Esas No: 2021/2595
Karar No: 2022/843
Karar Tarihi: 14.03.2022
Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2021/2595 Esas 2022/843 Karar Sayılı İlamı
DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU 2021/2595 E. , 2022/843 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2021/2595
Karar No : 2022/843
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVALI) : ...Bakanlığı
VEKİLİ : Huk. Müş. ...
İSTEMİN KONUSU : Danıştay Onuncu Dairesinin 08/10/2020 tarih ve E:2017/2261, K:2020/3570 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: 17/04/2017 tarih ve 30041 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan "2017 Yılında Mavi Yüzgeçli Orkinos Avcılığı Yapacak Gemilerin Belirlenmesi ve Bu Gemilere Yapılacak Kota Tahsisine İlişkin" 2017/3 sayılı Tebliğ'in 4. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinin iptali istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Onuncu Dairesinin 08/10/2020 tarih ve E:2017/2261, K:2020/3570 sayılı kararıyla;
Türkiye'nin onay ve katılma yoluyla taraf olduğu Atlantik Ton Balıklarının Korunmasına Dair Uluslararası Sözleşmede ton ve ton benzeri balıkların popülasyonlarının azami sürdürülebilir avlanmaya müsaade edecek seviyelerde yakalanması ve etkin biçimde avlanmasını sağlayacak tedbirler alınacağının belirtildiği, bu sözleşme uyarınca oluşturulan Atlantik Ton Balıklarının Korunması Uluslararası Komisyonu (ICCAT) tarafından mavi yüzgeçli orkinos balığı stoklarının korunması amacıyla bu balık türüne ilişkin yıllık avlanma ve toplam av miktarının, kotaların belli kurallar dahilinde ülkelere dağılımı suretiyle belirlendiği, üye ülkelerin de bu kurallara yönelik düzenlemeler yapması gerektiği, kurallara uyulmaması halinde, üye ülkelerin dış ticaretine yönelik kısıtlamalar içeren yaptırımların uygulanabildiği, hatta ilgili ülkenin avcılık kotasının azaltılması, iptal edilmesi, ihracatın durdurulması gibi oldukça ağır yaptırımların uygulanabildiği, davalı Bakanlığın da üstlenmiş olduğu bu sorumluluk gereği üyesi bulunduğu Komisyonca getirilen düzenlemeleri iç mevzuata yönetmelik ve benzeri düzenlemeler ile aktardığı,
Dava konusu Tebliğ'in, mavi yüzgeçli orkinos balıklarının avcılığına ilişkin esasları, Ülkemizin üyesi olduğu Atlantik Ton Balıklarının Korunması Uluslararası Komisyonu (ICCAT) kurallarına göre düzenlemek amacıyla çıkartılmış olduğu, komisyonca mavi yüzgeçli orkinos balığı stoklarının korunması, avcılığı, besiciliği ve ticaretine ilişkin düzenlemeler yapıldığı ve bu balık türüne ilişkin yıllık toplam av miktarının ve kotalarının ülkelere dağılımının belirlendiği, komisyonca getirilen bu kurallara üye ülkelerin uyması zorunlu olduğundan, dava konusu düzenlemenin ayrıca ton balığı avcılığına getirilen bu sınırlama nedeniyle avcılık yapacak gemilerin belirlenmesi amacını da taşıdığının görüldüğü,
Bu durumda, üniversiteler ve sektör temsilcilerinden de görüş alınarak uluslararası anlaşmalara, 1380 sayılı Su Ürünleri Kanunu'nun 23. maddesinin (a) ve (b) bentleri ile Su Ürünleri Yönetmeliği'nin 15 ve 16. maddeleri ile verilen düzenleme yetkisine uygun olarak tesis edildiği anlaşılan dava konusu düzenlemede hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, iptali talep olunan düzenleyici işlemin, yönetmelik ile düzenlenmesi gerekirken tebliğ ile düzenlenmesinin, idari işlemde şekil şartına aykırılık teşkil ettiği, şekil şartının ihlal edildiği, kamu yararı amacıyla tesis edilmediği, ICCAT tarafından getirilen kısıtlamalar içerisinde Orkinos Avlanma İzin Belgesi alabilecek balıkçı gemilerinin boy uzunluğunun 30 metre ve üzeri olmasına ilişkin bir düzenlemenin mevcut olmadığı, tam tersine ICCAT önerisinde, 20 metre ve daha uzun gemilerin kayıt altına alınmasının düzenlendiği, 20 metre ve üzerindeki gemilerin sürdürülebilir balıkçılık bakımından tehlike oluşturduğunun bildirildiği, Komisyon üyesi olan diğer ülkelerde de 30 metre ve üzeri olma şartının bulunmadığı, düzenlemenin Anayasa'nın 45 ve 48. maddelerine aykırı olduğu, pratikte işlevselliği bulunmayan işlemin, eşitlik, hukuki güvenlik ve belirlilik ilkelerine, çevrenin korunması konusunda sınırlı yetkisi olan AİHM kararlarına aykırılık teşkil ettiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, Danıştay Onuncu Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'ÜN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Danıştay Onuncu Dairesinin temyize konu 08/10/2020 tarih ve E:2017/2261, K:2020/3570 sayılı kararının ONANMASINA,
3.Kesin olarak, 14/03/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.