Abaküs Yazılım
10. Daire
Esas No: 2019/5453
Karar No: 2022/1313
Karar Tarihi: 14.03.2022

Danıştay 10. Daire 2019/5453 Esas 2022/1313 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 10. Daire Başkanlığı         2019/5453 E.  ,  2022/1313 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    ONUNCU DAİRE
    Esas No : 2019/5453
    Karar No : 2022/1313

    TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...
    VEKİLİ : Av. ...
    KARŞI TARAF (DAVALI) : ... Bakanlığı
    VEKİLİ : Av. ...

    İSTEMİN_ÖZETİ : ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdare Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

    SAVUNMANIN_ÖZETİ : Savunma verilmemiştir.

    DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : ...
    DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 14. maddesi uyarınca Tetkik Hâkiminin raporu ve sözlü açıklamaları dinlendikten sonra, gereği görüşüldü:
    Dava; davacı tarafından, sol dizinde yapılan menisküs ameliyatında sağ ayak topuğu üzerinde koter cihazı unutulması nedeniyle yanık oluştuğu, bu nedenle birden fazla ameliyat geçirmek zorunda kaldığı ileri sürülerek şimdilik 1.000,00 TL maddi, 100.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
    Mahkeme kararında ise, davacının maddi tazminat isteminin sehven 100.000,00 TL olarak belirtildiği görülmektedir.
    Dava dosyasının incelenmesinden; ... İdare Mahkemesince davanın reddi yolunda verilen ... tarih ve E:..., K:... sayılı karara karşı davacı tarafından yapılan istinaf başvurusunun, ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdare Dava Dairesince ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararla temyiz yolu açık olmak üzere reddedildiği; davacı tarafından ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdare Dava Dairesince verilen anılan kararın temyizen incelenerek bozulmasının istenildiği anlaşılmaktadır.
    2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 6545 sayılı Kanunla eklenen geçici 8. maddesinde, 6545 sayılı Kanunla idari yargıda kanun yollarına ilişkin getirilen hükümlerin 2576 sayılı Kanun'un anılan Kanunla değişik 3. maddesine göre kurulan bölge idare mahkemelerinin tüm yurtta göreve başlayacakları 20/07/2016 tarihinden sonra verilen kararlar hakkında uygulanacağı; aynı Kanun'un "İstinaf" başlıklı 45. maddesinin 6. fıkrasında, bölge idare mahkemelerinin 46. maddeye göre temyize açık olmayan kararlarının kesin olduğu; "Temyiz" başlıklı 46. maddesinde, Danıştay dava dairelerinin nihai kararları ile bölge idare mahkemelerinin anılan maddede sayılan davalar hakkında verdikleri kararların Danıştay'da temyiz edilebileceği; "Temyiz dilekçesi" başlıklı 48. maddesinin 6. fıkrasında, temyizin kesin bir karar hakkında olması halinde kararı veren merciin temyiz isteminin reddine karar vereceği; aynı maddenin 7. fıkrasında ise, temyizin kesin bir karar hakkında olduğunun anlaşıldığı hallerde altıncı fıkrada sözü edilen kararın Danıştayın ilgili dairesince kesin olarak verileceği, kurala bağlanmıştır.
    Öte yandan; 2577 sayılı Kanun'un 46. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde, konusu yüz bin Türk lirasını aşan vergi davaları, tam yargı davaları ve idari işlemler hakkında açılan davalar hakkında verilen kararların temyiz edilebileceği hükme bağlanmış olup aynı Kanun'un ek 1. maddesinde yer alan düzenleme uyarınca, bu Kanun'da öngörülen parasal sınırlar; her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, önceki yılda uygulanan parasal sınırların, o yıl için 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 298. maddesi hükümleri uyarınca Maliye Bakanlığınca her yıl tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında artırılması suretiyle uygulandığından, temyizen incelenerek bozulması istenilen bölge idare mahkemesi kararının verildiği 2017 yılı için temyiz sınırı 103.000,00 TL olarak belirlenmiş bulunmaktadır.
    Bu durumda; davacı tarafından, şimdilik 1.000,00 TL maddi ve 100.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmakta olup, 2017 yılı için temyiz sınırının 103.000,00 TL olması nedeniyle dava değerinin temyiz sınırının altında kaldığı ve davanın 2577 sayılı Kanun'un 46. maddesinde sayılan davalar arasında yer almadığı görüldüğünden, ... Bölge İdare Mahkemesinin davacının istinaf başvurusunun reddi yolunda verdiği karar her ne kadar temyiz yolu açık olmak üzere verilmişse de kesin olup, temyizen incelenmesine hukuki olanak bulunmamaktadır.
    Açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin reddine, adli yardım talebinin kabul edilmiş olması ve Bölge İdare Mahkemesince kesin olan karara karşı temyiz yolunun açık olduğunun belirtilmiş olması nedeniyle temyiz aşamasına ait yargılama giderine hükmedilmemesine, 14/03/2022 tarihinde oy çokluğuyla kesin olarak karar verildi.

    (X) KARŞI OY :
    Dosyanın incelenmesinden; davanın 1.000,00 TL maddi ve 100.000,00 TL manevi olmak üzere 101.000,00 TL tazminatın ödenmesine karar verilmesi istemiyle 20/12/2013 tarihinde açıldığı, ... İdare Mahkemesince davanın reddi yolunda verilen ... tarih ve E:..., K:... sayılı karara karşı davacı tarafından yapılan istinaf başvurusunun ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdare Dava Dairesince reddi üzerine anılan Bölge İdare Mahkemesi kararının davacı tarafından temyizen incelenerek bozulması istemiyle temyiz başvurusu yapıldığı anlaşılmaktadır.
    2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "Temyiz" başlıklı 46. maddesinin birinci fıkrasının davanın açıldığı 20/12/2013 tarihinde yürürlükte bulunan halinde, "Danıştay dava daireleri ile idare ve vergi mahkemelerinin nihai kararları, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi Danıştayda temyiz edilebilir." kuralı yer almış; yine davanın açıldığı tarihte yürürlükte olan "Temyiz edilemeyecek kararlar" başlıklı 47. maddesinde ise idare ve vergi mahkemelerinin itiraz yolu açık olan kararlarının temyiz edilemeyeceği kuralına yer verilmiştir.
    Öte yandan, dava devam ederken 2577 sayılı Kanun'un kanun yollarına ilişkin hükümlerinde 6545 sayılı Kanunla değişiklik yapılmış ve bu hükümlerin anılan Kanun ile kurulan bölge idare mahkemelerinin tüm yurtta göreve başlayacakları 20/07/2016 tarihinden sonra verilen kararlar hakkında uygulanacağı kurala bağlanmıştır.
    Anılan Kanun'un 20/07/2016 tarihiden itibaren uygulanmaya başlayan "İstinaf" başlıklı 45. maddesinin 6. fıkrasında, bölge idare mahkemelerinin 46. maddeye göre temyize açık olmayan kararlarının kesin olduğu; "Temyiz" başlıklı 46. maddesinde Danıştay dava dairelerinin nihai kararları ile bölge idare mahkemelerinin anılan maddede sayılan davalar hakkında verdikleri kararların Danıştay'da temyiz edilebileceği; anılan maddenin 1. fıkrasının (b) bendinde, konusu yüz bin Türk lirasını aşan vergi davaları, tam yargı davaları ve idari işlemler hakkında açılan davalar hakkında verilen kararların temyiz edilebileceği hükme bağlanmış olup aynı Kanun'un ek 1. maddesinde yer alan düzenleme uyarınca, bu Kanun'da öngörülen parasal sınırlar; her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, önceki yılda uygulanan parasal sınırların, o yıl için 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 298. maddesi hükümleri uyarınca Maliye Bakanlığınca her yıl tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında artırılması suretiyle uygulanmaktadır.
    6545 sayılı Kanunla idari yargıda kanun yollarına ilişkin getirilen hükümlerin uygulanmaya başlandığı tarihte temyiz parasal sınırının 100.000,00 TL olduğu görülmüştür.
    2577 sayılı Kanun'un yukarıda aktarılan maddelerinin birlikte değerlendirilmesinden; konusu belli bir parayı içeren; tam yargı davalarında verilen kararlardan hangilerinin temyizen inceleneceği hususunda; "davanın konusu" ve "kanun tarafından öngörülen miktarı aşma" ölçütlerinin getirildiği anlaşılmaktadır.
    İdari eylemler nedeniyle açılan tam yargı davalarında verilen kararların, 2577 sayılı Kanun'un 46/1-(b) maddesi uyarınca temyize tabi olup olmadığının; "verilen kararlar"ın tarihine göre değil, davanın konusu olan parasal miktara göre belirleneceği hükme bağlandığından; bu husustaki değerlendirmenin, dava açma tarihinde yürürlükte bulunan temyiz parasal sınırının esas alınarak yapılması gerekmektedir.
    Aksi yönde yapılacak uygulamanın, 2577 sayılı Kanun'un 46. maddesinde belirtilen parasal sınırların yıl itibarıyla yeniden değerleme oranında arttırılması nedeniyle; bu tür davaların açıldığı yılda sonuçlanmaması hâlinde; kararın temyize tabi olup olmama dolayısıyla davanın taraflarının bu kanun yolununu kullanıp kullanamama durumunun değişmesine neden olacağı ve bu durumun ise; kanun yollarına başvurma açısından, kanuni açıklık bulunmaması sonucunu doğuracağı açıktır.
    Toplam 101.000,00 TL tazminatın ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılan iş bu davanın, konusu ve miktarı itibarıyla, davanın açıldığı 20/12/2013 tarihinde itiraz yolu açık olmayan, temyize tabi davalardan olduğu ve dava devam ederken uygulanmaya başlayan temyiz parasal sınırı olan 100.000,00 TL'nin de üzerinde olduğu görüldüğünden, temyizen incelenerek bozulması istenen Bölge İdare Mahkemesi kararına karşı temyiz yolunun açık olduğu sonucuna varılmaktadır.
    Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının temyiz isteminin incelenmesi gerektiği oyu ile Daire kararına katılmıyorum.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi