Esas No: 2019/6957
Karar No: 2022/848
Karar Tarihi: 14.03.2022
Danıştay 9. Daire 2019/6957 Esas 2022/848 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 9. Daire Başkanlığı 2019/6957 E. , 2022/848 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2019/6957
Karar No : 2022/848
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...
VEKİLİ : Av. ....
KARŞI TARAF (DAVALI) : ... Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E:...., K:... sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacıya ait İzmir İli, Balçova İlçesi, ... Mahallesi, ... ada, ... parselde kayıtlı taşınmaza ilişkin olarak tarh edilen .... yıllarına ait emlak vergisi ve kültür varlıklarının korunmasına katkı payının kaldırılmasına istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E:...., K:... sayılı kararıyla; dosyada yer alan harita ve planlardan taşınmazın .... Bulvarı ve ... Caddesi'ne cepheli olduğu görülmekle birlikte bu caddelerden ... Bulvarı'nın açık bir biçimde geniş olan yol olduğu, zira Mahkemelerinin 18/04/2019 tarihli ara kararına idarece verilen cevapta da ... Caddesi'nin genişliğinin parsel boyunca 25 metre olduğu, ancak ... Caddesi'nin genişliğinin yolun ortasından geçen köprü düşüldüğünde parsel boyunca 12 metre olduğu hususlarının belirtildiği, davalı Belediyece 19/11/2018 tarihinde yapılan yoklamada; dava konusu taşınmazın 145 metre kısmının ... Bulvarı'na, 95 metre kısmının ... istikametine baktığının tespit edildiği, taşınmazda 21/12/2018 tarihinde yapılan yoklamada da dava konusu taşınmazın hem ... Sahil Bulvarı, hem ... Caddesine doğru cephesinin bulunduğu, fakat İnciraltı yönünde herhangi bir girişinin, kapısının bulunmadığı, fiziki bağlantının ... Sahil Bulvarı üzerinden sağlandığının tespit edildiği görülmekle, Planlı Alanlar İmar Yönetmeliği hükümleri de göz önüne alındığında dava konusu parselde yer alan davacıya ait taşınmazın ... Bulvarı üzerinden vergilendirilmesi gerektiği sonucuna varıldığından, ... Sahil Bulvarı'na ilişkin arsa metrekare birim değerleri esas alınmak suretiyle geriye dönük olarak ikmalen tarh edilen dava konusu arsa vergisi ve kültür varlıkları katkı paylarında hukuka aykırılık görülmediği, öte yandan davacı tarafından, dava konusu taşınmazın 2018 yılı arsa metrekare birim değerinin belirlenmesine ilişkin takdir komisyonu kararının dava açılması sebebiyle kesinleşmediği ve uygulanamayacağı ileri sürülmekte ise de; dava konusu taşınmazın 2018 yılı arsa metrekare birim değerine ilişkin takdir komisyonu kararının iptali istemiyle ....Vergi Mahkemesi'nin ... Esas sayılı dosyasına kayden açılan davada işlemin tesis edildiği tarih itibariyle verilen herhangi bir yürütmenin durdurulması kararı bulunmadığı ve anılan Mahkemenin ... tarih ve K:... sayılı kararıyla da davanın reddine hükmedildiği görüldüğünden, 2018 yılına ilişkin olarak tarh edilen emlak vergisi ve kültür varlıklarının korunmasına katkı payında bu yönüyle de hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu ve kararın kaldırılmasını gerektiren başka bir neden de bulunmadığı belirtilerek davacı istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davaya konu emlak vergisine matrah olacak vergi değerlerinin takdirinde ilişkin tüzükte belirlenen kriterlerin esas alınmadığı, parselin özellikleri ve kullanım şekli değerlendirilmeden davalı idarenin tek yanlı tespiti ile yapılan değişikliğin taşınmazın değeri ile bağdaşmayan oranda vergi ödenmesine neden olduğu, bu durumunda hakkaniyet ilkelerine aykırılık teşkil ettiği, dava konusu taşınmazın İnciraltı'nda olduğu, İnciraltı bölgesinin imkanlarından yararlandığı, yıllardır kullanılan kriterlerde herhangi bir değişiklik olmadığı iddialarıyla kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Yasal dayanaktan yoksun temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'NIN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY:
Davacıya ait İzmir İli, Balçova İlçesi, ... Mahallesi, ... ada, ... parselde kayıtlı taşınmaza ilişkin olarak tarh edilen 2013, 2014, 2015, 2016, 2017 ve 2018 yıllarına ait emlak vergisi ve kültür varlıklarının korunmasına katkı payının kaldırılması istenilmektedir.
İLGİLİ MEVZUAT:
1319 sayılı Emlak Vergisi Kanunu’nun 12. maddesinde, Türkiye sınırları içinde bulunan arsa ve arazilerin bu kanun hükümlerine göre arazi vergisine tabi olduğu belirtilmiş; vergi değeri başlıklı 29. maddesinde de “a) Arsa ve araziler için, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun asgari ölçüde birim değer tespitine ilişkin hükümlerine göre takdir komisyonlarınca arsalar için her mahalle ve arsa sayılacak parsellenmemiş arazide her köy için cadde, sokak veya değer bakımından farklı bölgeler (turistik bölgelerdeki cadde, sokak veya değer bakımından farklı olanlar ilgili valilerce tespit edilecek pafta, ada veya parseller), arazide her il veya ilçe için arazinin cinsi (kıraç, taban, sulak) itibarıyla takdir olunan birim değerlere göre,b) Binalar için, Maliye ve Bayındırlık ve İskan Bakanlıklarınca müştereken tespit ve ilân edilecek bina metrekare normal inşaat maliyetleri ile (a) bendinde belirtilen esaslara göre bulunacak arsa veya arsa payı değeri esas alınarak 31. madde uyarınca hazırlanmış bulunan tüzük hükümlerinden yararlanılmak suretiyle, hesaplanan bedeldir. Vergi değeri, mükellefiyetin başlangıç yılını takip eden yıldan itibaren her yıl, bir önceki yıl vergi değerinin 213 sayılı Vergi Usul Kanunu hükümleri uyarınca aynı yıl için tespit edilen yeniden değerleme oranının yarısı nispetinde artırılması suretiyle bulunur. 33. maddeye (8 numaralı fıkra hariç) göre mükellefiyet tesisi gereken hallerde vergi değerinin hesaplanmasında, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 49. maddesinin (b) fıkrasına göre belirlenen arsa ve arazi birim değerleri, takdir işleminin yapıldığı yılı takip eden ikinci yıldan başlamak suretiyle her yıl, bir önceki yıl birim değerinin, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu hükümleri uyarınca aynı yıl için tespit edilen yeniden değerleme oranının yarısı nispetinde artırılması suretiyle dikkate alınır. Vergi değerinin hesabında bin liraya, verginin hesaplanmasında ise bir liraya kadar olan kesirler dikkate alınmaz. Bakanlar Kurulu, bu maddede belirtilen artış oranını sıfıra kadar indirmeye veya yeniden değerleme oranına kadar artırmaya yetkilidir. Bakanlar Kurulu bu yetkisini, 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu’nun 95. maddesi uyarınca belirlenen belediye grupları itibarıyla farklı oranlar tespit etmek suretiyle de kullanabilir.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Öte yandan 29/08/2007 tarih ve 26628 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan ... sıra nolu Milli Emlak Genel Tebliği'nin IV.2/f fıkrasında, üzerinde bina bulunan hazineye ait taşınmazın asgari metrekare birim bedelleri farklı olan iki veya daha fazla caddeye, sokağa cephesinin bulunması durumunda, inşaat ruhsatına esas inşaat istikamet rölevesindeki ön cephe durumu tespit edilerek ön cephenin bulunduğu cadde ve sokağa göre (.......) asgari metrekare birim bedelinin belirlenmesi gerektiği düzenlenmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda yer verilen düzenlemelerde görüldüğü üzere; 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanunu’nda yola ve caddeye cephesi olan taşınmazların emlak vergilerinin hangi değere göre hesaplanacağına dair bir düzenleme bulunmamaktadır. Bu durumda genel düzenlemeye gidilerek olaya imar mevzuatının uygulanması gerekmekte ise de İmar Yönetmeliğinin parsellere ilişkin cephenin belirlenmesinde öngörülen prensip, bu parseller üzerinde İmar Kanunu ve Yönetmeliğinin öngördüğü yapılaşmadaki kat yüksekliklerinin esas alınmasında cephe tespitine yöneliktir. Bu nedenle emlak vergisi değerinin tespitinde, yol genişliğinin dikkate alınmaması gerekir.
Kaldı ki, Danıştay Dokuzuncu Dairesi’nin yerleşik içtihatlarında da birden çok cadde veya sokağa cephesi bulunan taşınmazlar için en uzun cepheli cadde veya sokağa ait takdir edilen değerin esas alınması gerektiği kabul edilmektedir.
Bu durumda, bu husus gözardı edilerek yol genişliğinin en fazla olduğu caddeye göre emlak vergisi tahakkuk ettirilmesinde yasaya uygunluk bulunmamaktaysa da, dosyada yer alan ve mahkemece de hükme esas alınan 19/11/2018 tarihli yoklamada belirtildiği üzere davacıya ait taşınmazın birden fazla yola cepheli olduğu, bu caddelerden ... Bulvarının uzunluğunun 145 metre, ... Caddesinin uzunluğunun ise ... metre olduğu belirtildiğinden dava konusu taşınmaza en uzun cephesi olan caddenin ... Bulvarı olduğu görüldüğünden bu caddeye ait arsa metrekare birim değeri esas alınarak yapılan emlak vergisi tahakkukunda ve davanın reddine karar veren Vergi Mahkemesi kararına karşı davacı tarafından yapılan istinaf başvurusunun reddine karar veren Bölge İdare Mahkemesi kararında sonucu itibariyle hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Davacının temyiz isteminin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Vergi Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun reddi yolundaki ... Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının yukarıda belirtilen gerekçeyle ONANMASINA,
3.Temyiz isteminde bulunandan 492 sayılı Harçlar Kanunu'na bağlı (3) sayılı Tarife uyarınca hesaplanacak nispi harcın alınmasına,
4.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ... Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın .... Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 14/03/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.