usuli kazanılmış hak ihlalidir. Davalı tanık beyanlarına göre hesaplanan dönemde, günlük 1,5 saat ara dinlenme süresi düşüldüğünde davacı tanığı ile ispatlanan 1 yıllık süre dışında davacının fazla mesaisi bulunmamaktadır. Bilirkişi de bozma sonrası ek raporunda bunu açıklamış ve alternatif olarak sadece 1 yıllık süreyi davacı tanık beyanını esas alarak hesaplamış davalı tanık beyanlarına göre yapılan hesaplamada da 1.5 saat ara dinlenme düşüldüğünde davacının bu dönem için fazla mesaisi bulunmadığını belirterek %25 indirim sonrası fazla mesai ücretini 1.382,00 TL."sı olarak hesaplamıştır.
Usuli kazanılmış hak ihlalini önlemek açısından ve bozma sonrası ek raporda alternatif olarak yapılan sadece 1 yıllık süre için hesaplanan fazla mesai ücretinin hüküm altına alınması için, hükmün bozulması gerekmiştir.
F)SONUÇ:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 08.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.