23. Ceza Dairesi 2015/17993 E. , 2015/2754 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanıklar ..., ..., Şit ve ... müdafii, yerel mahkeme hükmünü duruşma talepli olarak temyiz etmiş ise de, suçun vasfı ve cezanın miktarına göre, 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı Kanun’un 318. maddesi gereğince duruşma isteminin reddi ile davaya katılma hakkı bulunmasına rağmen davadan haberdar edilmeyen ve katılan sıfatını alabilecek şekilde suçtan zarar görmüş bulunan ...nin, 5271 sayılı CMK"nın 260. maddesinin 1. fıkrası uyarınca hükmü temyize hakkı bulunduğundan aynı Kanun"un 237/2. maddesi uyarınca katılmasına karar verilerek yapılan incelemede,
Sanıkların; tapu sicil müdürlüğünde kayıtlı 24, 60 ve 61 numaralı parsellerde 2003, 2004 ve 2005 yıllarında ekim yapmadıkları halde yapmış gibi İlçe Tarım Müdürlüğüne müracaat ederek bu yıllara ilişkin Doğrudan Gelir Desteği, Mazot ve Gübre Desteklemesi almak suretiyle nitelikli dolandırıcılık suçunu işledikleri iddia edilen olayda;
1-Sanık ... hakkında 2004-2005-2006 , ... hakkında 2004-2005 , sanık ... hakkında 2004 ve 2005, sanık ... hakkında 2004-2005, sanık ... hakkında 2004 ve 2005, sanık ... hakkında 2005 yıllarına ilişkin dolandırıcılık suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik yapılan temyiz incelemesinde;
Sanık ... hakkında 2005-2006 yılına ilişkin verilen beraat kararının CMK 225/1 maddesinde “Hüküm, ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve faili hakkında verilir” amir hükmü karşısında; sanığın 2005 ve 2006 tarihli fiilleri nedeniyle dava açılmadığı anlaşılmakla, mahkemece dava açılmış gibi kabul edilerek beraat hükmü kurulmasının yok hükmünde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
Sanıkların üzerine atılı dolandırıcılık suçunun haksız menfeatin elde edildiği 04/05/2004 ile 23/02/ 2005 olan suç tarihlerinden temyiz inceleme gününe kadar 765 sayılı TCK’nın 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen 7 yıl 6 aylık kesintili dava zamanaşımının dolduğu anlaşıldığından; 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, ancak, bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı Kanun"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi gereğince sanıklar hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
2-Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... hakkında 2006 yılında işlenen dolandırıcılık suçu nedeniyle kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik yapılan temyiz incelemesinde;
a) Sanıkların, 2006 yılında suça konu arazileri ekip ürün elde ettikleri savunmaları karşısında; gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti bakımından, suça konu arazileri fiilen sanıkların kullanıp kullanmadıkları hususunda sadece zabıta araştırması ile yetinildiği, bilirkişisi refakatinde mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yapılarak ve tanık dinlenerek (köy muhtarı, yöre halkı vs.) arazinin ekilip ekilmediği, ekiliyorsa kim tarafından ekildiği hususunun tespit edilmediği, sanıkların başka yerlerde taşınmazlarının bulunup bulunmadığı, bu taşınmazlarda ekim yapıp yapmadığı, başkasına ait yerlerde tarımsal faaliyette bulunmuş ise buna dair kira sözleşmelerinin bulunup bulunmadığı ve diğer deliller ile birlikte değerlendirilmesinden sonra sanıkların hukuki durumlarının tayin ve takdirinin gerektiği gözetilmeden, eksik araştırma ve soruşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
B) Kabule göre de;
5237 sayılı TCK"nın 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f) (i) ve (k) bentlerinde sayılan hallerde adli para cezasının tayininde tespit olunacak temel gün, suçtan elde olunan haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde asgari ve bu miktara yükseltilerek belirlenecek GÜN SAYISI üzerinden arttırma ve eksiltmeler yapıldıktan sonra ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı aynı kanunun 52. maddesi uyarınca, 20-100 TL arasında takdir olunacak miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezasının belirlenmesi gerektiği gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ..., ..., ..., ..., ... , sanıklar ..., ..., ..., ..., ... müdafileri ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 18.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.