MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi(Tic. Mah. Sıf.)

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Davacı vekili, davacı banka ile davalının kurucusu ve ortağı olduğu dava dışı ... İnş. San. Tic. Ltd.Şti. arasında düzenlenen 04/10/2007 tarihli 75.000,00. TL ve 04/10/2007 tarihli 50.000,00 TL bedelli genel kredi sözleşmeleri gereğince kredi kullandırıldığını, davalının bu sözleşmeleri kefil olarak imzaladığı, kullandırılan kredilerin ödenmemesi nedeniyle davalı hakkında Elazığ 2. İcra Müdürlüğünün 2009/3982 esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı tarafın itirazı üzerine takibin durduğunu, davalının icra takibine yapmış olduğu itirazın iptali ile % 40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, icra takibine dayanak olduğu ileri sürülen kredi sözleşmelerindeki imzaların davalıya ait olmadığını, davalının davacı banka ile herhangi bir kredi sözleşmesi imzalamadığını, şirketteki işlerinden 74 yaşında olması hasebiyle el çektiğini şu anki hissesinin sembolik olduğunu, belirterek davanın reddine, kötü niyetli başlatılan icra takibi nedeniyle % 40 tazminatın davacıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, taraflar arasındaki anlaşmazlığın takibe dayanak teşkil eden kredi sözleşmelerindeki kefalet imzalarının davalıya ait olup olmadığına yönelik olduğunu, Adli Tıp Kurumu Başkanlığının 28/02/2011 tarih ve 10402 sayılı raporuyla kredi sözleşmelerindeki imzaların davalı borçluya ait olmadığı anlaşıldığından, davalının yapmış olduğu itirazın yerinde olduğu anlaşıldığından davacının davasının reddine, davacı tarafından davalı aleyhine başlatılan icra takibinin davalı yönünden iptaline, icra takibine konu asıl alacak üzerinden % 40 icra inkar tazminatının davacıdan alınarak davalıya verilmesine karar verilmiş olup, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 15/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.