5. Hukuk Dairesi 2019/8239 E. , 2020/3924 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
K A R A R –
Dava, kamulaştırmasız elatılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.Davacı vekiline gerekçeli karar 26/03/2019 tarihinde, davalı idarenin temyiz dilekçesi, 11/04/2019 tarihinde tebliğ edilmiştir. Katılma yolu ile temyiz süresi temyiz dilekçesinin tebliğinden itibarın 10 gündür.(HUMK 433/1-2) Davacı vekili katılma yolu ile temyiz ihtiva eden dilekçesini süre geçtikten sonra verdiğinden dilekçesinin REDDİNE karar verildikten sonra,Davalı idare vekilinin temyiz istemi yönünden yapılan incelemede;
Mahkemece, bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Hükme esas alınan rapor, hüküm kurmaya elverişli değildir. Şöyle ki;
1-Dava konusu taşınmaz mal arsa niteliğindedir. Kamulaştırma Kanununun kıymet takdir esaslarını belirleyen 11. maddesinin 1. fıkrasının arsalara ilişkin (g) bendi uyarınca arsaların bedelinin değerlendirme gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre hesaplanması zorunludur.Bilirkişi raporunda, emsal karşılaştırması yapılmadan soyut ifadelerle değer biçildiğinden, bu rapora göre hüküm kurulması mümkün değildir.
Bu durumda; taraflara dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde resen emsal celbi yoluna gidilmesi, dava konusu taşınmazın, değerlendirme tarihi itibariyle, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibariyle imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere olan mesafesini de gösterir krokisi fen bilirkişisine işaretlettirilip, dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, üç kişilik yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu ile mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, iki kişilik bilirkişi kurulu tarafından hazırlanan rapora göre hüküm kurulması,
2-Arsa niteliğindeki taşınmaza ecrimisil belirlenirken taşınmazın bulunduğu bölgede benzer taşınmazların ne şekilde kullanıldığı araştırılıp kira gelirine ilişkin var ise emsal kira sözleşmeleri de getirtilerek elde edilecek kiranın somut bulgularla tesbit edilmesi gerektiğinden, davacı tarafa, emsal kira sözleşmelerini ibraz etmesi için süre verilerek, dava konusu taşınmaz ile emsalin somut şekilde karşılaştırması yapılıp, üstün ve eksik tarafları belirlenerek, taşınmazın dava konusu edilen ilk dönemde mevcut haliyle serbest piyasa koşullarında getirebileceği kira bedeli, taşınmazın yüzölçümü, niteliği ve çevre özellikleri de nazara alınarak yöredeki rayice göre tespit edildikten sonra ilk dönem için belirlenen miktara TUİK"in yayınladığı Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) artış oranının yansıtılması suretiyle dönemler için bulunulacak miktara hükmedilmesi gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ile ecrimisil talebinin reddine karar verilmesi,
3-Dava konusu 708 ada 2 parselin (yenilemeden önceki eski 18 parsel no) davalı ... tarafından 11.08.1967 tarihli kamulaştırmasına ilişkin bilgi ve belgelere ve o tarihteki taşınmaz maliki adına yapılan noter tebligatı var ise, tebliğine ilişkin tüm tebligat parçasının ilgili idare ve ilgili Noterlikten istenilmemesi,
4-Kamulaştırma bedelinin taşınmaz maliklerine ödenip ödenmediği ilgili idare ve ilgili Banka Bölge Müdürlüğünden araştırılıp, ödeme yapılmış ise ödeme belgelerinin getirtilmemesi,Doğru görülmemiştir.Davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davacıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 04/03/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.