Abaküs Yazılım
6. Daire
Esas No: 2021/4248
Karar No: 2022/2982
Karar Tarihi: 14.03.2022

Danıştay 6. Daire 2021/4248 Esas 2022/2982 Karar Sayılı İlamı

Danıştay 6. Daire Başkanlığı         2021/4248 E.  ,  2022/2982 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    ALTINCI DAİRE
    Esas No : 2021/4248
    Karar No : 2022/2982

    TEMYİZ EDENLER : 1- (DAVACI) …
    2- (DAVALI) … Büyükşehir Belediye Başkanlığı
    VEKİLİ : Av. …

    KARŞI TARAF : 1- (DAVALI) … Büyükşehir Belediye Başkanlığı
    2- (DAVACI) …

    İSTEMİN KONUSU : …. İdare Mahkemesince verilen ve davacının temyiz isteminde bulunmamış sayılmasına ilişkin …. tarih ve E:…., K:…. Temyiz No: … sayılı kararının kaldırılması ile aynı Mahkemenin, vekalet ücretine hükmedilmemesine ilişkin … tarih ve E:…., K:… sayılı kararının taraflarca usul ve yasaya uygun olmadığı ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
    DAVALININ SAVUNMASININ ÖZETİ: Temyiz edilen kararın, vekalet ücreti yönünden düzeltierek onanması gerektiği savunulmaktadır.

    DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ: Davacının temyiz isteminin kabulü ile temyiz isteminde bulunulmamış sayılması kararının kaldırılması, …. İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı karara karşı davacının temyiz talebinin esas yönünden mahkeme kararının kesinleşmiş olması ve vekalet ücretine hükmedilmemesi yönünden menfaatinin ihlal edilmemiş olması sebebiyle incelenmeksizin reddi ile davalı tarafından anılan karara karşı süresinde temyiz talebinde bulunulmadığı, davacı tarafından temyiz isteminde bulunulmamış sayılması kararına karşı verilen temyiz dilekçesine cevaben verilen dilekçe ile karşı temyiz isteminde bulunulması mümkün olmadığı, bu dilekçenin süreyi canlandırmayacağı gerekçesiyle davalı idarenin temyiz isteminin süre aşımı nedeniyle reddi gerektiği düşünülmektedir.


    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
    Dava, Malatya ili, … Mahallesi, eski … ada, …. parsel sayılı taşınmaza ilişkin olarak verilen yargı kararları gereklerinin yerine getirilmemesinden dolayı ortaya çıktığı ileri sürülen maddi ve manevi zararların dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte tazminine karar verilmesi istemiyle açılmış, İdare Mahkemesince davacının, 14/08/2014 tarihli dilekçe ile açtığı davada, …. İdare Mahkemesinin … tarihli, E:…, K:… sayılı kararıyla "davanın konusunun maddi zarar mı manevi zarar mı olduğu, maddi zarardan kaynaklı ise idarenin hangi işlem ve eyleminden kaynaklandığı ya da yargı kararının uygulanmamasından kaynaklı ise yargı kararının ne şekilde uygulanmayarak zarar oluşmasına sebebiyet verdiğinin" anlaşılamadığı gerekçesiyle dava dilekçesinin reddine karar verildiği; … tarihli dilekçe ile yenilenen davada da …. İdare Mahkemesinin …. tarihli, E:…, K:…. sayılı kararıyla, "dava dilekçesinin ek beyan şeklinde ve içeriğinde olduğu, dava konusunun anlaşılamadığı, herhangi bir iptal ve/veya tazminat istemine yer verilmediği, eğer bir idari işlemin iptali isteniyorsa bu işlemin tarih, sayı ve yazılı bildirim veya öğrenme tarihinin belirtilmediği" gerekçesiyle yeniden dava açılmak üzere dilekçenin reddine karar verildiği; …. tarihli dilekçe ile dilekçe ile tekrar yenilenmesi üzerine …. İdare Mahkemesinin … tarihli, E:…, K:.. sayılı kararıyla, "dava konusunun ne olduğunun ve neden kaynaklandığının, zararın ve miktarının tam olarak anlaşılamadığı, dava konusu taşınmazın halihazırda davacıya ait olup olmadığı, davacıya ait ise değer kaybının neden kaynaklandığı, zararın ve miktarın açıkça ortaya konulamadığı, taşınmaz davacıya ait olmayıp yerine başka yerden taşınmaz verilmişse zararın iki taşınmaz arasındaki değer farkından mı kaynaklandığının ortaya konulamadığı" gerekçesiyle dilekçenin üçüncü kez reddine karar verildiği, davacı tarafından 26/02/2015 tarihinde verilen yenileme dilekçesinde de istenilen tazminat miktarlarının açıkça belirtilmediği gibi, dilekçe içeriğinde de, oluştuğu ileri sürülen zararların ne şekilde meydana geldiği hususunda farklı beyanlara yer verildiği görülmekle, daha önce reddine karar verilen dilekçelerdeki yanlışlıkların tekrarlandığı ve aynı nitelikte isteme yer verildiğinden 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 15. maddesinin 5. fıkrası uyarınca davanın reddine karar verilmesi ve anılan kararın temyiz edilmesi üzerine de Danıştay Altıncı Dairesinin 12/07/2017 tarih ve E:2015/4963, K:2017/5766 sayılı kararı ile, …. İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı davanın reddine kararı işin esası bakımından onanarak kesinleşmiş ve kararın davalı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmesi ile ilgili kısmı yönünden bozma kararına uyularak davalı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesine karar verilmiş, anılan karara karşı davacı tarafından temyiz kanun yolu başvurusu amacıyla sunulan dilekçenin 2577 sayılı Kanun'un 3. maddesine uygun olmadığı gerekçesiyle reddine karar verilmesi üzerine düzenlenen ve … tarihinde … İdare Mahkemesinin kayıtlarına giren temyiz dilekçesinde de eksikliklerin giderilmediği ve dilekçenin 2577 sayılı Kanunun 3.maddesine uygun olmadığı sonucuna ulaşıldığı gerekçesiyle 2577 sayılı Kanunun 48/2 maddesi uyarınca … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…., K:.. sayılı kararına karşı temyiz isteminde bulunulmamış sayılmasına karar verilmiş, bu karar davacı tarafından temyiz edilmiş, ….İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ise davacı tarafından esas ve usul yönünden, davalı tarafından vekalet ücreti yönünden temyiz edilmiştir.
    Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının "Anayasanın bağlayıcılığı ve üstünlüğü" başlıklı 11. maddesinde; Anayasa hükümlerinin, yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını ve diğer kuruluş ve kişileri bağlayan temel hukuk kuralları olduğu ifade edilmiş, "Hak arama hürriyeti" başlıklı 36. maddesinde de: "Herkes, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı ve davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir." üst hukuk normlarına yer verilmiştir.
    Öte yandan; Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6/1. maddesinde: "Herkes davasının, medeni hak ve yükümlülükleriyle ilgili uyuşmazlıklar ya da cezai alanda kendisine yöneltilen suçlamaların esası konusunda karar verecek olan, yasayla kurulmuş, bağımsız ve tarafsız bir mahkeme tarafından, kamuya açık olarak ve makul bir süre içinde görülmesini isteme hakkına sahiptir." kuralı yer almıştır.
    Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin … başvuru numaralı ve 14.10.2008 tarihli Mesutoğlu-Türkiye kararında özetle; mahkemeye erişim hakkının mutlak olmadığını, bazı sınırlamalara tabi olabildiğini, bununla birlikte getirilen kısıtlamaların, hakkın özünü ortadan kaldıracak ölçüde, kişinin mahkemeye erişimini engellememesi gerektiğini, mahkemeye erişim hakkına getirilen bu tür sınırlamaların ancak meşru bir amaç güdüldüğü takdirde ve hedeflenen amaç ile başvurulan araçlar arasında makul bir orantı olması halinde Sözleşmenin 6/1. maddesi ile bağdaşabileceğini, bu ilkelerden, dava açma hakkının doğal olarak yasayla belirlenen şartları mevcut olmakla birlikte, mahkemelerin yargılama usullerini uygularken bir yandan davanın hakkaniyetine halel getirecek kadar abartılı şekilcilikten, öte yandan, kanunla öngörülmüş olan usul şartlarının ortadan kalkmasına neden olacak kadar aşırı bir gevşeklikten kaçınmaları gerektiği belirtilmiştir.

