19. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/8398 Karar No: 2016/798 Karar Tarihi: 25.01.2016
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/8398 Esas 2016/798 Karar Sayılı İlamı
19. Hukuk Dairesi 2015/8398 E. , 2016/798 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, fatura alacağının tahsili için başlatılan takibin davalının itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek, itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, taraflar arasındaki sözleşmenin niteliği gereği davacının bedelsiz ya da promosyonlu olan yakıt bedellerini müvekkilinin borcundan mahsup etmesi gerektiğini, temerrüt faizinin tek taraflı belirlenmesinin genel işlem koşullarına aykırı olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, yapılan yargılama ve alınan bilirkişi raporuna göre, davalının promosyonlu satışlar nedeni ile alacaklı olduğu iddiasını ispat edemediği, davacının takip miktarınca alacaklı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne ve şartları oluştuğundan alacağın %40"ı oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalı aleyhine ... İcra Müdürlüğü"nün 2011/14532 sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatmıştır. İncelenen takip talepnamesinde davacı asıl alacak yanında işlemiş faiz ve yıllık %36 oranında temerrüt faizi talebinde bulunmuştur. Davalı tarafından takip konusu borcun tamamına itiraz edilmiştir. Bu durumda öncelikle davalının takip konusu alacak yönünden temerrüde düşürülüp düşürülmediği belirlenmeli ve talep edilen temerrüt faizinin yasal dayanaklarının incelenmesi gerekirken bu konuda yetersiz incelemeyi içeren bilirkişi raporuna göre karar verilmesi isabetsizdir. Diğer yandan davalı taraf cevabında davacıdan aralarındaki bayilik sözleşmesi gereği promosyonlu satışlardan elde edilen promosyonların borçtan düşülmesi gerektiğini bildirerek takas definde bulunmuş olup bu yönde davacının ticari kayıtları incelenerek davalının sözleşme hükümlerine göre promosyon hakkı bulunup bulunmadığı araştırılıp şayet promosyon hakkının bulunduğunun tespiti halinde tutarın davacı borcundan mahsubu gerekirken davalının bilirkişi raporuna yaptığı itirazlar dikkate alınmadan yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 25.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.