Tehdit - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2016/5086 Esas 2020/4010 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/5086
Karar No: 2020/4010
Karar Tarihi: 25.02.2020

Tehdit - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2016/5086 Esas 2020/4010 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, silahla tehdit eylemleri nedeniyle mahkum edilmiştir. Dosyanın incelenmesi sonucunda, suçun sanık tarafından işlendiği ve cezanın kanuni çerçevede uygulandığı kesinlik kazanmıştır. Ancak ikinci kez mükerrir olduğu gerekçesiyle sanık hakkında TCK'nın 58, 5275 sayılı Kanunun 108. maddesi gereğince ikinci kez mükerrirlik kararı verilmesi gerektiği gözetilmemiştir. Cezalar kanuni bağlamda uygulanmış olsa da, TCK'nın 53/1-(c) bendinde yer alan hak yoksunluğunun koşullu salıverme tarihine kadar geçerli olacağı gözetilmemiştir. Ancak infaz evresinde TCK'nın 53. maddesinin 1 ila 3. fıkralarının öngördüğü şekilde uygulanması mümkündür. Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararları da infaz aşamasında göz önünde bulundurulabilir. Karara göre, sanıkların temyiz talepleri reddedilmiştir.
Kanun maddeleri: TCK'nın 58, 53/1-(c) bendi, 108. madde, Anayasa Mahkemesi'nin TCK'nın 53/1-(b) bendi için verdiği iptal kararları.
4. Ceza Dairesi         2016/5086 E.  ,  2020/4010 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Tehdit
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet
    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre ve sanık ... hakkında tekerrür hükümleri uygulanan ilam nedeniyle ikinci kez mükerrir olduğu, bu nedenle TCK"nın 58, 5275 sayılı Kanunun 108. maddesi gereğince sanık hakkında ikinci kez mükerrirlik kararı verilmesi gerektiği gözetilmemesi aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni olarak değerlendirilmeyerek yapılan incelemede;
    Sanıklara yükletilen silahla tehdit eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanıklar tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
    Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
    Cezaların kanuni bağlamda uygulandığı,
    TCK"nın 53/l-(c) bendinde yer alan hak yoksunluğunun, kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverme tarihine kadar, diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler ve anılan Kanun"un 53/1. maddesinde sayılan diğer hak yoksunlukları bakımından mahkum olunan hapis cezalarının infazı tamamlanıncaya kadar geçerli olacağı gözetilmemiş ise de, infaz evresinde resen ve doğru olarak TCK"nın 53. maddesinin 1 ila 3. fıkralarında öngörüldüğü biçimde uygulanması mümkün görüldüğünden ve Anayasa Mahkemesi"nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan 08/10/2015 tarih, 2014/140 Esas ve 2015/85 sayılı kararı ile TCK"nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının da kapsam ve içerik itibarıyla infaz aşamasında mahallinde gözetilebileceği,
    Anlaşıldığından sanık ... ile müdafinin ve sanık ..."in ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA, 25/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.