5. Ceza Dairesi 2013/8608 E. , 2015/12054 K.
"İçtihat Metni"Tebliğname No : 5 - 2012/258057
MAHKEMESİ : Kiraz Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 31/05/2012
NUMARASI : 2011/204 Esas, 2012/200 Karar
SUÇ : Tefecilik
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Katılan Hazine vekilinin temyiz talebinin sadece sanık B.. D.. hakkında verilen beraat hükmüne yönelik olduğu gözetilerek yapılan incelemede;
Sanık A.. K.. hakkında kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Delillerle iddia ve savunma duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş, sübutu kabul olunan fiilin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatı yapılmış bulunduğundan yerinde görülmeyen sanık müdafiin temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA,
Sanık B.. D.. hakkında kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde ise;
01/06/2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK"nın 241. maddesinde atılı suçun; "Kazanç elde etmek amacıyla başkasına ödünç para veren kişi,..." biçiminde tanımlandığı, bu düzenlemeye göre suçun oluşması için sanığın yalnızca bir kişiye ödünç para vermesi yeterli olup, bu işi meslek haline dönüştürüp dönüştürmemesinin öneminin bulunmadığı, tefecilik suçunun ekonomi, sanayi ve ticarete ilişkin suçlar bölümünde topluma karşı suçlar kısmı içinde bulunduğu, 5237 sayılı Yasanın 43/1. maddesi, suçun mağdurunun aynı kişi olmasını suçun zorunlu unsuru haline getirmiş iken, 08/07/2005 tarihinde yürürlüğe giren 5377 sayılı Kanunun 6. maddesi ile anılan madde ve fıkraya eklenen "Mağduru belli bir kişi olmayan suçlarda da bu fıkra hükmü uygulanır." hükmü ile zincirleme suçun kapsamının genişletildiği ve mağduru aynı kişi olsun ya da olmasın maddenin son fıkrasındaki istisnalar dışındaki tüm suçlarda zincirleme suç hükümlerinin
uygulanmasının mümkün hale getirildiği, bu nedenle suçun temadi ettiğinden ve birden fazla kişiye ödünç para verilmesinin tek suç oluşturduğundan bahsedilemeyeceği, ancak suçun zincirleme olarak işlenmesinin olanaklı olduğu gözetildiğinde, katılanlar M.. K.., H.. S.., H.. S.., İ.. D.., H.. S.., M.. A.., S.. Ç.., A.. Ç.. ve mağdur H.. B.."ın aşamalardaki tutarlı anlatımlarına göre sanıktan kazanç karşılığında ödünç para almaları, sanık ile katılanlar ve mağdur arasında herhangi bir ticari ilişki bulunmamasına rağmen ödünç verilen borç miktarlarının fazla oluşu, ödünç verilen paralar karşılığında senetler alınması, yine aralarında yakın akrabalık bağı veya iş ilişkisi bulunmayan kişiler arasında günün ekonomik koşulları nazara alındığında önemli miktarlardaki paraların karşılıksız verilmesinin hayatın olağan akışına aykırı bulunması hususları birlikte değerlendirildiğinde, sanığın hakkında mahkumiyet hükmü onanan A.. K.."la fikir ve eylem birliği içerisinde yüklenen zincirleme biçimde tefecilik suçunu işlediği gözetilmeden dosya kapsamı ve oluşa uygun düşmeyen gerekçelerle yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde beraat kararı verilmesi,
Kanuna aykırı, katılan Hazine vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 02/06/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.