Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/12421
Karar No: 2022/2403
Karar Tarihi: 23.02.2022

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/12421 Esas 2022/2403 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2021/12421 E.  ,  2022/2403 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi
    İlk DereceMahkemesi: Kayseri 1. İş Mahkemesi


    Dava, malul olduğunun tespiti ile malulen emekliliğe hak kazandığının tespiti istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın reddine dair verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesince verilen kararının davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    I-İSTEM:
    Davacı vekilinin dava dilekçesini özetle; Müvekkilinin uzun yıllar yurt dışında ikamet edip çalıştığını, bu nedenle 3201 sayılı Yasa kapsamında yurt dışı hizmetlerini borçlanarak yurt dışında alınmış maluliyete ilişkin raporlar doğrultusunda maluliyet aylığı bağlanmasını talep ettiğini, müvekkilinin Kayseri Eğitim ve Araştırma Hastanesi Engelli Sağlık Kurulundan %81 engelli raporu verildiğini, daha sonra aynı hastane sağlık kurulundan alınan raporda %85 oranında engelli olduğuna dair rapor tanzim edildiğini, davalı kurum tarafından maluliyet aylığı bağlanması konusundaki istemini yazılı olarak reddettiğini, kurumun red sebebi olarak Yüksek Sağlık Kurulunun maluliyet oranının %60'ın altında olduğuna ilişkin raporu öne sürdüğünü, müvekkilinin yurt dışında da tam malul olduğu ve yıllardır maluliyet aylığı aldığını, kuruma 3201 sayılı Yasa uyarınca yapmış olduğu başvuru ve prim ödemesinin sonuçsuz kaldığını ve mağdur edildiğini, bu nedenlerle müvekkilinin maluliyet oranının yeniden tespit edilmesini, tespitin yapılmasından sonra aksi yöndeki kurum işleminin iptaline karar verilerek tahsis talep tarihini takip eden aybaşı itibariyle maluliyet aylığı bağlanmasına karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
    II-CEVAP:
    Davalı kurum vekilinin cevap dilekçesini özetle; davacının maluliyetinin tespiti ile aylık bağlanması talebi ile kuruma başvurduğunu ve SGKB Kayseri Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğünce 26/10/2017 tarih A9802 sayılı sağlık kurulu raporuna göre sigortalının çalışma gücünün en az %60'ını kaybetmediğine karar verildiğini, daha sonrasında davacının kuruma yeniden başvuru yaptığını ve Yüksek Sağlık Kurulu tarafından değerlendirme yapılmasını talep ettiğini bu doğrultuda inceleme yapan YSK'nın2017/15715 E. 04/926K. Sayılı kararı ile çalışma gücünün en az %60'ını kaybetmediğine bu nedenle malul sayılmayacağına karar verildiğini, bu nedenlerle haksız ve yersiz açılan davanın reddine karar verilmesini, yargılama gideri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.
    A-İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
    İlk derece mahkemesince; davanın reddine karar verilmiştir.
    B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
    Davalı vekilinin Kayseri 1. İş Mahkemesinin 22/09/2020 tarih ve 2018/240 Esas - 2020/321 Karar sayılı kararına yönelik istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/1-b maddesinin (1) numaralı alt bendi uyarınca esastan reddine, karar verilmiştir.
    IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
    Davacı vekili, Davacının kayseri eğitim ve araştırma hastanesinden alınan yüzde 81 oranındaki maluliyeti ile YSK 'nın % 60 altı ve ATK 3. İhtisasın raporu arasında çelişki olduğunu, davacının vucudundaki aksaklıkların ATK tarafından yeterince incelenmediğini, davacının maluliyetinin yüzde 81 üzerinde olduğunu, ATK raporunun denetime elverişli olmadığını belirterek, kararın bozulmasını istemiştir.