    6545 sayılı Türk Ceza Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 27. maddesi ile İdari Yargılama Usulü Kanununa eklenen geçici 8. maddenin 1. fıkrası uyarınca istinaf mahkemelerinin tüm yurtta göreve başlayacağı tarihe kadar kanun yollarına dair uygulanacak hükümler kapsamında bulunan 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 46. maddesinin 2. fıkrasında, özel kanunlarında ayrı süre gösterilmeyen hallerde, Danıştay dava daireleri ile idare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarına karşı tebliğ tarihini izleyen otuz gün içinde Danıştayda temyiz yoluna başvurulabileceği 48. maddesinin 6. fıkrasında ise, temyizin kanuni süre geçtikten sonra yapılması halinde, kararı veren mahkemenin, ilk derece mahkemesi olarak davaya bakan Danıştay dairesinin temyiz isteminin reddine karar vereceği, Mahkemenin veya Danıştay dairesinin bu kararları ile aynı maddenin 2. fıkrasında belirtilen temyiz isteminde bulunulmamış sayılmasına ilişkin kararlarına karşı tebliğ tarihini izleyen günden itibaren yedi gün içinde temyiz yoluna başvurulabileceği kurala bağlanmıştır. Bu maddeye 4001 sayılı Kanun ile eklenen 7. fıkrada da, temyiz dilekçesi verilirken gerekli harç ve giderlerin ödenmemiş olduğu, dilekçenin 3. madde esaslarına göre düzenlenmediği ve temyizin kanuni süre geçtikten sonra yapıldığı hususlarının dosyanın gönderildiği Danıştayın ilgili dairesi ve kurulunca saptanması hallerinde de 2 ve 6. fıkralarında sözü edilen kararların daire ve kurulca verileceği hükmüne yer verilmiştir.
    … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… Temyiz No: … sayılı temyiz isteminde bulunulmamış sayılması kararının değerlendirilmesi;
    …. İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı davalı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesine ilişkin kararının usul ve hukuka aykırı olmadığı gerekçesiyle davacı tarafından 01/02/2021 tarihinde mahkeme kayıtlarına giren temyiz dilekçesinin anılan mahkemenin … tarihli ara kararıyla 2577 sayılı Kanun'un 3. maddesine uygun olmadığı sonucuna varılarak reddi üzerine düzenlenen ve 01/03/2021 tarihinde mahkeme kayıtlarına giren temyiz dilekçesinde de muğlak karmaşık ifadelere yer verilmek ve açıkça temyiz talebinde bulunulmamak suretiyle hiçbir tereddüte mahal vermeyecek şekilde açık ve net olarak istemin ortaya konulamadığı, temyiz dilekçesinin bu haliyle 2577 sayılı Kanunun 3.maddesine uygun olmadığı ve eksikliklerin giderilmediği gerekçesiyle anılan Kanunun 48/2 maddesi uyarınca temyiz isteminde bulunulmamış sayılmasına karar verilmiş ise de temyiz dilekçesinin incelenmesi sonucunda temyiz isteminde bulunulan mahkeme kararının esas ve karar numaralarının, tarafların açıkça gösterildiği, diğer bir ifadeyle temyiz dilekçesinde muğlak ifadeler bulunmakla birlikte temyiz isteminde bulunulan kararın anlaşılabildiği sonucuna ulaşılmıştır.
    Bu itibarla, temyiz isteminde bulunulmamış sayılması yolunda verilen İdare Mahkemesi kararında isabet görülmediğinden, .... İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… Temyiz No: … sayılı kararı kaldırılarak işin esasına geçildi.
    Davacının temyiz talebi yönünden;
    Esas yönünden yapılan değerlendirmede,
    Danıştay Altıncı Dairesinin 12/07/2017 tarih ve E:2015/4963, K:2017/5766 sayılı kararı ile, ….. İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı davanın reddine kararının işin esası bakımından onanarak kesinleştiği anlaşılmıştır.
    Bu durumda; kararın kesinleşen kısmına karşı temyiz isteminde bulunulamayacağından kesinleşen kısım hakkında hukuken inceleme yapılmasına olanak bulunmadığından, davacının temyiz isteminin incelenmesine hukuken olanak bulunmamaktadır.
    Vekalet ücretine hükmedilmemesi yönünden yapılan değerlendirmede,
    Danıştay Altıncı Dairesinin 12/07/2017 tarih ve E:2015/4963, K:2017/5766 sayılı kararı ile, …. İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:.. sayılı davanın reddine kararının davalı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmesi ile ilgili kısmı yönünden bozulması üzerine bozma kararına uyularak …. İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:.. sayılı kararıyla davalı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesine karar verildiği, bu durumun davacının aleyhe bir sonuç doğurmadığı anlaşılmaktadır.
    Bu durumda, davacının mahkeme kararını vekalet ücreti yönünden temyiz etmesine olanak bulunmamaktadır.
    Davalının temyiz talebi yönünden;
    Davalı idare tarafından, davacının temyiz talebini içeren dilekçenin 04/04/2021 tarihinde tebliğ edilmesi üzerine 13/04/2021 tarihinde UYAP üzerinden sunulan temyize cevap dilekçesinde vekalet ücretine hükmedilmemesi yönünden yapılan temyiz talebinin değerlendirilebilmesi için Danıştay Altıncı Dairesi tarafından 25/05/2021 tarihinde davalı idareden temyiz başvuru harcı ve temyiz karar harcı istendiği halde yatırılmadığı görüldüğünden temyiz isteminin incelenmesine olanak bulunmamaktadır.

    KARAR SONUCU:
    Açıklanan nedenlerle;
    1. … İdare Mahkemesince verilen temyiz edilmemiş sayılmasına ilişkin … tarih ve E:…., K:… Temyiz No: .. sayılı kararının KALDIRILMASINA,
    2. …. İdare Mahkemesince verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının davacının temyiz istemi yönünden, TEMYİZ İSTEMİNİN İNCELENMEKSİZİN REDDİNE, davalının temyiz talebi yönünden TEMYİZ EDİLMEMİŞ SAYILMASINA,
    3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, artan posta gideri avansının istemleri halinde davacı tarafa iadesine,
    4.Dosyanın … İdare Mahkemesine gönderilmesine, 01/10/2020 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.


    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi