Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/409
Karar No: 2018/2148
Karar Tarihi: 08.02.2018

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2018/409 Esas 2018/2148 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı işçi, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, genel tatil ücreti, hafta tatili ücreti, asgari geçim indirimi, fazla mesai ücreti alacaklarının ödenmesini talep etmiştir. Yerel mahkeme davanın kısmen kabulüne karar vermiştir. Temyiz eden davalı okul aile birliğinin tüzel kişiliği olup olmadığı ve okul aile birliğine yöneltilen husumet konusu tartışılmıştır. 6100 sayılı HMK’nın 114/d ve 115. maddeleri uyarınca taraf ve dava ehliyetine sahip olmanın dava şartı olduğu vurgulanmıştır. İş sözleşmesi gereği işçiyi çalıştıran herkesin işveren olduğu belirtilmiştir. İşverenin gerçek veya tüzel kişi olabileceği, işveren vekilinin işçilere karşı muamele ve yükümlülüklerinin doğrudan işveren sorumluluğunda olduğu ifade edilmiştir. Kanunlarda, tüzel kişilerin fiil ehliyetlerini kazanmak için gerekli organlara sahip olmaları gerektiği belirtilmiştir. Kamu tüzel kişilerinin de taraf ehliyetlerinin olduğu vurgulanmıştır. Bağlı bulunan kuruluşların ise, taraf ehliyetinin olmadığı fakat tüzel kişiliğin bir organı olduğu ifade edilmiştir. Mahkeme kararında, Okul Aile Birliği’nin taraf sıfatının olmadığı, davalının T.C
9. Hukuk Dairesi         2018/409 E.  ,  2018/2148 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ


    DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile yıllık izin ücreti, genel tatil ücreti, hafta tatili ücreti, asgari geçim indirimi, fazla mesai ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Hüküm süresi içinde davalı T.C. ... avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davalı okul aile birliğinin tüzel kişiliği olup olmadığı ve tek başına okul aile birliğine husumet yöneltilip yöneltilmeyeceği noktasında toplanmaktadır.
    6100 sayılı HMK.’un 114/d maddesi uyarınca arafın, taraf ve dava ehliyetine sahip olması dava şartıdır. Bu şart olumlu giderilebilir dava şartıdır. Aynı kanunun 115. Maddesi uyarınca süre verilerek tamamlatılması gerekir.
    İş sözleşmesi gereği işçiyi çalıştırma şart olduğundan, isçiyi çalıştıran herkes 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu"nun anlamında işveren sayılmaktadır. Dolayısı ile feshin geçersizliği ve işe iade davasında aleyhine dava açılan ve davalı konumunda olan işveren, davacı işçiyi çalıştıran işverendir. Açılacak her dava, işveren olan kişi aleyhine açılmalıdır. İşverenin gerçek veya tüzel kişi olması mümkündür. 4857 sayılı İş Kanunu"nun 2. maddesinde "İşyerinde işveren adına hareket eden ve işin ve işyerinin ve işletmenin yönetiminde görev alan kimselere işveren vekili denir. İşveren vekilinin bu sıfatla işçilere karşı muamele ve yükümlülüklerinden doğrudan işveren sorumludur. Bu anlamda işveren adına hareket eden ve bu anlamda emrindeki işçinin iş sözleşmesini fesheden işveren vekilinin, bu işlemine karşı işveren taraf gösterilerek feshin geçersizliği isteminde bulunmak gerekir.
    4721 sayılı Türk Medeni Kanunu"nun 49 ve 50. maddelerinde; tüzel kişilerin, kanuna ve kuruluş belgelerine göre gerekli organlara sahip olmakla fiil ehliyetini kazanacakları ve iradelerini bu organları aracılığıyla açıklayacakları, aynı şekilde HUMK"nun 39. (HMK.52) maddesine göre ehliyeti haiz olan tüzel kişilerin yasal organları ile hareket edecekleri hüküm altına alınmıştır.
    Organlar, hukukî işlemleri ve diğer bütün fiilleriyle tüzel kişiyi borç altına sokarlar. Tüzel kişinin, fonksiyonlarını, kanuna veya tüzel kişinin ana sözleşmesine göre, bağımsız olarak yerine getirmek üzere seçilen veya atanan ya da kendisine bu fonksiyonları bağımsız olarak yerine getirmek üzere fiilen ve dışarıdan belli olacak şekilde yetki verilen kişi ya da kişi gruplarına organ adı verilir. Organlar, hükmi şahsın iradesini açıklarlar, tüzel kişiyi içeride yönetir, dışa karşı da temsil ederler. Tüzelkişinin organından söz edebilmek için onun mutlaka tüzel kişinin irade ve karar organı olması zorunlu değildir. Onun içindir ki, genel kurul, yönetim kurulu yanında çeşitli yöneticiler tüzel kişinin organı olarak değerlendirilebilir. Bu kapsamda, genel olarak dış ilişkilerde, bazı kimselerin tüzel kişinin hukuki muamelelerine katılması öngörülmüşse, bu kimseler de tüzel kişinin organı sayılırlar.” (HGK. 2004/21-406 E, 2004/434 K).
    Kamu tüzel kişileri, görevleri bakımından kamu otoritesini temsil eden tüzel kişiler olup; kanunla ya da kanunun verdiği yetkiye dayanılarak idare tasarrufu ile kurulur (Anayasa md. 123; MK. 52). Taraf ehliyetine de kamu tüzel kişileri sahiptir.
    Devlet tüzel kişiliğine bağlı ve ayrı tüzel kişiliği bulunmayan kuruluşların ise, taraf ehliyeti yoktur; bunların işlemleri ile ilgili davaların bağlı bulundukları tüzel kişiliğe karşı açılmaları gerekir. Bağlı bulunan kuruluşun 4857 sayılı İş Kanunu’nun 2. maddesi anlamında işveren sıfatına haiz olması, bağlı bulunduğu tüzel kişiliğin taraf sıfatını ve işverenlik sıfatını ortadan kaldırmaz. Zira bu kuruluş, tüzel kişiliğin bir organıdır.
    Mahkeme kararında 2 numaralı davalı olarak gösterilen Okul Aile Birliğinin taraf sıfatı yoktur. Dosyanın davalısı T.C. ... olup hükmün sadece davalı ... aleyhine kurulması ve HMK 124. Maddesine göre taraf konumundan çıkarılan Okul Aile Birliği hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına şeklinde karar verilmesi gerekirken tüzel kişiliği olmayan Okul Aile Birliği ile birlikte onu temsil eden ... hakkında müştereken ve müteselsilen tahsil şeklinde, birden fazla davalı varmış gibi hüküm oluşturulması hatalıdır.
    Sonuç:
    Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerden dolayı BOZULMASINA, sair hususların incelenmesine yer olmadığına, 08.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi