11. Ceza Dairesi Esas No: 2018/1870 Karar No: 2019/6333 Karar Tarihi: 17.09.2019
213 sayılı Yasaya muhalefet - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2018/1870 Esas 2019/6333 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, Vergi Tekniği raporlarının mahkeme dosyasına alınması sonucu faturaları yoğun olarak kullandığı tespit edilen iki şirket hakkında 213 sayılı Yasaya muhalefet suçlamasıyla yargılanmaktadır. Mahkeme sanığın suçu işlediği yönünde vicdani kanıya ulaşarak mahkumiyet hükmü vermiştir. Sanığın defalarca sahte fatura kullanmaktan suçlu bulunması nedeniyle zincirleme suç hükümleri uygulanması gerektiği belirtilmiştir. Uzun süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında hak yoksunluklarının uygulanması gerektiği vurgulanmıştır. Kararda 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 43/1. maddesi ve 53. maddesi detaylı bir şekilde anlatılmamış, sadece belirtilmiştir.
11. Ceza Dairesi 2018/1870 E. , 2019/6333 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 213 sayılı Yasaya muhalefet HÜKÜM : Mahkumiyet
Sanık tarafından faturaları kullanılan iki şirket hakkında düzenlenen Vergi Tekniği raporları birer suretinin mahkemece dosya arasına alındığı, bunlardan faturaları yoğun olarak kullanılan ... Orman Ürünleri ..Ltd.Şti"ne sadece açılış yoklamasında ulaşılabildiği, daha sonraki yoklamalarda şirkete ve yetkililerine ulaşılmadığı, buna karşın şirketin KDV matrahının yüksek olduğu ve 2007 yılı 9. ayına kadar KDV beyanında bulunduğu ancak çıkan vergilerin ödenmediği, re"sen terkin tarihinden sonra fatura düzenlemeye devam ettiği, beyan edilen KDV matrahı ile ba/bs karşılaştırmasında tespit edilen matrah arasında çok yüksek fark olduğu, bu verilere göre şirketin gerçek faaliyetinin olduğuna dair veri elde edilemediği, UYAP ortamında yapılan sorgulamada şirket yetkilisi ... hakkında ...Orman Ürünleri ..Ltd.Şti. mükellefiyeti kapsamında 2006, 2007, 2008 ve 2009 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek suçlamasıyla İstanbul Anadolu 9. Asliye Ceza Mahkemesinde açılan davada sanığın sorgusunda, suç tarihlerinde ..."da... isimli bir şahsın yanında tekstil işinde çalıştığını, bu kişinin kendisine bazı evraklar imzalattığını, bunların sigorta ile ilgisi olduğunu söylediğini, ... Orman Ürünleri ismini ilk kez duyduğunu beyan ettiği, sanık ... hakkında 2006 ve 2007 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek suçundan verilen mahkumiyet hükmünün temyiz edilmeden kesinleştiği, şahsın savunmasının şirketin gerçek faaliyetinin olmadığını doğrular nitelikte olduğu; suça konu fatura bedellerinin banka ve benzeri finans kurumları ile ödeme sınırının çok üstünde olmasına rağmen sanık ..."ın tüm ödemeleri nakit olarak yaptığını beyan etmesi ve faturaları kullanılan ... Firmasına ait faturaların sahte fatura ticaretinin örgüt kapsamında yapıldığı şüphesi ile başlatılan operasyonda ele geçirilmiş olması karşısında 5271 sayılı CMK’nin 217. maddesi uyarınca duruşmadan edindiği kanaate göre delilleri değerlendirip, sanığın atılı suçu işlediği yönünde vicdani kanıya ulaşan Mahkemenin takdir ve kabulünde bir isabetsizlik görülmediğinden, tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiş, aynı takvim yılında birden fazla sahte fatura kullandığı kabul edilen sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nin 43/1. maddesindeki zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi isabetsizliği aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamış, Uzun süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesindeki hak yoksunluklarının uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi isabetsizliğinin Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte infaz aşamasında yeniden değerlendirilmes ve gerekçeli karar başlığında yanlış yazılan suç tarihinin suça konu faturalar gelir vergisinde kullanıldığından “16.03.2008” olarak mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüştür.Toplanan deliller gerekçeli kararda incelenip sanığın suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin, azaltıcı sebeplerin nitelik ve derecesi takdir kılınmış,savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş incelenen dosyaya göre verilen hükümde eleştiriler dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 17.09.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.