15. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/3402 Karar No: 2015/2086 Karar Tarihi: 21.04.2015
Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2014/3402 Esas 2015/2086 Karar Sayılı İlamı
15. Hukuk Dairesi 2014/3402 E. , 2015/2086 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği
Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili gelmedi. Davalı vekili Avukat ... ve Avukat ... geldi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davalı avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Taraflar arasındaki uyuşmazlık eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedeli, fesih nedeniyle kâr kaybı ve tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece, davanın kısmen kabulüne dair verilen ikinci kararın Dairemizce bozulmasından sonra bozmaya uyan mahkemece bilirkişiler kurulundan alınan ek rapora dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, verilen karar davalı vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme yapılarak hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve bozmanın şümulü dışında kalarak kesinleşen cihetlere ait temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Dairemizin 20.07.2011 tarihli 2011/864 Esas sayılı ikinci bozma ilâmında, fesih tarihi itibariyle davalının temerrüdünün oluşmadığı ve ıslah ile açılan ek davada açıkça faiz talep edilmediği halde mahkemece ilk dava için dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerekirken fesih tarihinden faiz yürütülmesi ve ek davada faiz talebi olmadığı halde faiz isteminin reddi yerine alacağa faiz uygulanması doğru olmadığı gerekçesiyle de karar bozulmuştur. Mahkemece bozma ilâmına uyulduğu halde hükmedilen alacaklar konusunda faize ilişkin yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır. Kararın bu nedenlerle bozulması gerekmiş ise de, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 6100 sayılı HMK"nın geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK"nın 438/VII. maddesi gereğince kararın düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur. SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulüyle kararın hüküm fıkrasının 1 numaralı bendinin üçüncü ve dördüncü satırındaki “fesih tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte” kelimelerinin karar metninden çıkarılarak yerine “tazminatın 10.000,00 TL"lik kısmı için dava tarihi olan 30.09.2002 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz yürütülmek suretiyle 31.840,42 TL"nin davalıdan tahsiline” rakam ve kelimelerinin yazılmasına, hüküm fıkrasının 2 numaralı bendinin ikinci satırındaki “fesih” kelimesinin karar metninden çıkarılarak yerine “dava tarihi olan 30.09.2002” tarih ve kelimelerinin yazılmasına, hükmün değiştirilmiş bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 1.100,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davacıdan alınarak Yargıtay"daki duruşmada vekille temsil olunan davalıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 21.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.