    V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
    5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 95’inci maddesinde malûl sayılmayı gerektirecek hastalık veya arızanın bulunup bulunmadığının tespitinde izlenecek yol açıklanmıştır. Buna göre, kurum sağlık tesislerince düzenlenen raporlara dayanılarak verilen kararlara karşı Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulundan rapor alınmalı, söz konusu kurul raporlarının Kurumu bağlayacağı, ancak, diğer ilgilileri bağlamayacağı dikkate alınarak, itiraz halinde, Adli Tıp Kurumundan alınacak rapora göre karar verilmeli; Yüksek Sağlık Kurulu Raporu ile Adli Tıp Kurumu raporu arasında çelişki bulunması halinde ise, Adli Tıp Genel Kurulundan alınacak raporla, bu çelişki giderilip, varılacak sonuca göre karar verilmelidir.
    Sigortalı sayılanlar ve bunların bakmakla yükümlü oldukları veya hak sahibi çocuklarının çalışma gücü veya meslekte kazanma gücü kayıp oranlarının tespitine ilişkin olarak 01.10.2008 tarihi öncesinde, Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü hükümlerine göre irdeleme yapılmakta iken, 01.10.2008 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 11.10.2008 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği; 01.09.2013 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 03.08.2013 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre irdeleme yapılmakta idi.
    Ne var ki, 28.09.2021 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan “Maluliyet ve Çalışma Gücü Kaybı Tespiti İşlemleri Yönetmeliği” ile sigortalıların maluliyet tespitine ilişkin talep ve işlemlerinde, gelişen tıbbi koşullar ve değişen hastalıklara dayalı olarak yenilenen ve 3 yılda bir güncellenmesi kabul edilen hastalık listesi ile beraber, bu yönetmelik hükümlerine göre uygulama yapılması kabul edilmiş ve 03.08.2013 tarihli Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğinin yürürlükten kaldırıldığı anlaşılmıştır. Öte yandan, kural olarak Yüksek Sağlık Kurulu'nca verilen karar Sosyal Güvenlik Kurumu'nu bağlayıcı niteliktedir.
    Eldeki davada ise, yapılan yargılamada, Yüksek Sağlık Kurulunca düzenlenen 15/01/2018 tarihli 04/926 Karar sayılı raporda, davacının çalışma gücünün %60'ını kaybetmemiş olduğundan malul sayılamayacağına karar verildiği, devamla rapora itirazlar üzerine dosya ATK 3. İhtisas kuruluna gönderilmiş ve kurulunca düzenlenen 05/02/2020 tarihli 2539 sayılı rapordan da davacının çalışma gücünün %60'ını kaybetmemiş olduğundan malul sayılamayacağına karar verildiği, mahkemece bu bildirim üzerine davacı hakkında maluliyet koşullarının oluşmadığından bahisle yazılı şekilde karar verildiği anlaşılmakta ise de, davacı hakkında 28.09.2021 tarihinden sonra Maluliyet Ve Çalışma Gücü Kaybı Tespiti İşlemleri Yönetmeliği hükümleri çerçevesinde de irdeleme yapılarak Adli Tıp 3. İhtisas Kurulundan ve raporlar arasında çelişki bulunması halinde, Adli Tıp Genel Kurulundan (veya üst kuruldan) rapor alınıp, davacının en az %60 oranında çalışma gücünü kaybedip kaybetmediği ile malul sayılıp sayılmayacağı, bu oranın varlığı halinde maluliyet başlangıç tarihinin tespit edilmesi ve sonucuna göre, 28.09.2021 tarihli yönetmelik hükümlerine göre yapılan irdeleme ile malul sayılması gerektiğinin tespiti halinde, bu yönetmeliğin yürürlüğe girdiği tarihi takip eden aybaşından itibaren maluliyet aylığının bağlanması gerekeceği dikkate alınmak suretiyle infazı mümkün kılacak şekilde bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm, bozulmalıdır.
    SONUÇ: Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi kararının HMK’nın 373/1. maddesi gereği kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden ilgiliye iadesine, dosyanın kararı veren İlk derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 23/02/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi