Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/5830
Karar No: 2017/702
Karar Tarihi: 06.02.2017

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2016/5830 Esas 2017/702 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2016/5830 E.  ,  2017/702 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 21/08/2014 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 24/11/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi taraflar vekillerince süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    Dava, haksız şikayet nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece istemin kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraflar vekillerince temyiz edilmiştir.
    Davacı, .... 1. Organize Sanayi Bölgesi Müdürlüğü yönetim kurulu üyesi olduğunu, davalının organize sanayi bölgesinde yapılmakta olan duvar çekme ve yeşil alan çalışmasıyla ilgili olarak .... Bakanlığına, BİMER üzerinden valilik ve belediyeye haksız şikayetlerde bulunduğunu ve haksız şikayetlerini basınla da paylaştığını, davalının haksız şikayetleri nedeni ile ticari itibarı ve kişilik haklarının zarar gördüğünü ileri sürerek, manevi tazminat isteminde bulunmuştur.
    Davalı, dava dışı şirketin projeye aykırı yaptığı inşaatları denetlememesi ve yapılan işlemlere de onay vermesi nedeniyle .... 1. Organize Sanayi Bölgesi Müdürlüğünün hukuka aykırı uygulamalarını Bakanlığa şikayet ettiğini, bu şikayeti üzerine anılan Müdürlükçe dükkanının giriş çıkışı önüne duvar örüldüğünü, duvarın kaldırılarak el atmanın önlenmesi amacıyla dava açtığını, ayrıca bu konuda Bakanlığa bilgi verip, konuyu BİMER’e de taşıdığını, hiçbir organize sanayi bölgesi yöneticisinin şahsına karşı şikayette bulunmadığını ileri sürerek, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davalının davacı aleyhindeki şikayetlerini haklı gösterecek emare ve olguların bulunmadığı, hak arama ve şikayet hakkı çerçevesinde değerlendirilemeyeceğinden bahisle, istemin kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Şikayet hakkı, diğer bir deyimle hak arama özgürlüğü; Anayasa’nın 36. maddesinde; “Herkes, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir” şeklinde yer almıştır. Hak arama özgürlüğü bu şekilde güvence altına alınmış olup; kişiler, gerek yargı mercileri önünde gerekse yetkili kurum ve kuruluşlara başvurmak suretiyle kendilerine zarar verenlere karşı haklarının korunmasını, yasal işlem yapılmasını ve cezalandırılmalarını isteme hak ve yetkilerine sahiptir.
    Anayasa’nın güvence altına aldığı hak arama özgürlüğünün yanında, yine Anayasanın “Temel Haklar ve Hürriyetlerin Niteliği” başlığını taşıyan 12. maddesinde herkesin kişiliğine bağlı dokunulmaz, devredilmez, vazgeçilmez temel hak ve özgürlüklere sahip olduğu belirtildikten başka, 17. maddesinde de, herkesin yaşama, maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkına sahip bulunduğu da düzenleme altına alınmış bulunmaktadır. Türk Medeni Kanunu’nun 24. maddesinde, kişilik haklarına yapılan saldırının unsurları belirtilmiş
    ve hukuka aykırılığı açıklanmış, 25. maddesinde, kişilik haklarına karşı yapılan saldırının dava yolu ile korunacağı, BK’nun 49. maddesinde ise saldırının yaptırımı düzenlenmiştir.
    Hak arama özgürlüğü ile kişilik haklarının karşı karşıya geldiği durumlarda; hukuk düzeninin bu iki değeri aynı zamanda koruma altına alması düşünülemez. Daha az üstün olan yararın, daha çok üstün tutulması gereken yarar karşısında o olayda ve o an için korumasız kalmasının uygunluğu kabul edilecektir. Hak arama özgürlüğü, diğer özgürlüklerde olduğu gibi sınırsız olmayıp kişi salt başkasını zararlandırmak için bu hakkı kullanamaz. Bu hakkın hukuken korunabilmesi ve yerinde kullanıldığının kabul edilebilmesi için şikayet edilenin cezalandırılmasını veya sorumlu tutulmasını gerektirecek yeterli kanıtların mevcut olması da zorunlu değildir. Şikayeti haklı gösterecek bazı emare ve olguların zayıf ve dolaylı da olsa varlığı yeterlidir. Bunlara dayanarak başkalarının da aynı olay karşısında davalı gibi davranabileceği hallerde şikayet hakkının kullanılmasının uygun olduğu kabul edilmelidir. Aksi halde şikayetin hak arama özgürlüğü sınırları aşılarak kullanıldığı, kişilik değerlerine saldırı oluşturduğu sonucuna varılmalıdır.
    Dosya kapsamından, davalı tarafça ....Bakanlığına, BİMER’e ve .... Büyükşehir Belediyesi Başkanlığına yapılan şikayetlerin incelenmesinde,..... 1. OSB uygulamalarına yönelik şikayetlerde bulunulduğu, davacının isminin belirtilmediği anlaşılmaktadır.
    Yine, davalının anılan Bakanlığa yaptığı şikayet üzerine ....1. OSB tarafından davalının işyerinin önüne duvar örüldüğü, davalı tarafından duvarın kaldırılması istemiyle .... 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/397 esas sayılı dosyasında ....1. OSB Müdürlüğü aleyhine elatmanın önlenmesi davası açıldığı, davalı tarafından sunulan ve bu davada alınan bilirkişi raporunda duvar ve duvar üzerine yapılan tel örgülerin imar kanun ve yönetmeliklerine aykırı olduğu yönünde görüş bildirildiği, UYAP’tan yapılan araştırmada ise el atmanın önlenmesi davasında ....5. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/23 karar sayılı ve 26/01/2016 tarihli kararıyla, her ne kadar dava konusu duvar yıkılmış ise de, taraflar arasındaki uyuşmazlığın devam ettiği anlaşıldığından, duvar yönünden istemin kabulü ile muarazanın bu şekilde giderilmesine, maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
    Olayların akışı, davalı beyanları ve amacı, kullanıldığı yer, yukarıda bildirilen elatmanın önlenmesi davası ve Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın yazısı birlikte değerlendirildiğinde; davalının anılan birimlere vermiş olduğu dilekçelerinde yer alan ifadelerin ....1. OSB’nin uygulamalarına yönelik olduğu, davacının kişilik haklarına yönelik olmadığının kabulü gerekir.
    Şu halde, davanın reddi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile istemin kısmen kabulüne karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden, kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle davalı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına ve davalıdan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 06/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi